ölü bir adamın yüzü pembemsi bir kırmızı hal alır. | Open Subtitles | تطبيق ذلك على وجه رجل ميت سيحوّله إلى أحمر وردي. |
ölü bir adamın masasında biriken okunmamış dosyalar yığınından başka bir şey değildi. | Open Subtitles | كل ما تملكه هي زيادة كومة الملفات غير المقروءة على مكتب رجل ميت |
Üç gün boyunca ölü bir adamın yanında uyudum, sırf onun payı olan bir kaşık küflü ekmeği almak için. | TED | نمتُ بجانب جثة رجل ميت لمدة ثلاثة أيام، للحصول فقط على حصته من ملعقة خبز متعفن. |
Artık olmayan bir firmadan ölü bir adamın mahfisiyim | Open Subtitles | أنا المدعوم من رجل ميّت في شركة لم يعد لها وجود |
Seni arayanlara gelince, ölü bir adamın beyin dalgalarını bulamazlar. | Open Subtitles | والذين يبحثون عنك لا يمكنهم تعقب الموجات الدماغية لرجل ميت |
ölü bir adamın gözlerinin içine bakmak kötü şans getirmez mi? | Open Subtitles | ألا يجلب هذا، الحظ السئ، أن رجلاً ميتاً يحدق إلى عيونك |
Sonra kanepenin arkasından, hiç tanımadığım ölü bir adamın ayaklarının uzandığını gördüm. | Open Subtitles | رأيت سيقان الرجل الميت ولم أدرك أنها تبرز من خلف الأريكة |
Polisler silahı bulduklarında, ölü bir adamın peşine düşüyorlar. | Open Subtitles | تعثر الشرطة على المسدس فيجدون أنفسهم يبحثون عن رجل ميت |
ölü bir adamın üzerinde bırakmadığımdan eminim. | Open Subtitles | حسنا، أنا متأكّدة كجحيم لم إتركه على لا رجل ميت. |
- ölü bir adamın iki yıllık geçmişini buluyoruz ama soluk alan bir kızınkini bulamıyoruz. | Open Subtitles | سَنَتان مِنْ التاريخِ على رجل ميت ونحن لا نَستطيعُ الحُصُول على تقدّمِ واحد نحو , فتاة حية تتنفّس |
Bu dava için hassas bir konuydu.Yani ölü bir adamın mezarını bozmak. | Open Subtitles | فالأمر في غاية الحساسية حيث أننا كنا ننبش قبر رجل ميت |
Kasabanın ne kadar dedikoducu olduğunu biliyorsun ve senden ölü bir adamın yüzüğünü parmağına takmanı istemiyorum. | Open Subtitles | أنت تعرف الإشاعات في البلدة وأنا لم أرد أن أراك تحمل خاتم رجل ميت في يدك |
Kendisi bir terörist olarak kabul edilen ölü bir adamın ifadesi var. | Open Subtitles | شهادة من رجل ميت كان هو نفسه إرهابياً معترفاً بذلك. |
ölü bir adamın cesedini şehirde dolaştırmak standart bir prosedür değil ama denemeye değer. | Open Subtitles | إنه ليس إجراء اعتيادي أن تعبر بجثة رجل ميت أنحاء المدينة لكنني أرغب بتجربته |
Ya da ölü bir adamın yerde yatıp kimsenin içeride olmaması ve bütün paranın gitmiş olması mı? | Open Subtitles | أو هنالك رجل ميت لوحده وماله مختفي أين ذهب كل ذلك المال؟ |
ölü bir adamın parmak izleri nasıl oluyor da moda editörünün düğmelerinde çıkıyor. | Open Subtitles | كيف لبصمات رجل ميت أن تظهر على أزرار محررة موضه؟ |
Topuğunuzu sokakta bulduk ölü bir adamın yanında. | Open Subtitles | وجدنا كعبك في الزقاق، جنباً إلى جنب مع رجل ميّت. |
ölü bir adamın arabasının sende ne işi olduğunu söyle bakalım. | Open Subtitles | أخبرني كيف انتهى بك المطاف مع سيّارة رجل ميّت. |
Aklında bulunsun, bir helada durup ölü bir adamın Goya'sını taşıyorum. | Open Subtitles | ولا تهتم أني أقف علي مرحاض وأحمل لوحة جويار لرجل ميت |
Eğer ölü bir adamın ayağını öptüysek ne kadar aptal durumuna düşeriz. | Open Subtitles | حسناً، كم سنبدو حمقى إن تملقنا رجلاً ميتاً |
Hayır. Seni ölü bir adamın saatiyle yakaladık sen de izin belgesi mi soruyorsun? | Open Subtitles | لا ، لقد قبضنا عليك وبحوزتك ساعة الرجل الميت |
sen ise ölü bir adamın ağzına dudaklarını dayayıp, onu hayata geri döndürüyorsun -- bu en az bir beşlik eder! | Open Subtitles | أمّا أنت فتضع فمك على فم شخص ميّت وتعيده للحياة هذا يستحق خمس دولارات على الأقل |
Kötü bir şansın varmış senin de be. ölü bir adamın şapkasıyla geziyormuşsun. - Nereden buldun? | Open Subtitles | حظٌ سيء، تمشي بالأنحاء وأنتَ ترتدي قبعة رجلٌ ميت |