Biyomimetik açısından bakıldığında, insan eliyle yaratılan teknolojiler tabiata benzedikçe tabiat çok daha yararlı bir öğretmene dönüşür. | TED | الآن، في ما يخص التقليد الحيوي بينما تأخذ التقنيات البشرية صفات أكثر من خصائص الطبيعة، الطبيعة تصبح معلم أكثرفائدة. |
Güzel bir poz demek isterdim ama, galiba bu bir öğretmene yakışmaz. | Open Subtitles | كنت سأقول .. ساقين رائعان لكن هذا يبدو قول غير لائق لـ معلم |
Bana bir baksana, belimde silah olmadan asistan öğretmene benziyorum. | Open Subtitles | إنظرى الى , بدون سلاح فى حزامى أشبهه مساعد مدرس |
Sen sandalye kap, ben de öğretmene adımızı yazdırayım. | Open Subtitles | سأسجل أسمائنا مع المدرس بينما تبحثى لنا عن مقاعد |
Sınıfı insanlaştırma adına yapılan bir çok şey öğrencinin öğretmene bölündüğü orana odaklanıyor. | TED | الكثير من الجهود لأنسنة فصول الدراسة تركز على نسبة المعلمين إلى الطلاب |
Biri bir öğretmene çok kötü bir şey yapsa ve daha sonra o öğretmen işini geri alsın diye aynı kötü şeyi başka bir öğretmene yapsa, nasıl olur? | Open Subtitles | لو شخص ما قام بفعل سيئ جداً لمعلمة واحدة ومن ثم قام بفعل سيئ آخر لمعلم آخر ليرجع للمعلمة الأولى وظيفتها هل لا بأس بذلك؟ |
Bulabildiğin her öğretmene ve yetişkine şikayet edeceksin. | Open Subtitles | الوشاية. عليك أن تشي بهم إلا كل معلّم وكل شخص راشد يصادفك. |
Çalışkan bir öğrencinin, öğretmene ihtiyacı yoktur. Kendim öğrendim. | Open Subtitles | أي طالب مجتهد لن يحتاجَ أي معلم علمت نفسي |
Hiçbir zaman bir öğretmene katılım kayıtlarını düzeltmesini söylemem. | Open Subtitles | لأنك طلبت مني هذا أنا لن أطلب منأي معلم أصلح سجلات الحضور |
Hannah, bak. Bir öğretmenden öğretmene sana bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | هانا انظري, سأخبرك شيئًا من معلم إلى معلم. |
Ne zaman bir öğretmene gitseniz ve biraz teknoloji gösterseniz öğretmenin ilk tepkisi şu; öğretmeni bir makineyle değiştiremezsiniz - bu imkânsız. | TED | كلما تذهب الى معلم وتعرض عليه بعض التكنلوجيا أول ردة فعل للمعلم هو، لا يمكنك إحلال المعلم بهذه الماكينة-- هذا مستحيل. |
Sizin öğretmene ihtiyacınız var benim de işe yani birbirimize yardımcı olalım. | Open Subtitles | أنت بحاجة الى مدرس وأنا بحاجة الى وظيفة اذا دعنا نحظا ببعضنا البعض |
öğretmene ciddi bir ders vereceğini ve öldürülünce yaz tatiline çıkamayacağını öğreteceğini söylemişti | Open Subtitles | قال إنه سيلقن المدرس درساً قاسياً, وأن التعرض للقتل ليست طريقة مناسبة لقضاء العطلة الصيفية. |
İleride çocuklarımızın kendi yollarını çizmelerine bu yeni dünyada gelişmelerine yardım edecek on kat daha fazla öğretmene ihtiyaç duymayacak mıyız? | TED | ألا تعتقد أننا سنحتاج إلى 10 أضعاف عدد المعلمين لمساعدة أطفالنا في إيجاد طريقهم للبقاء والازدهار في هذا العالم الجديد الشجاع؟ |
öğretmene sen açıklarsın artık. | Open Subtitles | عليك أن تشرح للمعلمة سبب تأخيرك |
Tamam, hepinize 2 haftalık bir uzaklaştırma vereceğim bu ofisteki davranışlarınız ve bir öğretmene saldırdığınız için. | Open Subtitles | حسنا، سَأُفصلكم جميعاً لمدة اسبوعين... لتجهمكم في هذا المكتبِ ولمُهَاجَمَة معلّم. |
Bilirsin, bir öğretmene uyuşturucu satabilen türden. | Open Subtitles | أتعرف، مِن النوع الذي قد يبيع مُخدّرات لمُعلم. |
Fakat bu teknoloji sınıftaki bir öğretmene mağdurun bakış açısından bir zorbanın ne kadar zarar verici davranışlarda bulunduğunu göstermesini sağlar. | TED | لكن ما قيمة هذه التكنولوجيا لمدرس في فصل محاولًا إظهار لمتمردٍ ما مدى ضرر أفعاله من منظور الضحية؟ |
Daha yeni başladım, ama Ruby harika bir öğretmene benziyor. | Open Subtitles | لقد بدأت للتو ولكن (روبي) تبدو كمعلمة جيدة |
öğretmene ve öğrenciye söyle, İkiz yola git. | Open Subtitles | يقال أن المعلّم والتلميذ , يسيران في السبيل متلازمين |
Geçen sene iki öğretmene saldırdı ve okuldan süresiz olarak uzaklaştırıldı. | Open Subtitles | في العام الماضي قام بضرب معلمين وطردته من هنا الى الابد |
Sadece iki hayran ve iyi bir öğretmene ihtiyacın var. | Open Subtitles | تحتاجي فقط مشجعين ومعلم جيد. |