Yeni ve çok tuhaf bir dünyada yaşamayı öğrenmek zorundasın. | Open Subtitles | يجب عليك ان تتعلم لكي تعيش في عالم جديد غريب جدا |
çok tuhaf bir ipucu, değil mi? | Open Subtitles | أترى ايها المفتش الأصبع, دليل غريب جدا ؟ |
çok tuhaf bir durum. Yani, onu gördüğümüzde nasıl davranacağız? | Open Subtitles | هذا بالفعل غريب جداً كيف يفترض أن نتصرف عند رؤيته ؟ |
Bu teknolojik aşk olayı çok tuhaf bir şey. | Open Subtitles | الأمر برومته الرومانسية عن طريق التقنية شيء غريب جداً. |
Fakat evreni keşfederken görünür ışık kullanmanın çok tuhaf bir sorunu daha var. | TED | لكن هناك مشكلة غريبة للغاية في استخدام الضوء المرئي من أجل محاولة استكشاف الكون. |
Bu çok tuhaf bir rica. | Open Subtitles | هذا طلب غريب حقا |
Tanrım, çok tuhaf bir kızdı. | Open Subtitles | - يا إلهي! كانت تبدو غريبة جدا |
Ve burada düşünüyordum, bu çok tuhaf bir sorun adamım. | Open Subtitles | وها أنا كنت أفكر, هذه مشكلة غريبة يا رجل |
Biliyor musun evlat, bugün çok tuhaf bir rüya gördüm. | Open Subtitles | حلمت بأغرب حلم على الإطلاق الليلة .. أتذكر بعضه الأن |
Hücrede yanımda olmaması çok tuhaf bir his. | Open Subtitles | لا زلت غير معتاد على البقاء في الزنزانة بدونه |
Kendi kafamı kesmekle ilgili çok tuhaf bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء غريب جدا بشأن قطع وجهي |
çok tuhaf bir zevki vardır bir de. | Open Subtitles | وتعرفين انه حصل على مذاق غريب جدا |
Bu hikaye anlatma işi, çok tuhaf bir şey. | Open Subtitles | انه شيء غريب جدا هذا العمل من حكي القصص |
- Bu sabah çok tuhaf bir şey oldu. | Open Subtitles | -أهلا. -شيء غريب جدا حدث هذا الصباح |
Ama üçü birden bu duruma düştü. çok tuhaf bir durum. | Open Subtitles | لكن ثلاثتهم مرهقين في نفس الوقت هذا غريب جداً |
Bazıları ise çok tuhaf bir biçimde aynı. | Open Subtitles | وبعض العوالم ستكون متشابهة إلى حد غريب جداً |
Bütün bunlar gerçekse, arkasında çok tuhaf bir hikâye olmalı. | Open Subtitles | كل هذا يتطلب بعض الشرح و الإقناع لأنها قصة غريبة للغاية |
çok tuhaf bir kıza benziyor bu arada. | Open Subtitles | يبدو انها غريبة للغاية بالمناسبة |
Heisenberg'in denklemi gerçekten de çok tuhaf bir şeylerin olabileceğini öngörür. | Open Subtitles | ثم معادلة (هايزنبرغ) توحي بشيء غريب حقا يمكن أن يحدث. |
çok tuhaf bir kızsın. | Open Subtitles | أنت فتاة غريبة جدا |
- çok tuhaf bir hayatımız var. | Open Subtitles | حياتنا غريبة يا رجل |
Senin hayatta kalmanı istiyor. çok tuhaf bir rüya gördüm. | Open Subtitles | حلمت بأغرب حلم .. |
Hücrede yanımda olmaması çok tuhaf bir his. | Open Subtitles | لا زلت غير معتاد على البقاء في الزنزانة بدونه |