Çünkü Öteki türlü binanın etrafını beş dakikada dolaşmanız gerekir. | Open Subtitles | ويبعد 5 دقائق سيرا على الأقدام حول كتلة خلاف ذلك. |
Öteki türlü, Cumhuriyeti yeniden onarma isteğinden şüphe duyacaksın ve bu daha başlamadan bitecek. | Open Subtitles | خلاف ذلك, لديك استعادة الكومنولث سيتم تقوم على عدم الثقة, وسوف يكون أكثر من قبل أن تبدأ حتى. |
Öteki türlü binlerce Fransız ölecekti. | Open Subtitles | الالأف من الفرنسيين سيموتون على خلاف ذلك |
Öteki türlü düşünmek için iyi bir sebep ver o zaman. | Open Subtitles | أعطني سبباً مقنعًا لكي أعتقد خلاف ذلك |
Baal'ın bizim Anti-Rahip cihazımıza benzer bir teknoloji kullandığını varsayıyoruz,... Öteki türlü, Baal onu güverteye ışınladığında hemen kendi güçlerini kullanabilirdi. | Open Subtitles | نفترض أن (باال) لديه نوع ما من التقنية, متسمدة من جهاز (مضاد-الرهبان) خاصتنا خلاف ذلك , هي ستستخدم قواها, |
Öteki türlü tadı bir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | خلاف ذلك ، طعمه لا شئ |
Öteki türlü düşünmen için Sheila'nın gücünün yettiği her şeyi yapacağından şüpheleniyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أظن ان (شيلا) ستحاول كل ما في بسلطتها لتجعلك تشعر خلاف ذلك |