Üç yıldan beri uğraşıyorsun. Senin için üzülüyorum. Gerçekten bak. | Open Subtitles | ثلاث سنين من المحاولة إني حقاً أشعر بالأسف من أجلك |
Şu anda bana çok aptalca geliyor, ben senin için üzülüyorum. | Open Subtitles | أنت يبدو سخيف جدا غبي لي الآن، أشعر بالأسف من أجلك. |
Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum. | Open Subtitles | أجل ، ولكنها كانت دائماً لطيفة معي وأنا أشعر بالأسى من أجلها |
Hayır canım, senden bu kadar ayrı kalacağım için üzülüyorum. | Open Subtitles | كلا، عزيزتي، أنا حزين فقط لأنني سأبتعد عنكم لوقت طويل. |
Tüm suikast meraklılarını ve kendim de dâhil tüm komplo teorisyenlerini kontrol ettim ve bunu söylemekten üzülüyorum ama hepimiz temiziz. | Open Subtitles | لقد تفقدت كل متابعي الاغتيالات و مؤمني نظرية المؤامرة و من ضمنهم انا و انا حزينة قليلا للقول أننا كلنا نظيفين |
Eliza, beğendiğiniz kişinin suçu ortaya çıktı diye size üzülüyorum. | Open Subtitles | أنا أشفق عليكى ياأليزا ,لأكتشافك ذنب صديقك المفضل |
üzülüyorum, Monsewer. Benimle ilgisi olsaydı farklı olurdu. | Open Subtitles | أشعر بالسوء حيال ذلك، مونسير لو كان الأمر بيدي، لكان الامر مختلفا |
Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن |
Böyle yaşamak zorunda olmana üzülüyorum, canım. | Open Subtitles | يؤسفني اضطرارك للعيش بهذه الكيفية يا عزيزي |
Senin için üzülüyorum ama artık bir sevgilin olmadığı için mutluyum. | Open Subtitles | أشعر بالأسف لأجلك، ولكنّي أيضًا سعيد لأنه ليس لديك صديق حميم بعد الآن. |
Kokusu hoşuma gitmez. Kafeslere kapatılmış hayvanlara da üzülüyorum. | Open Subtitles | إننى لا أحب الرائحة ، إننى أشعر بالأسف من أجل الحيوانات التى حبست فى أقفاص |
Bu zavallı kızları geride bırakacağım için çok üzülüyorum. | Open Subtitles | هل تعرفين ، سوف أشعر بالأسف حين أترك هؤلاء الفتيات المسكينات |
Onun için üzülüyorum. Daha önce hiç bir ruh tarafından hedef seçilmemişti. | Open Subtitles | أجل، أشعر بالأسى عليها إنها لم تهاجم من قبل هكذا بواسطة شبح |
O kadar aptalca laflar ediyorsun ki, senin için üzülüyorum. | Open Subtitles | أنك تبدو غبياً جداً بالنسبة لي الآن، أشعر بالأسى إتجاهك |
Tüm gençliğini kendi insanlarından uzakta ve yalnız geçirdiği için üzülüyorum. | Open Subtitles | أنا حزين لأنّه عاش بعيداً عن قومه وتربى وحيداً. |
Bir taraftan çekebildiğim için mutluyum ama bir taraftan da üzülüyorum çünkü bu ufak yavruların bir haftadır burada büyümesini izledim, | Open Subtitles | جزء مني مبتهج للحصول عليه وجزء آخر حزين لذلك حقيقة لأني شاهدت هذه الصغار وهي تكبر في الأسبوعين المنصرمين |
Umarım gerçekten sicilimizdedir. Beni içeri tıkmadıkları için üzülüyorum. | Open Subtitles | آمل أن يكون في سجلاتنا أنا حزينة لأنهم لم يعتقلونني |
Seni hiç sevmedim ama gitmene üzülüyorum. | Open Subtitles | انا لم أحبك حقا ولكنى حزينة لرؤيتك تذهبى |
Beş yıl sonra onun ne olduğunu umursayacak kimse kalmayacak ve ben onun yoluna çıkacak herkes için üzülüyorum. | Open Subtitles | بعد خمس سنوات من الآن لا أحد سيهتم أنه كان مشهور أو بطل للعبة الوثب أشفق على أىّ شخص يعرفه |
Aslına bakarsan ben ona biraz üzülüyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة, أنا أشعر بالسوء تجاهها نوع ما |
Resimlerine ve kupalarına baktığımda üzülüyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر لهم صوراً وكؤوساً، أشعر بالحزن |
Saraya az kaldı. Seninle geçirdiğim zaman bitecek diye üzülüyorum. | Open Subtitles | سنعود الى القلعه عما قريب يؤسفني إنتهاء وقتنا معاً |
Aslında babasını görmek istiyor. Onun için üzülüyorum. | Open Subtitles | انها حقا تريد رؤية والدها انا اشعر بالسوء لها |
Onlar için üzülüyorum dostum. Sahiplerine kavuşmak için eve gidiyorlar. | Open Subtitles | يارجل، أشعر بالآسى على حالهم عليهم الجري للمنزل لملاكهم |
Var. Onun için üzülüyorum. O bir bagaj ama suyu var. | Open Subtitles | اشعر بالحزن من اجله انه محبوس بين الامتعه.. |
Ona olanlar için üzülüyorum. | Open Subtitles | من المؤسف أن حياتها أصبحت هكذا. إنه فعلا مؤسف. |
Onun için çok üzülüyorum ama manastırı tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | قلبي لم يرتاح لها,بالطبع. أنا قلقة بشأنها لأنها ربما تجر الخطر إلى هذا الدير. |
Artık sana kızgın bile değilim. Bazı günler senin için üzülüyorum bile | Open Subtitles | انا لا الومك اكثر من كوني اشعر بالأسى على ما انت وصلت له |
Devlet okullarındaki sistemin onu bu hale getirmiş olmasına gerçekten de üzülüyorum. | Open Subtitles | يحزنني أن نظام المدارس الحكومية أفشله بهذا الشكل |