Özgürlük Heykeli'ni taşıdıklarında, onun tepesine koymuşlardı. | Open Subtitles | عندما حركوا تمثال الحرية هم وضعوها بأسفل قمته |
Eğer bu konu hakkında yanılmışsam, beni Özgürlük Heykeli'ne asarlar. | Open Subtitles | هذا عظيم إذا كنت مخطئ فى هذا الإخلاء فسوف يشنقونى على تمثال الحرية |
- Birdenbire Özgürlük Heykeli'ne bakıyorsundur. - Kesinlikle. | Open Subtitles | كما لو انك لم تنظر الى تمثال الحرية لاول مرة فلن تفاجئ بالظبط |
Öyle bir şey yaparsam Özgürlük Heykeli'ni bir daha göremem. | Open Subtitles | لا أتوقع أن أرى تمثال الحرية مرة أخرى إذا فعلت هذا. |
Ayak fetişini çok sevdiğini biliyorum bu yüzden sana Özgürlük Heykeli'nin ayağını getirdim. | Open Subtitles | أعرف بأنك مشتهي للأقدام لذا كسرت لك قدم تمثال الحرية |
Eyfel Kulesi'ni, Özgürlük Heykeli'ni ve Empire State binasını çıkaracaklar. | Open Subtitles | و عن تمثال الحرية و عن الإمباير ستيت ولكن إذا كانوا سيبحثون عنك أوعني |
Ayak fetişini çok sevdiğini biliyorum bu yüzden sana Özgürlük Heykeli'nin ayağını getirdim. | Open Subtitles | أعرف بأنك مشتهي للأقدام لذا كسرت لك قدم تمثال الحرية |
Özgürlük Heykeli çevresinde çabucak bir yarış yapalım mı? | Open Subtitles | لم لا نتسابق حول تمثال الحرية بسرعة عالية , موافق؟ |
Yakında bulunan New York Limanında, bir yakıt tankerinin, Özgürlük Heykeli'nin yanındak limanda alabora olduğu duyumunu aldık. | Open Subtitles | في الجوار ، في ميناء نيو يورك ، وردنا خبرعن إنقلاب ناقلة نفط في منتصف الميناء بجوار تمثال الحرية |
Özgürlük Heykeli'nde mi yaşıyorsun? Evet, Ming Chang'ler yıllardır Özgürlük Heykeli'nde yaşamaktalar. | Open Subtitles | نعم لقد عشت في تمثال الحرية لأجيال عديدة |
Bu hikayede, Özgürlük Heykeli yapayalnız kalmış bir Fransız devi. | Open Subtitles | في هذا.تمثال الحرية ما هو الا عملاق كبير |
Benim de hoşuma gitmemişti. Özgürlük Heykeli'nin hangi renk olduğunu bilmek istemiyordum. | Open Subtitles | ولا أنا ، لم أرغب بمعرفة حقيقة لون تمثال الحرية |
Özgürlük Heykeli'nin bu kadar güzel bir vücudu olduğunu fark etmemiştim hiç. | Open Subtitles | لم أدرك من قبل أن تمثال الحرية يملك جسداً جميلاً |
Buraya geldiği zaman Özgürlük Heykeli'nin orada bekliyor olacak. | Open Subtitles | سيذهب إلى تمثال الحرية . عندما يصل إلى هنا |
Ve ayrıca Özgürlük Heykeli üzerinde patlayan havai fişekleri de görmek isterim. | Open Subtitles | واحب ان اريك الالعاب النارية فوق تمثال الحرية. |
Özgürlük Heykeli'ne ilk kez senin yaşındayken gitmiştim. | Open Subtitles | لقد زرت تمثال الحرية لأول مرة عندما كنت في مثل سنك. |
Bu, Özgürlük Heykeli'ne zarar veren şimşek fırtınası. | Open Subtitles | هذه هي العاصفة البرقية التي دمرت تمثال الحرية. |
Evet, Özgürlük Heykeli'ni romantik bir gece için kiralama konusunda bilgi almak istiyorum. | Open Subtitles | نعم ، أردتُ الاستفسار عن تأجير تمثال الحرية من أجل أمسية رومانسية |
Yani Özgürlük Heykeli'nin kafasını koparmadılar henüz. | Open Subtitles | أقصد أنهم لم يقوموا بخلع رأس تمثال الحرية بعد |
Ne yöne gitmem gerektiğini çözebilirsem Özgürlük Heykeli'ni görürüm diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | ففكرت أن أذهب لتفقد " سيدة الحرية " لو استطعت فقط معرفة أين أتجه |
Ancak Özgürlük Heykeli'ne atılan bir bakış evrenin başlangıcını bekleyen bir sonraki zorlu işi ortaya çıkarıyor. | Open Subtitles | لكن نظرة لتمثال الحرية تكشف التحدى التالي الذي ينتظر الكون الناشيء. |
Ben de Özgürlük Heykeli'ndeki manzaranın güzel olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | كنتُ أظنّ بأنّ المنظر من على تمثال الحريّة رائع |