Ve sahip olduğumuz güzel arkadaşları kaybettiğimiz zaman bile, tepki göstermedim sana, hiç bir şey söylemedim ve biliyorum ki hata yaptım. | Open Subtitles | حتى عندما خسرنا أفضل الأصدقاء الذين لم يكن لدينا خيرا منهم، لم أقل شيئاً أبداً، كنت أعرف أنه خطأ حول هذا الأمر. |
Bu hayvan bana saldırdı. Ben hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | لقد هاجبمني هذا الحيوان لم أقل شيئاً عن أي شيئ |
Endişelenme, Olcha hakkında hiçbir şey söylemedim senin hakkında da hiçbir şey söylemem. | Open Subtitles | لا تقلق، لم أقل أي شيء يتعلق بأولكا ولن أبوح بأي شيء يخصك |
Hey, dur bir dakika Bunu yapamazsın. Dediklerimi duydun. Hiç bir şey söylemedim. | Open Subtitles | لحظة، لا يمكنك فعل هذا عليك سماع قصتي لم أقل شيئاً، أحدهم يكذب |
Bir şey söylemedim çünkü öldükten sonra adını lekelemek istemedim. | Open Subtitles | لم أقل شيئا لأنني لم أرد تشويه سمعتها بعد وفاتها |
- Betty'ye bir şey söyledin mi? - Kimseye bir şey söylemedim. | Open Subtitles | ألم تقولي أى شيء لــ / بيتى لم أقل شيء لآى مخلوق |
Dışarı çıktığımızı biliyor, ama ona bir şey söylemedim. | Open Subtitles | ، لقد عَرِفت أننا كنا بالخارج لكني لم أخبرها بشيء اصعد إلى أعلى فحسب |
Ben salak değilim. Seninle ilgili bir şey söylemedim. Sana bunu yapmam. | Open Subtitles | لست غبية، لم أقل شيئاً عنك، ما كنت لأفعل ذلك أبداً |
Hiçbir şey söylemedim lütfen inanın bana. Canımı bağışlayın! | Open Subtitles | . لم أقل شيئاً . يجب أن تصدقني ، من فضلك |
O adamların kim olduklarını biliyordum, ve hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | كنت أعلم من كان هؤلاء الرجال ولم أقل شيئاً |
Ben asla öyle bir şey söylemedim. Bana o kadar şey dedin ama ciddi değil miydin? | Open Subtitles | لم أقل شيئاً من هذا القبيل قط هل تقول مثل هذا الهراء لي من دون أن تقصد شيء؟ |
Ben öyle bir şey söylemedim, onu söyleyen bir oyuncuydu. | Open Subtitles | و أنكِ لا تمتلكين مشاعر تجاهي أنا لم أقل هذا |
Ben öyle bir şey söylemedim. Çocuklarla aram çok iyidir. | Open Subtitles | لا, لم أقل أبداً أنني أفضل من أن أُنجب أطفال |
Tamam mı? Hiçbir şey söylemedim. Hiçbir şeyden haberi yok. | Open Subtitles | حقا، أنا لم أقل شيئا هي لاتعرف شيئا، أقسم بالله |
- Kim Hye Jin'in kız kardeşine hiçbir şey söylemedim. Söylersem zor durumda kalabilirsin diye düşündüm. | Open Subtitles | أنا لم أقل شيئا لأخت كيم هي جين ظننت أنّك ذلك سيضعك بموقف غريب |
Bir şey söylemedim çünkü doğru olduğunu düşünmüyordum. Şimdi düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا لم أقل شيء لأنني لم اعتقد بأن هذا الكلام صحيح اما الآن فإني أعتقد بأنه صحيح. |
Bir şey değil. Ona hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | على الرّحب و السعة ، أنا لمّ أخبرها بشيء. |
Ona asla çalmayacağım diye bir şey söylemedim, düşünmem gerek dedim. | Open Subtitles | انا لم اقل اني لن اعزف كل ماقلته اني اريد التفكير |
Kimseye bir şey söylemedim ve buraya gelip, benden çıkarıyorsun. | Open Subtitles | لم أخبر أحداً قطٌ بهذا وها أنتَ هُنا تود أن أبوح لكَ به |
Bu yüzden hiçbir şey söylemedim ve bunu kitaba koymadım. | Open Subtitles | ولهذا لم اقل شيئاً ولَم اذكر شيئاً في الكتاب |
Artık dayanamıyordum. Ama diğerlerine hiçbir şey söylemedim. Senin de öğütlediğin gibi, geldim işte. | Open Subtitles | وصلتني رسالتك, ولكني لم اقل شيئا عن الاخرين, لقد قررت ان اتبع نصيحتكي. |
Gözümü çıkarttın. Sana hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | لقد إقتلعتَ عيني , ولم أخبركَ شيء. |
Hayır, Cuma akşamı teslim ettiğimde hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | عندما سلمت الملف يوم الجمعة لا لم اقل شيء |
Alex, sen bir aydır asansöre binmekten korkuyorsun ama ben bunun hakkında hiçbir şey söylemedim çünkü bu beni ilgilendirmiyor. | Open Subtitles | "أليكس ", كنت تخاف من المصعد منذ ما يقارب الشهر, ولكن لم أنطق بكلمة لأنه ليس من شأني |
Hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | لم أنبس ببنت شفة |
Hayır, öyle bir şey söylemedim. Bırak da cümlemi bitireyim. | Open Subtitles | أنا لَمْ أَقُلْ أيّ شئَ حول ها لا أنْ تَكُونَ كافية جداً. |
Hiçbir şey söylemedim. Gaipten sesler duyuyor olmalısın. | Open Subtitles | إنّي لم أنبس بكلمة .لا بدّ أنّك تسمع ما يجول بالعقول |