Telefon çalınca yatak odasının kapısının altından ışığın yandığını göreceksin. | Open Subtitles | حين يرن الهاتف . سترى النور يضاء من تحت باب غرفة النوم |
Tehdit ediyorlar. Telefon çalınca çıldıracak gibi oluyorum. | Open Subtitles | و مستمرين فى التهديدات سأجن,كل مرة يرن جرس الهاتف |
Bu beyaz telefon çalınca, yeni talimatlarla ben arıyor olacağım. | Open Subtitles | عندما يرن هذا الهاتف الأبيض سيكون أنا بتعليمات جديدة |
Alarmım çalınca, yola çıkıcam | Open Subtitles | عندما يرن منبه ساعتي , أعرف بأنه يجب أن أمضي في طريقي |
Aniden telefon çalınca, parçaları yeniden... bir araya getirmeye başlıyor. | Open Subtitles | تبدأ في تجميع القطع سويا عندما يرن الهاتف فجأة |
Arabada Bluetooth dalgası var. Telefon çalınca bütün araba dinliyor. | Open Subtitles | لدى البلوتوث فى السيارة لذلك عندما يرن الهاتف السيارة كلها ترن |
Zil çalınca hazır, istekli ve karakalemden daha ölümcül bir şeyle karşılık verebilecek durumda olman iyi olur. | Open Subtitles | وعندما يرن الجرس، من الأفضل أن تكوني جاهزة وقادرة على مواجهتهم بشيء أكثر فتكاً من قلم الرصاص. |
Hani telefon çalınca hoparlörler vızıldar ya. | Open Subtitles | مثل عندما يرن هاتفك ويجعل مكبرات الصوت تطُن |
Telefon çalınca, işaretimiz gelmiş olacak. | Open Subtitles | ، عندما يرن الهاتف تلك هي الإشارة |
Mesela telefon çalınca duş almaya giden gibi. | Open Subtitles | كما عندما يرن الهاتف وهي تأخذ حماما |
Bir, iki kez çalınca kapatmıyorsun? | Open Subtitles | أنت لا تغلقه بعد ما يرن مرة أو إثنتين؟ |
O yüzden daha sonra kapın çalınca aç, tamam mı? | Open Subtitles | لذا عندما يرن جرس الباب... ستجيبين، إتفقنا؟ |
Telefona çalınca cevap ver. | Open Subtitles | أجيبي عن الهاتف إذا رنّ، وغالبًا لن يرن |
Telefon çalınca onun Matt olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | يرن الهاتف. أتوقع أن يكون مات. |
Zil çalınca yeni bir replik bulmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تقول جملة جديدة عندما يرن الجرس |
Zil çalınca burada olacağım, tamam mı? | Open Subtitles | ،سأكون هنا تماماً عندما يرن جرس المدرسة |
çalınca telefonuna cevap ver. | Open Subtitles | اجب على الهاتف عندما يرن |