ويكيبيديا

    "ölümünü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • موت
        
    • يموت
        
    • وفاة
        
    • تموت
        
    • موته
        
    • موتك
        
    • موتها
        
    • مقتل
        
    • يموتون
        
    • وفاته
        
    • بموت
        
    • بوفاة
        
    • بموته
        
    • وفاتها
        
    • لموت
        
    Yine de polis çoktan suçluların ölümünü tamamen incelemeye başlamış olmalı. Open Subtitles بأي حال، لا بد أن الشرطة مشغولة أصلًا بحوادث موت المجرمين
    Bu kadının korkunç ölümünü kendi ahlaki sorumluluğum haline getirmeye çalıştığımdan filan değil... Open Subtitles انا لا أحاول جعل موت هذه المرأة المروع الى جمنازيوم اخلاقي خاصة بي
    23 yıl önce olması gerektiği gibi oğlunun ölümünü seyredeceksin. Open Subtitles أنتِ، ستشاهدين ابنكِ يموت كما كان يجب قبل 23 سنة
    Kim'in ölümünü açıklayan bir şeyi yanlışlıkla arkamda bıraktım, böyle mi düşündün? Open Subtitles انت لاتعتقد اني تركتها خلفي متعمداً الشيء الوحيد الذي يثبت وفاة كيم
    Senin ölümünü izleyeceğim, diğer sahte tanrıların ölümlerini izlediğim gibi. Open Subtitles سأراك وأنت تموت مثل كل الآله الكاذبة الذين شاهدت فنائهم
    Hayır, bunun tek sebebi Efendisinin ona şüphe duyup kendi ölümünü aramasıydı. Open Subtitles لا، لم يكن ذلك إلا لأن حضرته شك به ورأى فيه موته
    Senin ölümünü gördüğünü söyledi ve söylediği her şeyde hatalıydı. Open Subtitles كانت تعتقد إنها رأت موتك وكانت خاطئة حيال كل شي
    Sen Tanrı'nın kutsadığı birinin ölümünü önemsiz olarak mı düşünüyorsun? Open Subtitles هل تعتقد ان موت المُباركين من الله شئ ساخراً ؟
    Sürekli elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışmak Kardeş Joseph'in ölümünü Mormon taburunu ve diğer mahkemeleri atlatmamda yardımcı oldu. Open Subtitles بالرغم من اني لم اشعر بالارتياح حاولت فعل الافضل مما ساعدني لتخطي موت الاخ جوزيف قائد المورمون والعديد من التابعين
    Babasının ölümünü görmek zaten rahatsız olan zihnini nasıl etkilemişti. Open Subtitles فأيّ أثر ستخلّفه رؤية موت الأب على عقل مضطرب أساساً
    Burada oturup ölümünü izlememi mi yoksa zorla tedaviyi içirmemi mi? Open Subtitles ماذا تريدني أن أفعل، هل أراقبه يموت أم أجبره لتناول الترياق؟
    Santen'in ölümünü seyretmek çok zor olmuştur. Open Subtitles لا بد ,انه كان صعب عليك رؤية سانتين وهو يموت
    Milyonların ölümünü, ulusumuzun ve medeniyetimizin sonunun gelmesini engelleyebilmiş olacağımı bilerek yaşayabileceğimi sanmıyorum. Open Subtitles أنّه كان بإمكاني منع وفاة الملايين، ومنع نهاية أمتنا، ونهاية حضارتنا كما نعرفها
    Barbara'nın ölümünü en büyük teselli değilmiş gibi göstermenin yararı yok. Open Subtitles لا فائدة من التظاهر بأن وفاة بربارة لم تكن مريحة جدا
    Aramızda onca öfke varken, hastane odasında aramızı düzeltemeyeceğimizi ilişkimizin hiç bir zaman benim istediğim gibi olamayacağını bilirken senin ölümünü izleyemezdim. Open Subtitles لقد كانت الفكرة في حول ذهابي إلى المستشفى وأراك تموت بكل ذلك الغضب الذي كان مايزال بيننا ومعرفة اننا لن نحله أبداً
    - Onu öldüreceklerini söylüyorlar. - Beni ölümünü izlemek zorunda bırakma. Open Subtitles ـ سمعتهم يقولون بأنهم سيقتلونها ـ لا تتركني أشاهدها وهي تموت
    Madem Haladki, Derevko için çalışıyordu, niye ölümünü Sloane'dan gizledin? Open Subtitles إذا هالادكي عمل مع دريفكو، لماذا يخفي موته من سلون؟
    Korkunç ölümünü hazırlamam yıllarımı alacak. Götürün onu. Open Subtitles سأحتاج لسنوات لأحدد طريقة موتك المريعة خذوه بعيداً
    Deniz ölümünü affettiğinde vücudunun yeniden doğduğunu göreceğiz. Open Subtitles يبحث عن إحياء الجسم عندما يتخلى البحر عن موتها
    ve Jerry Grant'ın ölümünü annenin üzerine yıktı, aşılamaz bir engel yarattı böylece bir daha asla Başkan'la birlikte olamayacaktın. Open Subtitles و بعدها لامَ والدتك على مقتل جيري قرانت ليخلق حاجز يستحيل انهائه بحيث لا يمكنكٍ البقاء مع الرئيس مرة اخرى
    Her gün, içlerinde neler olup bittiğini göremediğimizden pekçok hastanın ölümünü izliyorum. TED قصدي, إني أرى مرضى يموتون كل يوم لأننا لا نعرف ما يدور في داخلهم.
    Şey, gazetelerde ölümünü okudum, ve kendimi çok kötü hissettim. Open Subtitles قرأت خبر وفاته في الصحف - وشعرت بالاستياء - شكراَ
    - Mutluluk her şey demek değildir. - O, insanların ölümünü görür. Open Subtitles من حسن الحظ أنها لا تتنبأ بكل شيئ انها تتنبأ بموت الناس
    Mösyö Rupert Bleibner, amcasının ölümünü duymadan önce intihar etmişti. Open Subtitles سيد ً روبرت بلايبنـر ً انتحـر قبل معرفـتة بوفاة عمـه
    Eğer Teal'c o kararı vermeseydi,... pek çoğunuz onun ölümünü istemek için burada, hayatta olamayacaktınız. Open Subtitles إذا لو تيلك لم يتخذ ذلك القرارِ العديد منكم قد لا يكونون احياء اليوم للمطالبة بموته
    Basın, onun ölümünü, bana göre, oldukça müstescen yönlerden ele aldı, bedeninin hangi parçasında hangi damar kalmıştı gibi, TED كتبت الصحافة عن وفاتها بصورة اعتبرها اباحية حيث كانت في الصميم كتمثيل جسدي
    Dolayısıyla kararımız, ölümünü garanti etmektense hapse göndermek olmalıdır. Open Subtitles لذلك سيكون قرارنا بدلا من إرساله للسجن سيكون إرساله لموت مؤكد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد