Hepimiz sevdiğimiz hayvanları çiziyorduk. Lily kedi çiziyordu. | Open Subtitles | كنا جميعاً نرسم الحيوان المفضل لدينا و ليلي كانت ترسم قطة |
Kendini ortalarında onlara katılırken çiziyordu. | Open Subtitles | و كانت ترسم نفسها في المنتصف و أحياناً تشارك |
Sen konuşurken parmağıyla harfler çiziyordu. | Open Subtitles | بينما أنت تواصل حديثك، أناملها كانت ترسم الحروف. |
Ben anneni doğururken büyükbaban da bunu çiziyordu. | Open Subtitles | بينما انا كنت انجب الطفلة جدك كان يرسم هذه |
Ve televizyondaki tartışmayı izlediğimi ve şunun ne kadar ilginç olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum: Din ve devlet ayrımı, bu ülkenin tamamında, coğrafi sınırlar çiziyordu aslında, ona inananların olduğu yerlerle inanmayanların olduğu yerler arasında. | TED | أتذكر مشاهدة النقاش على التلفاز، وأنا أفكر كم كان مثيرا للاهتمام أن الفصل بين الدولة والكنيسة، كان يرسم حدودا جغرافية على امتداد هذا البلد، بين أناس مؤمنين به وأناس غير مؤمنين به. |
Porno çiziyordu çünkü. | Open Subtitles | لأنها رسمت لوحات فاحشة |
At kafalı canavar resimleri çiziyordu. | Open Subtitles | لقد كانت , ترسم صوراً لهذا الوحش ذو رأس الحصان |
Tedirgin uykunda bile, söylediğin sözler, buğdayın insan hayatından daha değerli olduğunu düşünen şaşkın bir adam portresi çiziyordu. | Open Subtitles | -وحتى فى نومك المضطرب كلماتك ترسم صورة للرجال المخادعين -الذين يفضلون حبة قمح على حياة الرجال |
Sen gittikten hemen sonra dışarıda resim çiziyordu ve başka bir kuş terandaya çarptı. | Open Subtitles | عندما خرجت كانت ترسم في الخارج ثم اصطدم طائر بـ "تريندا" |
Bana bakıyordu ve bişey çiziyordu, yani... | Open Subtitles | كانت تنظر إلىّ ... و ترسم شىء ما, لذا |
...kıza bir çeşit sembol çiziyordu. | Open Subtitles | ترسم بعض الرموز على الفتاة -أجل |
O da aynı şeyi çiziyordu. | Open Subtitles | لقد كانت ترسم الشيء ذاته |
- Bence evini çiziyordu. | Open Subtitles | - أظنها كانت ترسم وطنها |
Kasette Nadia çocukken bir şey çiziyordu. | Open Subtitles | ... في شريط الفيديو .. عندما كانت (نادية) صغيرة لقد كانت ترسم شيئاً |
Gerçekti... ikisi de gerçekti Bir gün içlerinden birisi, ormanda resim çiziyordu.. | Open Subtitles | ذات يوم، أحدهما كان يرسم في الغابة |
Durmadan Bobby Driscoll'i çiziyordu. | Open Subtitles | كان يرسم (بوبي دريسكول)، ذلك الطفل، بشكل لا محدود. |
Esas annesini çiziyordu. | Open Subtitles | هو كان يرسم أمه الحقيقة |
Porno çiziyordu çünkü. | Open Subtitles | لأنها رسمت لوحات فاحشة |