Doğum gününü çok sevdiğini biliyorum ama bugün işlerim var. | Open Subtitles | أعرف مدى حبك لعيد ميلادك ولكن هناك بعض الأشياء لأقوم بها اليوم |
Güzel ünlü, bir patenci yaptıklarını ne kadar çok sevdiğini söyledi. | Open Subtitles | لاعبة تزلج جميلة ومشهورة اخبرتك للتو كم تحب أعمالك |
Muzlu dondurmayı ne kadar çok sevdiğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر كيف كنتِ تحبين موزهم بالقشدة المجمدة |
Hiçbir şey. Tüm elektronik zımbırtılarını koymak için bir yere ihtiyaçları vardı ben de senin şu bilimci şeylerini ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لا شيء ، احتجنا مكان لوضع الدوائر الكهربائية ، وأعرف كم تحبين العلم |
Çünkü başka insanların eşyalarını ellerinden almayı çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لأني أعرف انك تحب أخذ الأشياء التي يملكها الأخرون. |
Homer bir keresinde madenini ailenden daha çok sevdiğini söylemişti. | Open Subtitles | هومر قال فى مرة أنك تحب المنجم أكثر من أسرتك |
Ay taşlarını ne kadar çok sevdiğini söylediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر كم أخبرتينى أنكِ تحبين أحجار القمر |
Uyumlu şeyleri ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | تعلمين مدى حبك للأشياء المتطابقة |
Açıkça işaretlenmiş yangın çıkışlarını ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | وأعرف مدى حبك لمخارج الطوارئ الواضحة. |
Bunu kaçırmış olmana üzüldüm. Bana ait olanları çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | آسف لأنك لم تحضر هذا اللقاء أنا أعرف كم تحب أشيائى الخاصه |
Annesini ne kadar özlediğini ailesini ve siz sevgili bayanları ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم كم تفتقد والدتها و كم تحب بقية عائلتها و جميعكنّ أيتها النساء الجميلات |
Annem yemek yaparken izlemeyi çok sevdiğini biliyorum. Hadi. | Open Subtitles | أعلم أنكِ كنتِ تحبين فعل ذلك عندما كانت أمي تطبخ |
Bana bakmak için uçmayı bıraktın ve ben bunu ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | لقد تخليتِ عن الطيران لتعتني بي أعرف كم كنتِ تحبين الطيران |
Noelde ağaç süsleyip şarkılar söylemeyi ve film izlemeyi ne kadar çok sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | الآن، أنا أعرف كم تحبين تزيّن شجرة عيد الميلاد وغناء التراتيل ومشاهد الأفلام المنزلية |
Annem senin için her gün çok sevdiğini iddia ettiğin bir sürü yemek getiriyor. | Open Subtitles | وامى تحضر لنا الغداء كل يوم بدافع الحب ! وانت تقول انك تحب هذا |
Bana filmleri bloglardan daha çok sevdiğini söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت لي أنك تحب الأفلام أكثر من الصفحات الخاصة على الأنترنت |
Çünkü bu işi, beni sevdiğinden daha çok sevdiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنني أظن أنكِ تحبين هذا العمل أكثر مما تحبينني |
Tibet yemeklerini çok sevdiğini biliyorum, işte Küçük Tibet'in gururu! | Open Subtitles | اعلم مدى حبكِ للطعام التبتي، لذا.. الفخر بقليل من التبت |
Seni ne kadar çok sevdiğini bilmeni isterdi. | Open Subtitles | لقد أراد لكى أن تعرفى إنه كان يحبك كثيرا |
Ama onun beni senden biraz daha çok sevdiğini hissediyorum. | Open Subtitles | مع ذلك، أعتقد أنه يحبني أكثر بقليل |
Ruthie'yi çok sevdiğini biliyorum, fakat o bunun farkında değil gibi. | Open Subtitles | أعرف أنك تحبين " روثى" لكن يبدو أنها لا تدرك ذلك |
Belki de onu bu kadar çok sevdiğini bilmiyor. | Open Subtitles | ربما لا تعرف بأنك تحبها كل هذا الحب |
Anneni ne kadar çok sevdiğini göster ve yüzünün her yerine boşal. | Open Subtitles | فلتري أمك مقدار حبك لها وأقذف السائل المنوي على وجهها اللطيف الصغير |
O yüzüğü ne kadar çok sevdiğini biliyorum o yüzden iyi bir şey yapmak istedim. | Open Subtitles | حَسناً، أَعْرفُ كَمْ تَحبُّ تلك الحلقةِ... وأنا أردتُ أَنْ أعْمَلُ شيءُ لطيفُ. |