Biliyorum, senaryoyu okumadan hakkında konuşmamam gerekir... ama bu konudu çok iyi şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | لا يجب مُناقشة هذا حتى أقرأ السيناريو لكنني لدي شعور جيد حيال ذلك. |
Biliyorum, senaryoyu okumadan hakkında konuşmamam gerekir... ama bu konudu çok iyi şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | لا يجب مُناقشة هذا حتى أقرأ السيناريو لكنني لدي شعور جيد حيال ذلك. |
Kesinlikle bir şeyler hissediyorum. İyi otmuş. | Open Subtitles | بالتأكيد أني أشعر بشيء ما الآن هذه حشيشة جيدة |
- Sana karşı bir şeyler hissediyorum. Arkadaşlığımız bozulsun istemiyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,230)}أكنّ مشاعراً تجاهك لا أريد تدمير صداقتنا |
Şu an birini arıyor, tek kelime bile duyamıyorum, ama kimi aradığı konusunda kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | انها تجري مكالمة هاتفية الآن لا يمكنني سماع أي شيء لكن يراودني شعور سيء حول من تتصل به |
Hey, çocuklar, araya girmekten nefret ederim ama kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | إصغوا ايها الرافق أكره أن أكون محضر سوء... ولكن الآن ينتابني شعور سيء جداً |
İyi şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | . انا اشعر ان الأمر جيد |
O kadında kötü şeyler hissediyorum. Kovalım. | Open Subtitles | انا لدي شعور سيء حيال هذا الامر، فلنرسلها بعيداً. |
Bilmiyorum. Bir şeyler hissediyorum. İlk sen hissetmiştin. | Open Subtitles | لا أعلم، لدي شعور لكن أظن أن أنتابك أولاً. |
Başkan yardımcılığına terfi etme konusunda istekliyim ve bununla ilgili harika şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | أنا كنت فوق للكبار v.P. اليوم، وكان لدي شعور جيدة حول هذا الموضوع. |
Bu adam hakkında kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | نعم لدي شعور سيئ حيال هذا الفتى |
Bir şeyler hissediyorum. Bana tekrar vur bebeğim. | Open Subtitles | أشعر بشيء ما , أضربيني مجددا, يا عزيزتي. |
Ancak kaldı ki, izleme aletlerine bağlı değilim o yüzden, belki de bir şeyler hissediyorum ama farkında değilim. | Open Subtitles | ولكن مرّة أخرى، أنا لستُ موصّلة بأجهزة رصد، لذا لعلّي أشعر بشيء |
Bir dakika. Galiba bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | انتظري لحظة، أظنني أشعر بشيء ما |
Sana karşı bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | إنني أُكِنُ مشاعراً تجاهك |
Paul'le ilgili yalan söyledim ve sonra da seni öptüm çünkü sana karşı bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | كنت محقاً. كذبت عليك إزاء (بول) وقبّلتك لأن... أكن مشاعراً تجاهك |
Bana söylemediğin bir şey mi var çünkü gerçekten tuhaf bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | هل ثمة شيئاً تخفيه عني... لأنني يراودني شعور غريب للغاية... |
Bu konu hakkında gerçekten kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | يراودني شعور سيئ جداً بخصوص هذا |
Benim demek istediğim bu otel odası ve o kimliklerle ilgili kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | ما أعنيه أنه... ينتابني شعور سيء، أتفهمني؟ بسبب بطاقات الهويّة تلك وغرفة النُزل الحقيرة |
Benim demek istediğim bu otel odası ve o kimliklerle ilgili kötü şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | ليس هذا ما أعنيه ...ما أعنيه أنه ينتابني شعور سيء، أتفهمني؟ |
İyi şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | . انا اشعر ان الأمر جيد |
Adam cidden pisliğin teki. Bir şeyler hissediyorum. | Open Subtitles | أنا أستشعر بشيءٍ هنا، أنّ ذلك قد يكون القاتل. |
Ama şunu biliyorum ki, bir şeyler hissediyorum. Tıpkı sizler gibi. | Open Subtitles | كلّ ما أعرفهُ أني أشعر بالأشياء كما أنتم يا قوم و... |
Kalbimde ani şeyler hissediyorum | Open Subtitles | أشعر بشىء ينقطع فى قلبى |