Sokakta ıvır zıvır satarken biri yanıma geldi. | Open Subtitles | عندما كنتُ أبيع الخردة في الشارع, أتاني شخصٌ ما. |
Ben çoktan kontrol ettim. Hiçbir şey kalmadı sadece ıvır zıvır. | Open Subtitles | لقد تفقدت بالفعل لا يوجد هنا شيء سوى الخردة |
Bir oda dolusu ıvır zıvır gibi görünüyor. | Open Subtitles | تبدو لي مثل مجموعة خردة عشوائيّة تماماً. |
Yıllar önce çöp kutusuna koymam gereken bir sürü eski ıvır zıvır vardı. | Open Subtitles | خردة كثيرة كان ينبغي علي رميها في القمامة قبل سنوات |
Tanrım, burası daha çok ninemin ıvır zıvır çekmecesine benziyor. | Open Subtitles | حسنٌ، يا إلهي، ذلك أشبه بكثير من دولاب نفايات جدتي. |
Tanrım, burası daha çok ninemin ıvır zıvır çekmecesine benziyor. | Open Subtitles | حسنٌ، يا إلهي، ذلك أشبه بكثير من دولاب نفايات جدتي. |
Kısa vadeli birkaç ıvır zıvır uğruna itibarımın kalanını da feda edeyim! | Open Subtitles | سأضحي بمَ تبقي من مصداقيتي من أجل القليل من الحلي التي لن تدوم طويلاً |
Elbette bizi şekillendiren tüm acımızı, korkumuzu ve öfkemizi sakladığımız duygusal bir ıvır zıvır çekmecesinden bahsediyorum. | Open Subtitles | بالطبع، أتحدث عن درج الخردة العاطفي حيث نخزّن كل الألم، الخوف، الغضب الذي يشكلنا. |
30 yıllık bir araştırmayı basitleştirip ıvır zıvır çekmecesi gibi banal bir benzetme yaparsan böyle olur tabii. | Open Subtitles | هذا ماتحصلين عليه مقابل التخلي عن 30 عام من الأبحاث من أجل تشبيه مبتذل لدرج الخردة. |
Tüm bu ıvır zıvır davayı çözecek. | Open Subtitles | كلّ هاته الخردة ستحلّ القضيّة تماماً. |
Orada durup duran ıvır zıvır sandıkları var. | Open Subtitles | هناك صناديق من الخردة ملقاة هناك |
Senin tabirinle bu "teknolojik ıvır zıvır", Kaptan Hunter'ın anıları. | Open Subtitles | هذه الخردة التكنولوجية، كما وصفتها ببلاغة، هي ذكريات الربان (هانتر). |
İhtiyacım olanı bulman için seni etki altına aldım. Bana bir sürü ıvır zıvır getirip duruyorsun. | Open Subtitles | أذهنتك لتحضر لي ما أريد، ولا تنفك تحضر لي خردة. |
Hepsi satılacak ıvır zıvır zaten. Hayır, değil. | Open Subtitles | إنها خردة على أي حال - لا إنها ليست كذلك - |
Şimdiyse bir avuç modası geçmiş ıvır zıvır. | Open Subtitles | والآن أصبحت مجرد خردة عفي عليها الزمن |
ıvır zıvır parçalar hakkında konuşalım. | Open Subtitles | يا لها من خردة بالفعل. |
Tanrım, burası daha çok ninemin ıvır zıvır çekmecesine benziyor. | Open Subtitles | حسنٌ، يا إلهي، ذلك أشبه بكثير من دولاب نفايات جدتي. |
Bence küçük adli tıpçı süslerin seni bir ıvır zıvır koleksiyoncusuna benzetiyor. | Open Subtitles | أظنك خبراتك المتزايدة في الفحص الطبي تجعلك تبدين مثل جامعة نفايات |
Ama burada, Washington'da, etrafta ıvır zıvır ne bulursak kullanmak zorundayız. | Open Subtitles | "أما هنا في "واشنطم فنستعمل أي نفايات راقدة في الجوار... |
Çok yer gezdim, birkaç ıvır zıvır topladım. | Open Subtitles | كثيرً أشترى بَعْض الحلي الرخيصةِ |
Onları rahatlatın, pahalı ıvır zıvır tavsiyelerinde bulunun. | Open Subtitles | ضعوهم هناك عند الحلي الباهظ الثمن |
Biz burada için değil sadece altın ya da ıvır zıvır . | Open Subtitles | نحن لسنا هنا لمجرد الذهب أو الحلي. |