Kaynağını bulmayı umuyordum ama hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | كنت آمل إكتشاف أصله وبدل هذا لم أجد شيئاً |
Evet, her yere baktım ama ona benzeyen bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لقد نظرت حول كل المكان ولم أجد شيئاً يشابه ذلك |
James Cogan ya da Lucy hakkında henüz bir şey bulamadım... | Open Subtitles | أن لم أجد شيئا عن جيمس كوغان و لوسي إلى الآن |
Bunu yıllarca araştırdım fakat asla bir şey bulamadım. KE. | Open Subtitles | لقد تفقدت هذا، وبحثت لسنوات ولم أجد أي شئ أبداً |
Dördüncü haftanın sonunda masama oturdum ve yazacak hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | وبعد أسابيع جلست في مكتبي ولم أجد شيء اكتبه |
Sonra çantama baktım ve giymek için bir şey bulamadım. | TED | وبعد أن بحثت في حقيبتي لم أجد شيئًا مناسبًا لألبسه. |
Tabloyu inceledim ama hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | فحصتُ اللوحة ولكنى لم أجد شيئاً. لم تجد ؟ |
Onca zamandan sonra, bu güçleri ortadan kaldırabileceğime dair en ufak bir şey bulamadım. | Open Subtitles | , بعد كل هذا الوقت لم أجد شيئاً يمكنه أن يجعلني أظن أنه يمكنني محي هذه القدرات |
- Büyük odadaki yastıkları inceledim kısa siyah saç dışında yani senin saçın dışında bir şey bulamadım. | Open Subtitles | في الغرفة الكبيرة ولم أجد شيئاً فقط شعرة قصيرة سوداء وإنها تعود لك |
Yeni bir şeyler almak istedim, ...ama güzel bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لقد حاولتُ أن أجد شيئاً جديداً لإشتريه لكنني لم اجد اي شيء جميلاً |
Ve ben de baktım, ve bende önce denemiş binlerce insan gibi hiçbir şey bulamadım. | TED | فألقيت نظرة، ومثل الآلاف من الناس الذين حاولوا من قبل ، لم أجد شيئا. |
Yeni bir şeyler almak istedim, ...ama güzel bir şey bulamadım. | Open Subtitles | كانعليّالبحثعنشئجميلولكن.. -لم أجد شيئا يلائم الموقف -عزيزتي , أنتِ تبدين جميلة |
Jesse'de bilinç kaybına neden olacak fiziksel bir şey bulamadım. | Open Subtitles | في الحقيقة ، لم أجد شيئا ًً في جسده سبب هذا الحادث |
Hiçbir şey bulamadım. Ne kapı, ne parmaklık, hiçbir şey yok. Lynne! | Open Subtitles | لا أستطيع أن أجد أي شيء لا وجود للأبواب,لا وجود للقضبان,لا شيء |
Üzgünüm, ama Gölgeler Kitabında resimlerin içine sıkışmış insanlarla ilgili hiç bir şey bulamadım. | Open Subtitles | أنا آسفة، ولكنني لم أجد أي شيء في كتاب الظلال عن أُناس |
Onu aramaya gittim, ama iki hafta boyunca bir şey bulamadım. | Open Subtitles | ذهبت للبحث عنه ، لكنّي لم أجد شيء لأسبوعين |
Özür dilerim. Ağlayan kaslı bir zenciden daha seksi bir şey bulamadım. | Open Subtitles | آسفة، لم أجد شيء أكثر إثارة من شخص أسمر يبكي. |
İşime yarayacak ne olursa. Ama hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | أيّ شيء يمكنني استخدامه ولكنّي لم أجد شيئًا |
Tarih kitapları okudum fakat bununla ilgili bir şey bulamadım. | TED | قرأت كتب التاريخ، و لم أستطيع إيجاد أي شيء عنها. |
Hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | أحاول إيجاد أثر شيء ما لم أستطع إيجاد شيء |
Eğer cevap verdiyse, neden e-postalarımda bir şey bulamadım? | Open Subtitles | أنظر، إذا كانت ردت، لماذا لا يمكنني العثور على البريد الالكتروني؟ |
Arşivlerde yok. Elbette internette de bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لم أعثر على أيّ شيء في السجلات وطبيعي أنني لم أستطع العثور عليه على الإنترنت |
Otel'in güvenlik kayıtlarından pek bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لمْ أجد الكثير من لقطات الكاميرا الأمنيّة في الفندق. |
Babama hediye almak istedim, ama hiçbir şey bulamadım. | Open Subtitles | كنت أرغب في شراء بعض الهدايا لوالدي لكن لم أتمكن من العثور على أي شيء |
Bu isimle onun hakkında başka bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لا استطيع العثور على ماض لأحد بهذا الاسم |
Ama Bayan Stoddard'la olan ilişkisine gelince pek bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لكن فيما يخص علاقته بالسيدة (ستودارد)، أخشي أنني لـم أتوصل للكثير. |
Her yeri araştırdım ama siyanürle ilgili bir şey bulamadım. | Open Subtitles | بحثتُ في كُل مكان ولم أجد أيّ مكان يتعامل بالسيانيد. |