Fazladan bir çift ele o kadar çok ihtiyacımız var ki. | Open Subtitles | كم نحن في حاجة إلى هذا الزوجين الإضافيين من الأيدي. |
Cephaneye ve özellikle yiyeceğe çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن في حاجة ماسة للتجهيزات والطعام |
Sakın pes etme. Normal peynire çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لا تستسلم نحن بحاجة ماسه الي الجبن الطبيعي |
O odaya inanın çok ihtiyacımız var. Bir kamyon dolusu eşya getirdik çünkü. | Open Subtitles | نحن بحاجة ماسه لدخول تلك الغرفه لقد احضرنا شاحنه ملئيه بالأغراض |
Şu an buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. | TED | ونحن بحاجة إلى هذا الآن أكثر من أي وقت مضى. |
Başarılı olmak için başka kişilere, onların desteğine ve iş birliğine her zamankinden çok ihtiyacımız var. | TED | أكثر من أي وقت مضى، يجب علينا الاعتماد على الآخرين، على دعمهم وتعاونهم لكي تكون ناجحاً. |
Bazı önemli şeylere çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن في حاجة ملحة لبعض الأساسيات |
Size çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن في حاجة ماسة إليك |
Yaşadığımız bu çılgın dünyada siyasi karikatürlere her şeyden çok ihtiyacımız var. | TED | في العالم المجنون الذي نعيشه في الآونة، نحتاج إلى الرسم السياسي الساخر أكثر من أي وقت مضى. |
Galaksideki potansiyel düşmanlarımız hakkında söylediklerin doğruysa, bu gelişmiş silahlara her zamankinden çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | إذا ما تقولة حقيقي حول العدو المحتمل في مجرتنا نحن نحتاج السلاح المتقدم أكثر من أي وقت مضى |
- Onlara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحتاجهم الآن أكثر من أي وقت مضى ذلك يكفي |
O zaman bu silahlara her şeyden çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لهذا نحتاج لتلك الأسلحة أكثر من أي وقت مضى |
Şimdi yardımına her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. | Open Subtitles | والآن نحن بحاجة للمساعدة أكثر من أي وقت مضى |