"şey söylemeye" - ترجمة من تركي إلى عربي

• قول شيء
• إخباري بشيء
• اخباري شيء
• لأخبرك بشيء
• قول شئ
• أن يقول شيئاً
• أقول شيء
• إخباري شيء
• يفشى بشيء
• إخباري شيئاً
• أن يخبرني شيئاً
• أن تقول شيئاً
• أن أقول أي
• اخباري بشيء

- Evet, telefon çalıyor cevap veriyorum ve biri sanki bir şey söylemeye çalışıyor.
أجل, يرن وأُجيب وأستطيع سماع احدهم يحاول قول شيء ما

Hiçbir şey söylemeye niyetim yok.
ليس لدي نية قول شيء لا أحد ينوي

- Bence bana bir şey söylemeye çalışıyorsun.
أظنك تحاولين إخباري بشيء ما -أنا؟ -أجل أنتي فيه غيرك؟

Aklınızca bir şey söylemeye çalışıyorsanız...
هل هذه هي فكرتكم عن محاولة اخباري شيء ما

- Dinle, bu sistem hakkında sana çok önemli bir şey söylemeye geldim.
المهندس أتيت لأخبرك بشيء مهم جداً عن هذا النظام

Eğer bir şey söylemeye çalışıyorsa dinlemeye hazırım.
لذا لو حقا هو يحاول قول شئ انا جاهز للاستماع

Sanırım bana bir şey söylemeye çalışıyordu. İyi misin?
لقد كان يحاول أن يقول شيئاً هل أنتم بخير ؟

Ben bir şey söylemeye çalışıyordum.
ـ أحاول أن أقول شيء ـ ماذا ؟

Bana bir şey söylemeye çalışıyor.
هي تحاول إخباري شيء.

Hayır, sadece bir şey söylemeye çalışıyorum, ama zorlanıyorum.
لا، أنا أحاول قول شيء بصعوبة

"Hanımlar... "hep birlikte lütfen: Tanrı sana bir şey söylemeye çalışıyor."
"يا سيدات, يحاول الرب قول شيء أن سمحتن"

Bana bir şey söylemeye mi çalışıyorsun?
هل تحاولين قول شيء ما؟

Ama bana bir şey söylemeye çalışıyordu.
ولكنه كان يحاول جاهداً إخباري بشيء.

Ölmeden hemen önce bana bir şey söylemeye çalıştı.
لقد حاول إخباري بشيء قبل أن تفيض روحه

Ya bana bir şey söylemeye çalışıyorsa?
ماذا إن كانت تحاول اخباري شيء ما؟

Buraya sana bir şey söylemeye geldim.
جئت هنا لأخبرك بشيء

Hangi yıl? Bir dakika. Bu kadın bir şey söylemeye çalışıyor gibi.
توقف, يبدو ان هذه السيدة تريد قول شئ .

Galiba bir şey söylemeye çalışıyor.
أعتقد أنه يحاول أن يقول شيئاً.

Bana bir şey söylemeye çalışıyordu, ama hatırlayamıyorum.
هو كان يحاول إخباري شيء.

Seninki sana bir şey söylemeye çalışıyor. O kız aradığın kişi olmalı.
عناقك يفشى بشيء لابد انها الشخص المناسب

- Bir şey söylemeye çalışıyor. - Lütfen çekilin! Kaldıralım.
أنه يحاول إخباري شيئاً تراجع، سنحاول اسعافه

Sanki bana bir şey söylemeye ya da beni uyarmaya çalıştı.
كان ذلك مثل أنه كان يحاول أن يخبرني شيئاً ما أو يحذرني بشأن شيءٍ ما

Belki de çığlık atmaya başladığında, bir şey söylemeye çalışıyordu.
ربما كانت تحاول أن تقول شيئاً . عندما صرخت

Ama bir şey söylemeye korktum.
ولكن كنت خائف جدا أن أقول أي شيء

Çavuş Sharkey,Sen açıkça bana bir şey söylemeye çalışıyorsun benim karımı tanıdığını söylemeye mi çalışıyorsun?
العريف شاركي من الواضح تحاول اخباري بشيء هل تحاول ان تقول بأنك تعرف زوجتي؟