Bu benim düğünüm. şarkı söyleyip dans etmek zorundasınız. | Open Subtitles | إنه زفافي, أنت يجب أن تغني وترقص تكريماً لزواجي |
Yanılmıyorsam dün sınıfta şarkı söyleyip flüt çalmışsın? | Open Subtitles | لقد سمعت أنك كنت تغني بالأمس وتعزف الفلوت بالصف ؟ |
Eğer yengece bu kadar ödeyeceksek, şarkı söyleyip ve dans edip, Küçük Denizkızı'nı bize takdim etse iyi olur. | Open Subtitles | ان كنا سندفع هذا المبلغ في "الكابوريا" فيجب ان ترقص و تغني وتعرفنا بنفسها علي انها عروس البحر |
Tanrım, dün gece şarkı söyleyip dans ettim, değil mi? | Open Subtitles | يا الهي لقد غنيت 'بيني والشيست' الليلة الماضية؟ |
ve tüm bu arkadaşlarla birlikte her zaman şarkı söyleyip ilginç maceralar yaşıyoruz. | Open Subtitles | ولدي كل هولاء الاصدقاء وكنا نغني كل الوقت وهذه المغامرات المدهشة |
Bir tavır takınıp, sahneye yöneltiyorsunuz, ...ve biz de laylaylom, şarkı söyleyip, dans ediyor, etrafta yuvarlanıyoruz. | Open Subtitles | أنتم تستعيرون وجهاً وتسحبونه هنا إلى المسرح ونحن.. لاه-دي-دا نغنّي ونرقص ونلتفّ حول أنفسنا |
şarkı söyleyip dans edersek bizi çok daha dikkatli dinleyecektir. | Open Subtitles | لذا إن كنا نغنى ونرقص, فهو سيصغى إلينا أكثر. |
50'lerin tarzında şarkı söyleyip, dans edişinizi görmek istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن نرى أيضاً كيف تغنون "وترقصون على طريقة "الخمسينات |
Kelebekler midende gibi. şarkı söyleyip tanışıyorlar. | Open Subtitles | . مغص في معدتك تغني في الاجتماعات |
Baksana komik çocuk, şarkı söyleyip dans da ediyor musun? | Open Subtitles | أيها المضحك، هل تغني وترقص أيضاً؟ |
# Biz şarkı söyleyip hora dansı yaparken # | Open Subtitles | *بينما تغني و ترقص هورا* رقصة اليهود. |
# Biz şarkı söyleyip hora dansı yaparken # | Open Subtitles | *بينما تغني و ترقص هورا* |
# Biz şarkı söyleyip hora dansı yaparken # | Open Subtitles | *بينما تغني و ترقص هورا* |
# Biz şarkı söyleyip hora dansı yaparken # | Open Subtitles | *بينما تغني و ترقص هورا* |
Birlikte şarkı söyleyip dans ettiğiniz adamdan bahsediyoruz. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي غنيت ورقصت معه. |
Evet, şarkı söyleyip flüt çaldım.. | Open Subtitles | نعم لقد غنيت , وعزفت الفلوت |
Birbirimizin gırtlağını sıkarak 3 yıl harcadık ama beraber şarkı söyleyip, Glee kulübünü inletebilirdik. | Open Subtitles | أضعنا ثلات سنوات في مطارد حناجر بعضنا. عندما كان يمكن أن نكون نغني معاً، نبدع في نادي الغناء. |
şarkı söyleyip yürüyüş yapmadık. | Open Subtitles | لم نكن فقط نغني الاغاني ونقوم بالمسيرات |
Eve, zil zurna bir halde şarkı söyleyip, dans ederek gidiyorduk. | Open Subtitles | وكنّا ثملين جداً نغنّي ونرقص |
Biz de şarkı söyleyip kendimize gelelim. | Open Subtitles | دعينا نغنّي ونرفّه عن أنفسنا |
şarkı söyleyip, dans edip, gülüyoruz. | Open Subtitles | ... يدعونا نغنى و نرقص و نضحك |
"Duruyorsunuz, şarkı söyleyip dans ediyorsunuz." | Open Subtitles | انتم تقفون فقط تغنون الأغاني و ترقصون |