ويكيبيديا

    "üzülüyorum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أشعر بالأسف
        
    • أشعر بالأسى
        
    • حزين
        
    • حزينة
        
    • أشفق
        
    • أشعر بالسوء
        
    • أشعر بالحزن
        
    • يؤسفني
        
    • اشعر بالسوء
        
    • أشعر بالآسى
        
    • اشعر بالحزن
        
    • المؤسف
        
    • أنا قلقة
        
    • اشعر بالأسى
        
    • يحزنني
        
    Üç yıldan beri uğraşıyorsun. Senin için üzülüyorum. Gerçekten bak. Open Subtitles ثلاث سنين من المحاولة إني حقاً أشعر بالأسف من أجلك
    Şu anda bana çok aptalca geliyor, ben senin için üzülüyorum. Open Subtitles أنت يبدو سخيف جدا غبي لي الآن، أشعر بالأسف من أجلك.
    Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum. Open Subtitles أجل ، ولكنها كانت دائماً لطيفة معي وأنا أشعر بالأسى من أجلها
    Hayır canım, senden bu kadar ayrı kalacağım için üzülüyorum. Open Subtitles كلا، عزيزتي، أنا حزين فقط لأنني سأبتعد عنكم لوقت طويل.
    Tüm suikast meraklılarını ve kendim de dâhil tüm komplo teorisyenlerini kontrol ettim ve bunu söylemekten üzülüyorum ama hepimiz temiziz. Open Subtitles لقد تفقدت كل متابعي الاغتيالات و مؤمني نظرية المؤامرة و من ضمنهم انا و انا حزينة قليلا للقول أننا كلنا نظيفين
    Eliza, beğendiğiniz kişinin suçu ortaya çıktı diye size üzülüyorum. Open Subtitles أنا أشفق عليكى ياأليزا ,لأكتشافك ذنب صديقك المفضل
    üzülüyorum, Monsewer. Benimle ilgisi olsaydı farklı olurdu. Open Subtitles أشعر بالسوء حيال ذلك، مونسير لو كان الأمر بيدي، لكان الامر مختلفا
    Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. Open Subtitles عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن
    Böyle yaşamak zorunda olmana üzülüyorum, canım. Open Subtitles يؤسفني اضطرارك للعيش بهذه الكيفية يا عزيزي
    Senin için üzülüyorum ama artık bir sevgilin olmadığı için mutluyum. Open Subtitles أشعر بالأسف لأجلك، ولكنّي أيضًا سعيد لأنه ليس لديك صديق حميم بعد الآن.
    Kokusu hoşuma gitmez. Kafeslere kapatılmış hayvanlara da üzülüyorum. Open Subtitles إننى لا أحب الرائحة ، إننى أشعر بالأسف من أجل الحيوانات التى حبست فى أقفاص
    Bu zavallı kızları geride bırakacağım için çok üzülüyorum. Open Subtitles هل تعرفين ، سوف أشعر بالأسف حين أترك هؤلاء الفتيات المسكينات
    Onun için üzülüyorum. Daha önce hiç bir ruh tarafından hedef seçilmemişti. Open Subtitles أجل، أشعر بالأسى عليها إنها لم تهاجم من قبل هكذا بواسطة شبح
    O kadar aptalca laflar ediyorsun ki, senin için üzülüyorum. Open Subtitles أنك تبدو غبياً جداً بالنسبة لي الآن، أشعر بالأسى إتجاهك
    Tüm gençliğini kendi insanlarından uzakta ve yalnız geçirdiği için üzülüyorum. Open Subtitles أنا حزين لأنّه عاش بعيداً عن قومه وتربى وحيداً.
    Bir taraftan çekebildiğim için mutluyum ama bir taraftan da üzülüyorum çünkü bu ufak yavruların bir haftadır burada büyümesini izledim, Open Subtitles جزء مني مبتهج للحصول عليه وجزء آخر حزين لذلك حقيقة لأني شاهدت هذه الصغار وهي تكبر في الأسبوعين المنصرمين
    Umarım gerçekten sicilimizdedir. Beni içeri tıkmadıkları için üzülüyorum. Open Subtitles آمل أن يكون في سجلاتنا أنا حزينة لأنهم لم يعتقلونني
    Seni hiç sevmedim ama gitmene üzülüyorum. Open Subtitles انا لم أحبك حقا ولكنى حزينة لرؤيتك تذهبى
    Beş yıl sonra onun ne olduğunu umursayacak kimse kalmayacak ve ben onun yoluna çıkacak herkes için üzülüyorum. Open Subtitles بعد خمس سنوات من الآن لا أحد سيهتم أنه كان مشهور أو بطل للعبة الوثب أشفق على أىّ شخص يعرفه
    Aslına bakarsan ben ona biraz üzülüyorum. Open Subtitles في الحقيقة, أنا أشعر بالسوء تجاهها نوع ما
    Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. Open Subtitles عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن
    Saraya az kaldı. Seninle geçirdiğim zaman bitecek diye üzülüyorum. Open Subtitles سنعود الى القلعه عما قريب يؤسفني إنتهاء وقتنا معاً
    Aslında babasını görmek istiyor. Onun için üzülüyorum. Open Subtitles انها حقا تريد رؤية والدها انا اشعر بالسوء لها
    Onlar için üzülüyorum dostum. Sahiplerine kavuşmak için eve gidiyorlar. Open Subtitles يارجل، أشعر بالآسى على حالهم عليهم الجري للمنزل لملاكهم
    Var. Onun için üzülüyorum. O bir bagaj ama suyu var. Open Subtitles اشعر بالحزن من اجله انه محبوس بين الامتعه..
    Ona olanlar için üzülüyorum. Open Subtitles من المؤسف أن حياتها أصبحت هكذا. إنه فعلا مؤسف.
    Onun için çok üzülüyorum ama manastırı tehlikeye atabilir. Open Subtitles قلبي لم يرتاح لها,بالطبع. أنا قلقة بشأنها لأنها ربما تجر الخطر إلى هذا الدير.
    Artık sana kızgın bile değilim. Bazı günler senin için üzülüyorum bile Open Subtitles انا لا الومك اكثر من كوني اشعر بالأسى على ما انت وصلت له
    Devlet okullarındaki sistemin onu bu hale getirmiş olmasına gerçekten de üzülüyorum. Open Subtitles يحزنني أن نظام المدارس الحكومية أفشله بهذا الشكل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد