Sinsice yaklaşırsan Irisa seni yakalar ve başına kemeri yıkar. | Open Subtitles | (إيريسا) لو صادتك تتسللين ورائها ستدخل (أرك برين) داخل رأسك |
Omec, Nolan ve Irisa'yı kapsülden dışarı çıkarırken bu bağlantıyı kopardı. | Open Subtitles | الأوميك جعل الارتباط قاسياً, عندما جعلوا (نولان) و (إيريسا) خارج الشريحة. |
Tommy ya da Irisa'yı sana göz kulak olması için bırakmamı ister misin? | Open Subtitles | الآن، هل تريدين مني (ترك (تومي) أو (إيريسا لينتبها لك؟ |
Bu Irisa. | Open Subtitles | من هي صديقتك الصغيره؟ هاذه إريسا |
Irisa'ya iyi geliyorsun. | Open Subtitles | أنت جيد لِـ لاريسا |
Irisa'yı vurduğuma inanamıyorum. | Open Subtitles | (إيريسا)؟ لا أصدق أني أطلقت الرصاص عليها |
Irisa'yı korumak için D.C. askerlerine ateş açtığımda düşman askeri damgası yedim. | Open Subtitles | لقد صُنفت كعدو حرب لأني أطلقت الرصاص على جنود من جمهورية الارض (لكي أحمي (إيريسا |
Irisa'nın tutuklama raporunu New York'a göndermeyi unutmuşum. | Open Subtitles | يبدو أنني نسيت كتابة تقرير اعتقال (إيريسا) الصغيرة |
Şu "Dünyanın sonu" meselesini çözdükten sonra ve Irisa normale döndüğünde sana bunun karşılığını ödemekle kalmayacağım, seni dışarı çıkarıp iyi vakit geçirmeni ve sarhoş olmanı da sağlayacağım. | Open Subtitles | عندما ننتهي من هذا (نهاية العالم) ونجعل( إيريسا) ترجع إلى وضعها الطبيعي ليس فقط سأرجع المال مع الفوائد |
Irisa'yı kontrol eden gemi senden korkuyor, bu da bir tehdit olduğun anlamına geliyor. | Open Subtitles | تلك السفينة التي سيطرت على (إيريسا) خائفة منك مما يعني أنك تهديدا |
- Bu adamı Irisa'nın yanına sokmak. | Open Subtitles | نريد أن نذهب بهذا الرجل الى جانب (إيريسا) |
- Irisa'yı kontrol eden teknolojiyi ondan çıkartabilir. | Open Subtitles | يمكنه استخراج التكنولوجيا التي تسيطر على (إيريسا) |
Albay Marsh'ın Irisa'nın sicilini gizlediğini biliyorsunuz. | Open Subtitles | اسمعي، تعرفين أن العقيد (مارش) لديه ملف (إيريسا) |
- Bu nasıl olabilir? Irisa ile paylaştığı yaşam kapsülünden gelmiş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه بسبب الشريحة المنومة التي يتقاسمها مع (إيريسا). |
Ne? Irisa'nın da kafasında Nolan'daki gibi bir kemer teknolojisi parçası var. | Open Subtitles | هناك شريحة أركتيك في رأس (إيريسا) مثل التي عند (نولان). |
Kapsül fiziksel olarak Nolan ve Irisa'nın beyinlerine bağlandı. | Open Subtitles | الشريحة قامت بربط عقلي (نولان) و (إيريسا) فيزيائياً. |
Daha sonra. Irisa'yı hiç gördün mü acaba? | Open Subtitles | لاحقاً ، ألم تروا (إيريسا) بالجوار؟ |
- O Irisa'nın günlüğü değil mi? | Open Subtitles | أليست هذه يوميات (إيريسا)؟ - نعم - |
Hey, Irisa. | Open Subtitles | مهلا، إريسا. أنتي. مهلاً |
Pekâlâ, Beckman, Irisa ile beraber benimle önden geleceksiniz. Sonra Zero, Dell, Barnes ve üç DAB elemanım gelecek. Ondan sonra da birinci ve dördüncü bölüklerle gideceğiz. | Open Subtitles | حسنا (بكمان) انت وانا و(إريسا) في المقدمة ستحاصر المبنى |
Tanıdığın Irisa artık yok. | Open Subtitles | لاريسا اللتي تعرفها رحلت |
Irisa ile bir şekilde yüzeye çıkmayı başarabildik o yüzden tünel gibi bir şey olmalı. | Open Subtitles | وحتى الاَن انا و (لريسا) وجدنا طريقنا للخروج وجعلنه السطح لهذا ينبغي ان يكون نفق او شىء كهذا |
Bir de Irisa'nın neden senden uzaklaştığını düşünüyorsun. | Open Subtitles | وتتسأل لماذا إيرسا تتفـاداك |