ويكيبيديا

    "ölüyor ve" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يحتضر و
        
    • تحتضر و
        
    • يحتضر ولديّ
        
    • وهو يحتضر
        
    • يموت وأنا
        
    • يموتون
        
    ölüyor ve sonrasında ne olacağını biliyorsun. Open Subtitles إنه يحتضر و أنتِ تعلمين ماذا سيحصل لاحقا
    ölüyor ve bu da yapılacaklar listesinde mi? Open Subtitles أ هو يحتضر و هذا الأمر في لائحته الأخيرة.
    Pekâlâ, bir doktor olabilir ama mavili kadın ölüyor ve ev sahibesi orada, hiç endişeli değil. Open Subtitles حسناً ، ربما كان طبيباً ، لكن المرأة التي ترتدي اللون الأزرق تحتضر و المضيفة جالسة في حالة من الهدوء التام
    Çocuk ölüyor ve House bütün sorumluluklarını benim üstüme yıkmaya çalışıyor. Open Subtitles ذلك الفتى يحتضر ولديّ (هاوس) يحاول إلقاء كلّ مسؤولياته عليّ
    Burada benim oğlum ölüyor ve hiçbirinizin neden olduğuna dair en ufak bir fikriniz yok. Open Subtitles هذا ابني، وهو يحتضر ولا يبدو أنّ أحد منكما لديه فكرة عن السبب أعلم
    Paul, eşim ölüyor ve bu bebeği ben istiyorum. Open Subtitles بول، زوجي يموت وأنا أريد أن احصل على هذا الطفل
    Birçok insan bu sebeple ölüyor ve siz de bununla uğraşıyorsunuz. TED فهناك الكثير من الناس الذين يموتون وهذا موضوع بحثك أيضاً، كيف؟
    Ne yapacağımızı söyleyin yeter. Bebeğim ölüyor ve ona nasıl yardım edeceğimi bilmiyorum. Open Subtitles حسنا ، إذا أخبرونا ما علينا فعله صغيري يحتضر و لا أدري كيف أساعده
    ölüyor ve bunların hepsini bizim için yapıyor. Open Subtitles إنه يحتضر و يفعل كل هذا من أجلنا
    ölüyor ve sonrasında ne olacağını sen de biliyorsun. Open Subtitles -إنه يحتضر و أنتِ تعلمين ماذا يحصل لاحقا -ماذا تعني ؟
    O ölüyor ve ben tam olarak rahat değilim. Open Subtitles إنه يحتضر و أنا لست فصيح
    Omar ölüyor ve sen burada bana bağırırken üç çocuk yetim kalmak üzere. Open Subtitles إنّ (عمر) يحتضر و بينما أنتَ تقف هُناك و تصيح في وجهي هناك ثلاثة أطفال سيصبحون أيتاماً
    Kate ölüyor ve herkes bunu biliyor. Open Subtitles ْ(كيت) تحتضر و الجميع يعلم ذلك
    Çocuk ölüyor ve House bütün sorumluluklarını benim üstüme yıkmaya çalışıyor. Open Subtitles ذلك الفتى يحتضر ولديّ (هاوس) يحاول إلقاء كلّ مسؤولياته عليّ
    Burada benim oğlum ölüyor ve hiçbirinizin neden olduğuna dair en ufak bir fikriniz yok. Open Subtitles هذا ابني، وهو يحتضر ولا يبدو أنّ أحد منكما لديه فكرة عن السبب أعلم
    - Megan ölüyor ve burada sıkışıp kaldık. Open Subtitles ميغان يموت وأنا عالق هنا.
    Burkina Faso'da insanlar hala ölüyor ve temiz içme suyuna erişim hâlâ büyük bir sorun. TED الناس لازالوا يموتون في بوركينا فاسو والحصول على ماء نظيف للشرب لازالت مشكلة كبيرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد