| Ve üşümüyorum. Çünkü suçlamalarımın sıcaklığı ısıtıyor beni. | Open Subtitles | و لا أشعر بالبرد، لأنّي أشعر بالدفء مِن حرارة اتّهاماتي. |
| İçimi ısıtıyor ve kıpır kıpır ediyor. | Open Subtitles | هذا يجعلني أشعر بالدفء والوخز في الداخل فسحب. |
| Ellerimi ısıtıyor. Annem öğretmişti. | Open Subtitles | ، احب فعل ذلك، تدفئ يداي، والدتي علمتني ذلك |
| Onların senin tenine değmesi benimkini ısıtıyor. | Open Subtitles | التفكير بأنها على بشرتك تدفئ قضيبي |
| Evet, su soğuktu ve sakız beni ısıtıyor. | Open Subtitles | أجل، لأن المياه كانت باردة، والمضغ يدفئني |
| Soğuk gecelerde güzel ısıtıyor. | Open Subtitles | -إنه يدفئني جيداً في الأيام الباردة |
| Ve ayrıca, suyu daha çabuk ısıtıyor. | TED | في الواقع, فهو يسخن الماء بطريقة أسرع. |
| Yalnız bir hayat yaşıyorum, Dave... ve bu dünyada kendimi yansıtabileceğim bir insan olduğunu bilmek kalbimi ısıtıyor. | Open Subtitles | أنا حيّ a حياة وحيدة، ديف... وهو يدفّئ قلبي للمعرفة بأنّ هناك شخص ما في هذا العالم |
| Burada sizinki gibi mutlu bir aile görmek içimi ısıtıyor. | Open Subtitles | فرؤية عائلة سعيدة كعائلتك هذه... تدفّئ قلبي فعلاً |
| Hepinizi toplanmış bana karşı planlar yapıyor görmek kanımı ısıtıyor. | Open Subtitles | أشعر بالدفء فى دمى عندما أراكم مجتمعين كلكم ... تتآمرون ضدى ... |
| İnsanın yüreğini ısıtıyor. | Open Subtitles | يشعرني بالدفء والحب |
| İçimi ısıtıyor. | Open Subtitles | إنّه يشعرني بالدفء - لذيذٌ جداً - |
| Yüreğimi ısıtıyor. | Open Subtitles | ذلك يغمرني بالدفء |
| Yüreğinizi ısıtıyor | Open Subtitles | "أن رؤيتها تدفئ القلب" |
| Beni ısıtıyor. | Open Subtitles | يدفئني |
| Yıldırımlar kumu aşırı derecede ısıtıyor. | Open Subtitles | . إرتجاجه يسخن الرمل بطريقة كبيرة |
| Alevler hızla ambulansın içindeki oksijeni ısıtıyor. | Open Subtitles | اللهب يسخن بسرعه الأكسجين |
| Ve onun kanı... boğazınızı ısıtıyor. | Open Subtitles | ودمّه - يدفّئ حنجرتك. |
| Burada sizinki gibi mutlu bir aile görmek içimi ısıtıyor. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}فرؤية عائلة سعيدة كعائلتك هذه... {\pos(190,230)}تدفّئ قلبي فعلاً |