ويكيبيديا

    "şeklini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الطريقة التي
        
    • الشكل
        
    • شكله
        
    • شكل
        
    • هيئة
        
    • طريقتك
        
    • شكلها
        
    • طريقة
        
    • وشكل
        
    • طريقةُ
        
    • لقاتل
        
    • الطريقة التى
        
    Yani şöyle, burda karin kaslarini gerip etrafta dolanip, tshirtünü kaldirip hava atar gibi... şu sendeki "V" şeklini göstermeni göruyorum. Open Subtitles أرى الطريقة التي تنظر في هذا المكان يتصرف مثل بلاي بوي، والتظاهر لرفع قميصك لذلك يمكن أن تظهر على شكل جسمك
    Özel hayatını idame ettirme şeklini tasvip etmediğim için mi? Open Subtitles لأنّني لم أوافق على الطريقة التي تديرين بها حياتك الشخصية؟
    Sanırım, ilk kez -- dantelin, bacağa şeklini verdiği bir protez yaptık. Normalde bacağın dantele bir form vermesini beklersiniz. TED صنعنا الساق الأولى، أعتقد، حيث يحدد الرباط محيط الساق، بدلًا من أن تعطي الساق الشكل للرباط.
    Sadece hızla rengini değil zemine uyum sağlamak için şeklini de değiştirebiliyor. Open Subtitles ويمكنه ان يتغير بسرعة ليس فقط لونه ولكن شكله ليتناسب مع الخلفية.
    Nedenini anlamak için tek yapmanız gereken, ampulün şeklini düşünmek. TED ولنفهم السبب، كل ما نحتاجه هو التفكير في شكل المصباح.
    Altın suyu şeklini alarak odaya akar ve bu şekilde onunla ilişkiye girer. Open Subtitles اتّخذ هيئة ذهب مندفق ودلف بنفسه داخل الحجرة وبعدها تمكن من إقامة علاقة معها.
    Fazla miktarda oksijen verilmesi gerekmiş ve o da senin gözlerini etkilemiş Derek, aynı zamanda konuşma dilini ve dünyayı anlayış şeklini de. TED كان بحاجة ماسة للكثير من الأوكسجين، وقد أثر ذلك على بصرك، دِيرِيكْ، وعلى طريقتك في فهم الكلام والعالم من حولك.
    Belki bu kurallar finansal hizmet şirketlerinin davranış şeklini aslında iyileştirecek. TED ربما هذه القوانين الجديدة سوف تُحسن الطريقة التي تتعامل بها الشركات المالية
    Evet, bu işi yapış şeklini beğeniyorum Sergey Brin! TED أحب الطريقة التي تبحث بها يا سيرجي براين
    Toplanan veriler, heykellerin hareket ediş şeklini ve pusulanın yönünü değiştiriyor. TED والبيانات التي تم تجميعها تقوم بتغيير الطريقة التي تتحرك بها المنحوتة واتجاه البوصلة.
    Gölgeden doğru, aklımızla, anında kayanın şeklini kabaca belirleyebiliyoruz. TED ومن خلال الظل، وباستخدام عقولنا، يمكننا على الفور تحديد الشكل التقريبي للصخرة.
    Bunun sayesinde, yalnızca nesnenin boyutunu, şeklini ve hatlarını algılamakla kalmayacak aynı zamanda sertliğini ve dokusunu da algılayabileceksiniz. TED وبامتلاك هذا، ليس فقط قدرتك على إحساس كم هو كبير هذا الشيء، دائري الشكل أو مستقيم، لكن أيضاً الصلابة والملمس.
    Ve bunu yaptığınızda onlara dünyaya düzen verme fırsatını, dünyanın şeklini görme fırsatını veriyorsunuz. TED وعندما تفعلون هذا, يسمح ذلك للناس بإعادة تشكيل العالم الذي يعيشون فيه ويرون شكله
    Gene, bu cep telefonu şeklindeki bir kutu. Ve bu şeklini değiştirebiliyor. TED انه مرة اخرى انه على شكل غلاف لجهاز محمول وهذا الغلاف يمكنه تغير شكله
    Güneş her gece jaguar şeklini aldı ve yeraltı dünyasında dolaştı. TED كلّ ليلة، كانت الشمس تأخذ شكل النمر وترتحل عبر العالم السلفيّ.
    Bu yolla tek bir elektron atomun şeklini temelinden değiştirir. Open Subtitles بهذه الطريقة يمكن لإلكترون واحد أن يغير شكل الذرة جذرياً
    Şişe olarak test tüpleri kullandım böylece bastonumun şeklini alacaklar. Open Subtitles ،أستعمل أنابيب الإختبار كزجاجاتٍ حتّى تتشكّل على هيئة عكازي
    Dans şeklini beğendim. Open Subtitles أَحبُّ طريقتك بالرقص لا تفهميني بشكل خاطئِ
    şeklini ve okyanus yüzüşü için kuvvetlendirilmiş aerodinamik dizaynını görebilirsiniz TED يمكنكم رؤية شكلها وتصميمها الانسيابي تملك القوة للسباحة في المحيط
    Çünkü daha temiz ve sakin bir su olursa, bu suda yeni bir yaşam şeklini hayal edebilirsiniz. TED لأنه ان كان لديك مياه نظيفة وبطيئة يمكنك أن تتخيل طريقة جديدة للعيش مع هذه المياه.
    Yaptığımız şey ona formunu, şeklini ve hatlarını vermek, böylece yeniden başlayabilir. TED نحن فقط نعطيها تكوين وشكل وملامح التي كانت لها لتبدأ بها.
    Piyanoyu çalmadan önce dudaklarını ısırma şeklini, teninin yumuşaklığını, gözlerindeki sarılığı ve ... kalçasındaki bene bayılmıştı. Open Subtitles طريقةُ شدها لشفتها قبل لحظة العزف على البيانو نعومة جلدها الصفار في عينيها، الشامة على فخذها
    Üçlemeci hep aynı üç ölüm şeklini izliyor. Open Subtitles إنّها دائماً الجرائم الثلاث لقاتل الثالوث
    Rujunu sürme şeklini... o kadar dikkatli sürerdi ki. Open Subtitles الطريقة التى تضع بها المكياج. ‏ كانت تضعه بعناية بالغة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد