Hep özür diler, topu geri vereceğine sözler verirdi. | Open Subtitles | كان دائماً يعتذر لأحدنا يقسم أنه سيرجع كراتهم |
Law özür diler ve bunun tek seferlik bir şey olduğunu söyler. Üstünü örter. | Open Subtitles | من ثم يعتذر القانون مصرحاً أنها حالة إستثنائية, يمكنه دفنه. |
Hep özür diler, hep bu son der. | Open Subtitles | في كل مرة يعتذر. في كل مرة أنها هي المرة الأخيرة. |
Sonrasında da sanki kafasına silah dayanmış gibi özür diler. | Open Subtitles | وبعد ذلك تعتذر عن الأمر كما لو أنكِ ستطلقين عليها النار |
Rüyasında yaptığın şeyler için ondan özür diler miydin? | Open Subtitles | هل اعتدت أن تعتذر لها عمّا كنت تفعله في أحلامها؟ |
Pekala, Kitty, lütfen Sarah'dan özür diler misin? | Open Subtitles | " حسناً " كيتي " هلاّ إعتذرت رجاءً لـ " سارة |
Erkekler sadece bir şey istedikleri zaman özür diler. | Open Subtitles | الرجَال لا يعتذرون إلآ اذا ارادو شيئًا. |
Ben kazanırsam, hesabımızı sen ödersin arkadaşımdan özür diler, sonra da içmek için başka bir mekân bulursun. | Open Subtitles | إن فزتُ، ستدفع فاتورتنا، وتعتذر لصديقتي، وتجد مكان آخر كي تشرب |
Eğer bir cafede çarpışırsanız özür diler. | Open Subtitles | إن إصطدمت به في مقهى سوف يعتذر |
- Yalnızca bir Amerikalı öpücük için özür diler. | Open Subtitles | الأمريكي فقط هو من يعتذر بشأن قبلة |
"İyi bir insan geçmişte yaptığı hatalar için özür diler ama yüce bir insan hatalarını düzeltir." | Open Subtitles | "رجل جيد يعتذر ل أخطاء الماضي، ولكن رجل عظيم يصححها ". |
Gerçek bir erkek, yanlış bir şey yaptığı zaman özür diler. | Open Subtitles | الرجل الحقيقي يعتذر عندما يقترف خطأ |
Lundy öyle bir bakıyordu ki sanki özür diler gibiydi. | Open Subtitles | كانت هنالك نظرة غريبة في عيني (لاندي)... كأنّه كان يعتذر |
Lundy öyle bir bakıyordu ki sanki özür diler gibiydi. | Open Subtitles | كانت هنالك نظرة غريبة في عيني (لاندي)... كأنّه كان يعتذر |
Papalık Merkezi Sistemi, ölümünüz için sizden özür diler. | Open Subtitles | كنيسة المركز الرئيسي البابوي تعتذر عن موتكم.. |
"Scranton'daki kağıt firması "Dunder-Mifflin, değerli müşterisinden özür diler." | Open Subtitles | منطقة " سكرانتون ", شركة الورق داندير ميفلن " تعتذر لتقدير قيمة العميل " |
Hayır, özür diler gibi yaptın. | Open Subtitles | اعتذرت لكِ لا . تتحدث معي كأنك تعتذر |
Herkesin sevgilisiyle yatmaya kalkar, sonra da özür diler ama. | Open Subtitles | لقد اغوت جميع اصقاء صديقاتها ومن بعدها تعتذر بشكل جيد ، |
Oraya vardığımızda lütfen Mark'tan özür diler misin? | Open Subtitles | حينما نصل لهناك، هلا رجاءً إعتذرت لـ(مارك) |
Bayandan, özür diler misin? | Open Subtitles | هلا إعتذرت للسيّدة؟ |
Gerçek adamlar özür diler. | Open Subtitles | الرجال الحقيقون يعتذرون |
Öyle demek istemedi, sizden sonra özür diler. | Open Subtitles | -لا أظنها ستعود وتعتذر عن كلامها لاحقاً . |
Lütfen ablandan benim adıma tekrar özür diler misin? | Open Subtitles | من فضلكِ .. أعتذرى لها مجددا |