ويكيبيديا

    "özetle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • باختصار
        
    • بإختصار
        
    • الخلاصة
        
    • أساسياً
        
    • بإيجاز
        
    • خلاصة
        
    • لخصه
        
    • للتلخيص
        
    • لتركيز
        
    Özetle, biz de buyuz. Bunu uygulayan konuşabileceğimiz var mı? Open Subtitles و هذا هو نحن باختصار من يطبقها كي نتحدث معه عنها؟
    Özetle kendisine bir sürü kişilik yazdıktan sonra kaçan ultra zeki seri katilinin teki. Open Subtitles من هو؟ اه ، باختصار هو قاتل متسلسل خارق الذكاء
    Ve özür dilemek için hazır. Özetle bu özrü anlatacağım. Open Subtitles وهو مستعد للإعتذار سأقرا لك بإختصار أعتذارة
    Özetle, adını saydığım düşünürlerden her biri Open Subtitles بإختصار, كل واحد من المفكرين الذين ذكرتهم
    Özetle, güzel ve dışarıda bir yerde yaşamak istiyorum. Open Subtitles الخلاصة: أنني أريد العيش في مكان جميل في الخارج
    Özetle, bildiğiniz gibi binlerce uygulaması olan bir sistemimiz var. Open Subtitles بإيجاز ، و كما تعلمون لدينا نظام بيئي مؤلف من مئات آلاف التطبيقات في هذه المرحلة
    Özetle, gerçekten verimli olmak için optimal verimsizliğe ihtiyacımız var. TED خلاصة القول، لكي نكون أكفياء حقًا، نحتاج إلى عدم كفاءةٍ مُثلى.
    - Onu bize Özetle, Tony. - Huysuz araba satıcısı. Open Subtitles (لخصه لنا يا (طوني بائع سيارات نزق-
    Yani, Özetle elektrikte hala internet sorunları var. Open Subtitles إذن باختصار مازالت إمدادات الكهرباء فيها مشاكل في الأنترنت
    Özetle, işte bu, birleşme ile kazanç arasında farktır. Open Subtitles إذن، هذا هو الفرق بين .. مَن يقومون بالدمج ومَن يقومون بالاستحواذ، باختصار
    Özetle, öğrencilerimiz kalkülüs tekniklerini öğrenmek yerine ortalamadan iki standart sapmanın ne anlama geldiğini bilse, bence çok daha anlamlı olurdu. Ve bu konuda ciddiyim. TED باختصار ، بدلا من أن يدرس طلابنا تقنيات التفاضل والتكامل أعتقد أن وقعها سيكون أكبر بكثير لو أنهم جميعا علموا ما يعنيه إنحرافين معياريين من المتوسط.
    Özetle söyleyecek olursam, serbest kalma ihtimalin benim Angelina Jolie'ye çakma şansımla aynı. Open Subtitles حسنٌ... باختصار, فرصتك في الخروج... بمثل فرصتي في مضاجعة أنجلينا جولي...
    Bir milisaniyelik Özetle bizim mütevazi küçük güneşimiz evrendeki en güçlü manyetik enerji kaynağı olan bir magnetar olmuş. Open Subtitles لmiIIisecond باختصار واحد، أصبح لدينا humbIe IittIe الشمس والمغناطيسي، و مصدر أقوى من الطاقة المغناطيسية في الكون.
    Evet, Özetle durum bu. Open Subtitles نعم هذا هو الأمر بإختصار
    Evet, Özetle Adam. Open Subtitles اجل هذا هو ادام بإختصار
    Özetle, ıvız zıvırı pişiriyorum. Open Subtitles بإختصار ، أنا أغلي المياه ...
    Yani Özetle kırık bir dizim ve zar zor gördüğüm bir kızım var. Open Subtitles اذا الخلاصة: انا لدى رجل مكسورة,لدى ابنه نادرا ما اراها,
    Özetle şüpheli onu bir sebepten evinden yüzlerce kilometre uzağa taşıdı. Open Subtitles حسنا الخلاصة هي ان الجاني قد نقلها لمئات الاميال بعيدا عن بلدتها لسبب
    Tüm kapitalizm modeli senin ve benim iş yaptiğimız ekonomi modeli, ki bu hala da iş yapmakta olduğumuz model büyük olasalıkla Milton Friedman'ın daha Özetle etrafında kuruldu. TED النموذج الرأسمالي بأكمله والنموذج الاقتصادي الذي مارسنا فيه الأعمال، وفي الواقع، لازلنا نمارس في ظله الأعمال، أسس حول ما حدده ميلتون فريدمان بإيجاز كبير.
    Özetle sana şu kadarını söyleyebilirim ki: Open Subtitles ويمكنني أن أعطيكِ خلاصة تجربتي ولاأريدأن أكونفيوضع:
    Özetle. Open Subtitles لخصه
    Özetle, Tracey geleceği görebiliyor. Şu an onun hakkında konuştuğumuzu biliyor. Open Subtitles للتلخيص أقول بأن تراسي تستطيع رؤية المستقبل إنها تعرف أننا نتكلم عنها
    Yani Özetle Hiçbir çeşit arkadaşı yok. Open Subtitles لتركيز هدفنا عليه , ولا أصدقاء من أي نوع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد