Bu kadar korkmasına, endişelenmesine neden olan şeyin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا اعلم، انه ذلك الشيء الذي تخافه او الذي قلقة بشأنه |
Hala bu şeyin, başımıza gelen şeyin ne olduğunu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ومازال هناك الكثير أحاول فهمه هذا الشيء الذي لدينا |
Arabadan çıkmış, ve çığlık attığını düşündüğü şeyin ne olduğuna bakmaya gelmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه ترجل من الشاحنة، وركض ليرى ما الشيء الذي سمعه يصرخ في في المتجر. |
Yapılacak en doğru şeyin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعرف ما الشيء الصحيح الذي يجب القيام به هو. |
Bazı insanlar güzel bir şeyin ne olduğunu, yüzlerine parlamadan bilemezler. | Open Subtitles | بعض الأشخاص لا يعرفون ماهية الشيء الجيّد عندما يكون أمامهم. |
İlk başta beni eve geri götüren şeyin ne olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | فى البداية, لم اكن اعلم ما هو الشئ الذى جعلنى اعود لبيتى |
Ama sen olduğun için, anlamadığım şeyin ne olduğunu soracağım. | Open Subtitles | لكن متى ما كان أنتِ ذلك الشخص عليّ أن أعرف الشيء الذي لا أستطيع الحصول عليه؟ |
Ama senden yapmanı istenen tek şeyi yapmanı engelleyen şeyin ne olduğunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أحاول محرّد فهم ما هو الشيء الذي يشتت دهنك ليجعلك لا تبالي بالأمر الوحيد الذي أخبروكِ بفعله. بجد ؟ |
Ama ilk önce kullandığı şeyin ne olduğunu öğrenmemiz lazım bunun için de yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكن أولاً علينا أن نكتشف الشيء الذي يستعمله و لفعل ذلك، سنحتاج إلى مساعدتك |
Bu sana doğrulttuğum şeyin ne işe yaradığını biliyor musun? | Open Subtitles | هذا الشيء الذي أوجهه تجاهك .. هل تعلم ماذا يفعل ؟ |
Zarina ya verebildiğim tek şeyin ne olduğunu bilmeme gerek yok. | Open Subtitles | انا لا احتاج لأن اعلم ما هو الشيء الذي لآ اعطيه لسيرينا. |
Elde etmek için gönderildiğimiz şeyin ne olduğunu gördüm. | Open Subtitles | وبعدها رأيت ماهية الشيء الذي أرسلنا لسرقته. |
Seni öldüren şeyin ne olduğunu söylemelisin. Onu durdurabilirsin Julia. | Open Subtitles | أريدكِ أن تخبريني عن الشيء الذي قتلك يمكنك إيقافه ، جوليا |
Ve bahsettiğin şeyin ne olduğunu da bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا اتذكر ذلك الشيء الذي تتحدث عنه |
Ve sanırım Pete'in sinirsel ritmini düzeltecek şeyin ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | واعتقد أن لديّ الشيء الذي قد يعيد نظام (بيت) العصبي لطبيعته |
Kristalin yapısındaki en ilginç şeyin ne olduğunu biliyor musun Isabel? | Open Subtitles | هل تعرفين ما الشيء الأكثر سحراً -بخصوص بناء الكرستالة، يا إزابيل؟ -ما هو؟ |
Asıl beni rahatsız eden şeyin ne olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلمين ما الشيء المحزن؟ |
Doğru şeyin ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلـم ما الشيء الصحيـح |
Şu yaptıkları şeyin ne olduğunu bulmakla meşgulüm. | Open Subtitles | أنا مشغول جداً فى محاولة اكتشاف ماهية الشئ الذى يشيدونه |