Astrofizikçilerin modelini yaptığı en patlayıcı çarpışmalardan biri de, birbiri etrafında dönen iki nötron yıldızının çarpışması. | Open Subtitles | بين أكثر تلك التصادمات النجمية التي تم عمل نماذج لها بواسطة علماء الفيزياء الفلكية تصادم نجوم نيترونية في مدارهما |
Ana sekans evresindeki Güneş benzeri iki yıldızın çarpışması göreceli olarak yumuşaktır. | Open Subtitles | .. تصادم نجمتين من التسلسل الرئيسي للنجوم نجمين مثل الشمس يبدو منطقيا نوعا ما |
Gezegenimizdeki en muhteşem sıradağlar Yeryüzü'ndeki levhâların çarpışması sonucu oluşmuştur. | Open Subtitles | تصادم صفائح الأرض مسؤولٌ عن أكثر سلاسل الجبال روعةً في كوكبنا. |
Dünya'nın ikiziyle tesâdüfî çarpışması belki de tarihindeki en önemli andı. | Open Subtitles | اصطدام الأرض العابر مع توأمتها لربما كانت اللحظة الحاسمة في تاريخها. |
İsveç'li orta saha oyuncusu Sigge Perlig'le çarpışması sonucunda sonuna geldiğini izledik. | Open Subtitles | بعد اصطدام قوي مع لاعب الوسط السويدي سيكا بارلنك |
Ona göre mavi aykırılar, ana sekans evresindeki yaşlı ve solgun yıldızların çarpışması sonucu oluşmuş. | Open Subtitles | .. إنه يعتقد أن التائهون الزرق هم نتيجة تصادمات بين النجوم الأقدم والأعتم في التسلسل الرئيسي للنجوم |
Dünyanın bu en yüksek dağları, diğer büyük sıradağlar gibi, kıtaların çarpışması sonucu oluşmuştur. | Open Subtitles | هذههيالجبالالأعليفيالعالم، مثلالمجاميعالعظيمةالأخري، قد خُلقوا نتيجة التصادم بين القارات. |
Pasifik ve Avustralya levhâlarının çarpışması bu adaları bugünkü tanıdık Yeni Zelanda'nın dış hatlarını oluşturan bir birleşmeye zorladı. | Open Subtitles | تصادم صفيحة الهادىء والصفيحة الأسترالية أجبرتا هذه الجزر للتّجمع، مكونةً المخطط المألوف لنيوزلاندا الذي نعرفه الآن. |
Tektonik tabakaların çarpışması değilse bu ocağın böyle fışkırmasını ne sağlamaktadır? | Open Subtitles | ما الذي يزود الفرن بكل هذا التدفق إن لم يكن تصادم الصفائح التكتونيّة؟ |
Eğer haklıysam sadece yıkıcı güçlerin çarpışması yeni bir şey doğurabilir. | Open Subtitles | لو كنت على حق ، فان تصادم القوى المدمره هو ما ينتج شيئا جديدا |
Yıldızlar, aynı kesişim ile yok olmuşlar, bu sefer ise, daha küçük atomların şiddetli çarpışması ile dışa doğru fırlamışlardır; yeni ve daha ağır şeyler bir araya gelip kesişerek ve etkili bir biçimde kaynaşarak. | TED | تموت نجوم في هذا التقاطع نفسه، هذه المرة تُقذف إلى الخارج في تصادم عنيف للذرات الصغيرة، تتقاطع وتندمج معاً تماماً بشكل فعال لتصبح أشياء جديدة وأثقل. |
Bu nedenle bir tren çarpışması veya yapı yıkılması olamaz ki bu durumda tek bir olasılık kalıyor. | Open Subtitles | فلا يمكن بأن نشير إلى تصادم قطار ولا إنهيار مبنى أيضاً, وبالتالي يبقى لنا الاحتمال الأخير... |
Araba çarpışması. Anne olan sürücüymüş. | Open Subtitles | تصادم للسيارات , الام هنا كانت السائقه |
Örneğin, sadece bu şekilde yer çekimini dinlemek, iki kara deliğin çarpışması hakkında çok şey söyleyebilir bize. Meslektaşım Scott'un üzerine düşünerek uzun zaman harcadığı gibi. | TED | على سبيل المثال، الإستماع إلى الجاذبية -فقط بهذه الطريقة- تسطيع أن تخبرنا الكثير عن تصادم الثقبين الأسودين شيء قضى فيه زميلى سكوت قدراً هائلاً من الوقت يفكر فيه. |
İkizinin Dünya'yla çarpışması son olarak, gezegenimize oldukça özel bir armağan daha sundu. | Open Subtitles | وكانت هناك هبة مميزة أخيرة منحه اصطدام الأرض بتوأمتها. |
İsveç'li orta saha oyuncusu Sigge Perlig'le çarpışması sonucunda sonuna geldiğini izledik. | Open Subtitles | بعد اصطدام قوي مع لاعب الوسط السويدي سيكا بارلنك |
Sonuçta birkaç kasırga durumunuz varsa ikisinin çarpışması ihtimali artıyor. | Open Subtitles | مبدئيا، إذا كنا في وضع تنتشر فيه مجموعة من الأعاصير بالخارج تزداد احتمالية اصطدام اثنين منهما ببعضهما البعض، وهذا ما يحدث |
İlk yüksek hızlı parçacık çarpışması bu ay sonunda gerçekleşecekti. | Open Subtitles | أول تصادمات للجسيمات عالية السرعة كان من المقرر أن تجرى في وقت لاحق هذا الشهر |
Bu hava çarpışması ardında bir çok soru işareti bıraktı. | Open Subtitles | التصادم الجوي قد ترك العديد من التساؤلات |
Yörüngedeki galaksilerin çarpışması milyarlarca yıl sürer. | Open Subtitles | التصادم بين المجرّات التي تدور حول بعضها يحدث على مدار ملايين السنوات |