ويكيبيديا

    "öğrendim ki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تعلمت أن
        
    • اكتشفت أن
        
    • اتضح أن
        
    • وتعلمت
        
    • اكتشفت أنه
        
    • أكتشفت أنني
        
    • واتضح أن
        
    • علمت أن
        
    • عرفت
        
    • تعلمت أنه
        
    • تعلمت بأنه
        
    • تعلمت ذلك
        
    • تعلمتُ
        
    • ثم اكتشفت
        
    • شيء واحد تعلمته
        
    Şunu öğrendim ki duygusal stres çoğu zaman hayatla ölüm arasındaki fark. TED وقد تعلمت أن الإجهاد العاطفي هو مسألة تتعلق أكثر بالحياة منه بالموت.
    Tecrübelerimden öğrendim ki olabilecekler üzerinde kafa yormak yaşanılacak şey değil. Open Subtitles تعلمت أن اعيش على ما قد يكون انها ليست وسيلة للعيش
    öğrendim ki, doğum iznim gelecek hafta sona eriyormuş. Open Subtitles اكتشفت أن إجازة الوضع ممتدة إلى الأسبوع القادم
    Neden? Yenice öğrendim ki torunlarımdan ikisi hamileymiş. Open Subtitles اكتشفت أن اثنين من حفيداتي المراهقات حبلى
    öğrendim ki, Joy'un kâtil içgüdüsü gitmişti, yerine kurabiyenin ana bileşenini değiştirmişti. Open Subtitles اتضح أن (جوي) فقدت فطرة القتل ــ واستبدلت المكوّن الرئيسي بالوصفة "مليّن للأمعاء"
    Ve öğrendim ki başaracağına inanman gerekiyor yoksa çoktan kaybetmiş olursun. Open Subtitles وتعلمت أن أُؤمن اني استطيع فعلها وان ليس لديك شيء لتحسره
    Davadan bir hafta sonra öğrendim ki... dava sırasında... araştırmacılarımızdan biri... yargılanan adamı kurtarabilecek bir delil bulmuştu... ve Bay Krasny bu delili saklamıştı. Open Subtitles بعد مضي أسبوع اكتشفت أنه أثناء المحاكمة أحد محققينا وجد دليلاً
    öğrendim ki eğer bu rolü alırsam, Open Subtitles أكتشفت أنني إذا حصلت على هذا الدور
    öğrendim ki sınırlar gerçeğin bittiği yerlerdir fakat aynı zamanda hayalin ve hikayenin başladığı yerlerdir. TED تعلمت أن الحدود هى في النهايات الفعلية ولكنها أيضاً تقبع حيث المخيلة وتبدأ القصة.
    Şans ve zamanlama bir tarafa, şunu öğrendim ki; güven ögelerini alabilir ve bunun için tasarlayabilirsiniz. TED بوضع الحظ والتوقيت جانبًا، تعلمت أن بإمكانك أن تأخذ مكونات الثقة، ويمكنك التصميم لذلك.
    Şunu öğrendim ki: Mimari, değişim için dönüştürücü bir lokomotif olabilir. TED تعلمت أن المهندسين المعمارين يمكن أن يكونوا محركات محولة للتغير.
    Tecrübelerime göre öğrendim ki bazı durumlar tamamen ortadan kaybolarak hallediliyor. Ne oldu? Open Subtitles حسنٌ، من واقع خبرتي اكتشفت أن بعض الأمور يفضل تجاهلها، ما الأمر؟
    Sonra öğrendim ki karım altı yıldır ölüymüş. Open Subtitles ثم اكتشفت أن زوجتي ماتت منذ ست سنوات
    Sonra öğrendim ki Leslie sana karşı bir yasaklama emri çıkartmış. Open Subtitles ثم اكتشفت أن (ليزلي) قد قامت بإصدار أمر عدم تعرّض ضدك
    öğrendim ki patronum sadece bu filmlik Los Angeles'taymış. Open Subtitles حسنٌ ، اتضح أن رئيستي كانت في (لوس انجلس) من أجل الفيلم فقط
    öğrendim ki, birbirleriyle bile tanışabilirler, eğer her ikisi de feragat imzalarsa, sanki açık evlat edinme gibi. TED وتعلمت أنهم حتى من الممكن أن يتقابلوا إذا كان كلاهما وقعا على تنازل، تقريبًا كاعتماد مفتوح.
    Sonra öğrendim ki o elbiseleri her zaman giyiyormuş. Open Subtitles ومن ثَم اكتشفت أنه يلبس هذه الملابس طوال الوقت
    İki hafta sonra öğrendim ki... Open Subtitles بعد أسبوعين ..أكتشفت أنني كنت
    öğrendim ki, Don Maggie'yle çıkıyormuş, ama kız için doğru kişi olduğundan emin değilim. Open Subtitles واتضح أن(دون)يواعد(ماجي). ولا أظن أنه مناسبٌ لها.
    Ve öğrendim ki ilk teknoloji 2.6 milyon yıl önce kemikten yapılmış aletlerde göründü. TED وقد علمت أن أول تكنلوجيا ظهرت في شكل أدوات حجرية كان قبل 2.6 مليون سنة مضت.
    Sonradan öğrendim ki bir bahçe kapısı açıldığında vahşi bir geyik o yolda koşarken bana çarpmış. TED لقد عرفت لاحقا أنّه بعدما فُتِحَت بوّابة الحديقة، اندفعَ ظبيٌ برّيٌ في الطريق واصطدم بي.
    Yanında destekçisi olarak tabloların dönüşümlerini izlerdim. öğrendim ki kendi dünyanı yaratabilirsin. TED بينما أجلس بجوارها حاملة لوح الرسم، أشاهدها تحول اللوحة بعد اللوحة، تعلمت أنه يمكنك خلق عالمك.
    Çünkü ben de öğrendim ki bazen içinden geldiği gibi hareket etmelisin. Open Subtitles لأنني تعلمت بأنه أحيانا يجب أن تتبع جراءتك
    O gün öğrendim ki, browni denildiğinde demir boru anlayacaksın. Open Subtitles لقد تعلمت ذلك اليوم أن الفطائر كالأنابيب الحديدية
    Ama yıllar içinde öğrendim ki, başarılı, anlamlı, eğlenceli açık alanlar yaratmak hiç de kolay değil. TED ولكن على مدى سنوات عديدة تعلمتُ مدى صعوبة إنشاء ساحاتٍ عامةٍ ناجحةٍ ومجديةٍ وترفيهية.
    Bir gün öğrendim ki, öğrencileriyle yatıyormuş, yıkıldım, neden benimle yatmıyordu ki? Open Subtitles ثم اكتشفت ذات يوم أنه كان يعاشر طالباته فانصدمت لماذا لم أكن واحدة منهن؟
    Wall Street'te geçirdiğim onlarca yılda bir şey öğrendim ki; gücünüzü arttırmanın yolu onu dağıtmaktır ve sesiniz de işin kalbindedir. TED شيء واحد تعلمته بعد عقود في وول ستريت هو أن الطريقة لتنمية قدراتك هي بالتخلي عنها، وصوتك هو في صميم ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد