ويكيبيديا

    "ücretini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ثمن
        
    • رسوم
        
    • تكاليف
        
    • أجرة
        
    • الرسوم
        
    • أجر
        
    • تكلفة
        
    • مصاريف
        
    • نفقات
        
    • أتعاب
        
    • الأجرة
        
    • أجرتك
        
    • أجرك
        
    • سعرك
        
    • كلفة
        
    Evet, okula giderken bineceği metronun bir kereye mahsus ücretini karşılayabilir. Open Subtitles أجل، قد يسدد ثمن تذكرة قطار الأنفاق إلى الكلية مرة واحدة.
    Akademi, saç ve makyajımın ücretini öderse ve bir arabayla şoför sağlarsa memnun olurum. Open Subtitles سأكون ممنونة لو دفعت الأكاديمية ثمن المكياج والشعر وبالطبع تزويدي بسيارة مع سائق
    İstemiyorum ama çoktan kayıt ücretini ödedi. Bir hafta içinde onu bekliyorlar. Open Subtitles لا أريد ذلك، لكنه دفع رسوم التسجيل وهم يتوقعون قدومها خلال أسبوع.
    Daha iyi sonuçlar alma fırsatları oldu çünkü risk sermayesinin aldığı komisyon ücretini kaldırdık. TED حظوا بفرصة تحصيل عائدات أكبر، لأننا أبعدنا رسوم الوسطاء من رأس المال المُجازف.
    Dava da açabiliriz ama su an avukat ücretini karsilayamayiz. Open Subtitles أو يمكننا أن نقاضيها لكن لا نستطيع تحمل تكاليف محامى
    Tekrar başlıyoruz taşıma ücretini unutuyorsun. Open Subtitles دفعت لهم عندنا هنا مجدداً نسيت أجرة التوصيل
    gereken birikime sahip değil. Okul ücretini karşılayamıyor. TED اللازمة للتعليم العالي. ليس بمقدورها دفع الرسوم الدراسية.
    Eğer komisyoncunun ücretini ertelersem ki bundan memnuniyet duyarım, onun için yeterli olur. Open Subtitles إنه كافِ لهذا، أجل لو تخليت عن أجر سمساريّ ،وسأكون سعيد بفعل هذا
    Paranın tamamı orada! Telefon ücretini biz öderiz! Open Subtitles حسنا ، هذا كل ما في الأمر وقد دفعنا ثمن المكالمة بأنفسنا
    Gerçekten çok üzgünüm. Kuru temizleme ücretini ödersem mutlu olurum. Open Subtitles أنا أعتذر يشدّة وسأكون سعيدة لأدفع ثمن التنظيف
    Saçımın ücretini ödemeye çalışırken kredi kartım ilginç bir şekilde limitini doldurmuştu. Open Subtitles عندما حاولت دفع ثمن الكوفير بطاقتي الإئتمانية كانت مرفوضة ولم تقبل
    Kumarhane ruhsatının ücretini bile değil, ki bunu bence siz ödemelisiniz. Open Subtitles و لا حتى رسوم رخصة القمار التي سأقدر لك صنيعك لو دفعتها شخصياً
    Kişisel olarak algılamanızı istediğimden oyun lisansı ücretini de ödemeyeceğim. Open Subtitles و لا حتى رسوم رخصة القمار التى سأقدر لك صنيعك لو دفعتها شخصياً
    Eşinizin bir yıllık okul ücretini önceden ödediğini biliyorum ama size gönderdiğimiz yönetmelik kitapçığına baktıysanız, mazereti olmayan uzun süreli bir devamsızlık... söz konusuysa, yapmış olduğunuz ödeme yanmış sayılacaktır. Open Subtitles أعلم أن زوجك دفع رسوم العام كاملةً ولكن لو رجعت إلى صفحة 20 من القوانين واللوائح التي أرسلناها لك في كتيب اللوائح
    Sahibi olan aile, bakım ücretini karşılayamamış. Open Subtitles العائلة التي تملكه لم تستطع تحمل تكاليف الصيانة
    Haydi. İki günün ücretini ver! Bana borçlusun! Open Subtitles هيا، لقد تأخرت ليومين عن تسديد أجرة الإيجار
    Kuzenim, çok akıllı bir kızdır, okul ücretini karşılayamayınca TED بنت عمي كانت قد تركت الدراسة بسبب الرسوم ، وهي طالبة ذكية جدا
    Temizlenme ücretini eklerser, 4.3 tael, 11.8 tael alacaksın. Open Subtitles زائد أجر التنظيف ا 4.3 تايلز سوف تحصل على 11.8 تايلز
    Her şeye rağmen o savaş robotlarının ücretini alacağın paradan kesilecek. Open Subtitles بعيداً عن ذكر ذلك تكلفة تلك المقاتلات الآلية سيخصم من أجرك
    Teşekkürler ama kolej ücretini karşılayamam ve Cohen'lardan da bu ücreti karşılamalarını isteyemem. Open Subtitles شكرا، لكنّ لا أستطيع تحمّل مصاريف الكليّة ولا أود أن تدفع عائلة كوهين.
    Şu an bu okulun ücretini karşılayamayız. Ama üniversiteye gideceğin zaman söz veriyorum seni en iyi okula göndereceğim. Open Subtitles لا يمكننا تحمل نفقات هذه الآن ، لكن بوقت الجامعة أعدك بأفخر جامعة موجودة
    Onu bağışladım. Bunu avukatın ücretini ödemek için yaptı. Open Subtitles أنا أسامحها فعلت ذلك لتدفع أتعاب المحامي
    Taksideki bilgisayar, hareketlerini GPS'le izlemiş ve kaç bölge geçtiğine göre taksi ücretini belirlemiş. Open Subtitles الحاسوب الموجود في سيارة الأجرة يتبعتحركاتهبواسطةجهازتحديدالمواقع، ويحدد الأجرة بناء على المناطق التي قطعها.
    Aylık ücretini ödeyen bütün öfkeli gençlere de bunları mı söylüyorsunuz? Open Subtitles هل هذا رأيك بالفتى الشاب الغاضب الذي يدفع أجرتك ؟
    Pazar bu ara kötü, ücretini aldığına sevindim. Open Subtitles أسعار السوق راكدة هذهِ الأيام, أنا سعيدة لأنك حصلتَ على سعرك الذي أردت
    Böyle bir kızın ücretini ödeyemezsiniz, Peder. Open Subtitles لا يمكنك دفع كلفة مثل هذه الفتاة يا ابتاه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد