Demek bu kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vereceğin bir nüfus sayımı. | Open Subtitles | هذه إجراء إحصائي لمساعدتك لتقرير من يعيش ومن يموت |
Kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermek için buradayız. | Open Subtitles | نحن هنا لنقرر من يعيش ومن يموت |
Ayrıca kimin ölüp, kimin yaşayacağına da karar veriyorlar. | Open Subtitles | وهم أيضا يحددوا من يعيش ومن يموت. |
"Kimin ölüp kimin yaşayacağına ben karar veririm." | Open Subtitles | " أنا أقرر من يعيش و من يموت " |
Sam, herif Tanrıcılık oynuyor, kimin ölüp kimin yaşayacağına karar veriyor, benim kitabımda bu canavarlık. | Open Subtitles | الرجل يعتقد نفسه عظيماً (سام) إنه بقرر من يعيش و من يموت هذا تصرف وحشي في رأيي |
Kendine göre kimin ölüp kimin yaşayacağına karar verme hakkı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | وفقًا لرأيه يرى أنه يحق لي أن يقرر من يحيا ومن يمت |
Sanırım kimin ölüp kimin yaşayacağına karar vermek kutsal ruha aittir, bana değil. | Open Subtitles | ، أعتقد أنّ اختيار من يموت و من يحيا عائد إلى الروح العظيمة، و ليس ليّ |
Her gün kimin ölüp kimin yaşayacağına karar verip Müttefiklere zafer kazanmaları için yardım ettik ama kimse bilmiyordu. | Open Subtitles | في كل يوم كنا نحدد من يعيش ومن يموت ...في كل يوم كنا نساعد الحلفاء على النصر ولم يعلم أحد |
Bu, Pope'un bize kimin ölüp kimin yaşayacağına karar verenin kendisi olduğunu söyleme şekli. | Open Subtitles | ما هذا بحق الجحيم؟ هذا (بوب) يخبرنا انه هو من يقرر من يعيش ومن يموت |