ويكيبيديا

    "çizgişehir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تونتاون
        
    - Olmaz. Çizgişehir'de çalışmam. Open Subtitles دعك من الأمر، لا أعمل في مدينة (تونتاون)
    Çizgişehir'e gitmek istemiyorsan gitmezsin. Open Subtitles -مهلاً يا رجل لو لا تريد الذهاب إلى (تونتاون)، فليس عليك الذهاب إلى (تونتاون)
    Çizgişehir'e gitmen gerektiğini söyleyen oldu mu? Open Subtitles لم يقل أحد أن عليك الذهاب إلى (تونتاون) بأي حال
    Marvin Acme. Çizgişehir'in sahibi. Open Subtitles (مارفين أكمي)، مالك مدينة (تونتاون)، ملك الفكاهة
    Çizgişehir'e uzun zamandır bu kadar yaklaşmıyordum. Open Subtitles لم أقترب إلى هذا الحد من (تونتاون) منذ وقت طويل
    Çizgişehir benim bölgemde olduğu için... amacım bu çılgınlığı kontrol etmek. Open Subtitles بما أن مدينة (تونتاون) تحت سلطتي القضائية، فهدفي هو أن يسود الجنون
    Çizgişehir'de saçtığı paralarla seçimleri satın aldı. Open Subtitles وزّع مبالغ من النقود في (تونتاون) قبل سنتين
    Çizgişehir'i Cloverleaf istiyor. Open Subtitles (كلافرليف) هي من تسعى للسيطرة على (تونتاون)
    Önce Kırmızı Araba'yı aldılar. Şimdi de Çizgişehir'i istiyorlar. Anlamıyorum. Open Subtitles أولاً يشترون (ريد كار)، ثم يريدون الإستيلاء على (تونتاون)
    Çizgişehir'deki banka soygununu araştırıyorduk. Open Subtitles كنا نحقق في سرقة المصرف الوطني في (تونتاون)
    O zamanlar Teddy'yle ben, Çizgişehir'de çalışmayı severdik. Open Subtitles في ذلك الوقت، أنا و(تيدي) كنا نحب (تونتاون)
    - Çizgişehir tamamen benim olacak. Open Subtitles -ستكون (تونتاون) ملكي قانونياً جملةً وتفصيلا
    Çizgişehir duvarın diğer tarafında patron. Open Subtitles (تونتاون) على الجانب الآخر من الحائط، سيدي
    Bu olayın sonunda Çizgişehir'in patronluğuna terfi ettim. Open Subtitles تسدل الستار على مهنتي كخبير قانوني في (تونتاون)
    Evet öyle hayatım. Bütün Çizgişehir'i yok etmeye yetecek kadar var. Open Subtitles هذا صحيح يا عزيزتي، ما يكفي لمحو (تونتاون) من الوجود!
    Çizgişehir'in yok olduğunu hiç kimse fark etmeyecek mi sanıyorsun? Open Subtitles ألا تظن أن أحداً سيلاحظ إختفاء (تونتاون
    Çizgişehir'de işler artık böyle yürüyecek. Open Subtitles هكذا نعالج الأمور هنا في (تونتاون)
    Çizgişehir'i çizgi filmlere bırakmaya söz verdi. Open Subtitles وعد أن يترك لنا مدينة (تونتاون)
    Maroon Çizgişehir'in peşinde değil. Open Subtitles (مارون) لا يسعى وراء (تونتاون) كما حسبت
    Çizgişehir'de başımın belaya gireceğini biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم أنني سأموت في (تونتاون)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد