ويكيبيديا

    "ölen" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مات
        
    • ماتت
        
    • الميت
        
    • الميتة
        
    • الذين ماتوا
        
    • توفي
        
    • موت
        
    • الموتى
        
    • يحتضر
        
    • المتوفى
        
    • الميّت
        
    • تحتضر
        
    • المتوفي
        
    • المحتضر
        
    • توفيت
        
    Onunla birlikte ölen oğluna! Böylece mülkü diğer akrabasının oluyor. Open Subtitles ابنه الذى مات معه وهكذا تصبح أملاكه إرثاً لأقرب أقاربه
    Ben burada çalışmıyorum. ölen başka bir güvenlik görevlisini ziyarete geldim. Hoşça kal. Open Subtitles أنا لا أعمل هنا ، كنت أزور حارس آخر مات ، إلى اللقاء
    Hapishanede ölen bir kadın vardı... Ölürken bile seni lanetliyordu... Open Subtitles كانت هناك امرأة ماتت في السجن، ماتت و هي تلعنك.
    ölen adamın adı Angelo Bellini. "Hayvan Angie" olarak biliniyor. Open Subtitles اسم رجلنا الميت أنجيلو بيليني، معروف كذلك ب، أنجي، الحيوان.
    Örneğin, 2010'daki kuraklık sonrası ölen ağaçlar kırmızı ile gösterilmiştir. TED على سبيل المثال، هذه هى كل الاشجار الميتة والتي باللون الأحمر والتي ماتت بعد الجفاف في عام 2010.
    Onlar için Sodom ve Gomora'da ölen binlerce kişiden daha fazla üzülmedim. Open Subtitles أنا لا أندبهم أكثر مماأندب الألف شخص الذين ماتوا فى سودوم وجوموراه
    Az önceki davranışım için üzgünüm ve ölen arkadaşın için. Open Subtitles أنا متأسفة بشأن تصرفي منذ قليل وبشأن صديقكِ الذي مات
    Çatışmada ölen ajan Sam Martino hakkında bir dedikodu var. Open Subtitles العميل الذي مات أثناء اطلاق النار سام مارتينو هنالك شائعات
    Bir yerde çok uzun süre... oturduğu için ölen savaş muhabirini duymuştum. Open Subtitles لقد قرأت عن مراسل الحروب مات جراء الجلوس في مكان واحد طويلاً
    Şu gece kulübü yangınında ölen Jang beyi hatırlıyor musun? Open Subtitles مازلت تذكر السيد جانج الذي مات في حريق النادي اليلي؟
    Çünkü şu ölen annesi var ya, annemle evlenmeden önce babamla berabermişler. Open Subtitles لقد أنجبها أبي من تلك المرأة التي ماتت قبل أن يتزوج أمي
    Uçakla Chicago'dan buraya dört yıl önce ölen bir kız için mi geldiniz? Open Subtitles سافرت جوّا كل هاته المسافة من أجل فتاة ماتت قبل 4 سنوات ؟
    Bu yüzden ölen köpeğinin derisinden ve yaşlı bir rakunun kuyruğundan Open Subtitles لذا فقد صنع له قبعة جديدة ولينة.. من جلد كلبه الميت..
    ölen kişinin yerine geçecek olanı aramak için kanatlarıyla hızlanırlar. Open Subtitles و بالأجنحة تذهب بعيداً إبحث عنه الذي سوف يستبدل الميت
    Ama diğer yöntem temelde hücreleri indirmek, içeri nakletmek, ölen ve kaybolan hücrelerin yerine geçirmek, beyinde bile. TED لكن الطريق الآخر هو دمجهم بفاعلية، تزرعهم بالداخل، لتحل محل الخلايا الميتة أو المفقودة، حتى في الدماغ.
    Onlar için Sodom ve Gomora'da ölen binlerce kişiden daha fazla üzülmedim. Open Subtitles أنا لا أندبهم أكثر مماأندب الألف شخص الذين ماتوا فى سودوم وجوموراه
    Bundan yaklaşık iki yıl önce ölen bir oğlu vardı. Open Subtitles كان لديها سوء الصبي الصغير الذي توفي قبل عامين تقريبا.
    Eksisi, dünya tarihinin en feci şekilde ölen insanları olacağız. Open Subtitles وعلى الجانب السلبي، سنختبر أقوى موت مؤلم في كل العصور.
    Geçen üç yılda orada ölen insan sayısı Suriye'de ölen sayısından daha fazla. TED إذ أن عدد الموتى فيها طيلة السنين الثلاث الماضية أكثر من سوريا.
    Şehrimizin geleceğini ölen bir adamın ellerine bırakmak ne kadar akıllıca? Open Subtitles لن يكون من الحكمة وضع مستقل مدينتنا في يد رجل يحتضر?
    Yvette ve Rebecca Ellison birkaç ay önce ölen Charles Ellison'ın tek çocuklarıydı. Open Subtitles ايفيت و ريبيكا ايليسون كانا الطفلين الوحيدين لجارلز اليسون المتوفى قبل أشهر قليلة
    Fotoğraf çekilmiş ama kadın baskıları almaya gittiğinde... ..kendi resminin yanında savaşta ölen oğlunun... ..suretinin çıktığını görmüş. Open Subtitles التُقِطت الصّورة و لكن عندما أخذت الكروت لم تر نفسها وحيدة في الصّورة كان هناك ابنها الميّت أيضا
    Haksızsa, ölen kadına birkaç gün yetecek kadar ümit verdim demektir. Open Subtitles و إن كان مخطئاً فقد أعطيت امرأة تحتضر يومين من الأمل
    ölen adamın ruhu burada ve çok kızgınken demek istemiştim. Open Subtitles ماذا عن وجود روح الرجل المتوفي هنا . و كونه غاضب جداً.
    Kalpsiz oğlun neden hastanedeki ölen babasını görmeye gitmediğini öğrenmek için geldin demek. Open Subtitles إذاً ،جئت لرؤية ذلك الابن القاسي الذي لم يذهب للمستشفى لرؤية أبيه المحتضر
    O kız, muhbir, öldüğü zaman senin içinde ölen şey hayata döndü. Open Subtitles مهما مات فيك عندما توفيت الطفلة المخبر انها الحياة تأتي مرةً أخرى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد