İstemeden arkasındaki bu ilginç şiire gözüm çarptı. | Open Subtitles | لم استطع منع نفسي من ملاحظة القصيدة الغريبة في الخلف |
Bu şiire rağmen tek bir canlı bile kıpırdamıyordu. | Open Subtitles | ليس كمخلوق كان يتحرّك بالرغم من هذه القصيدة |
Sen şiire bayılırsın. Şuna bir bak bakalım. | Open Subtitles | أنتِ محبة للشعر لنرى إذا كان من الممكن أن تساعديني |
Evet, biliyorsun gönül meseleleri üzerimde baskı oluşturduğunda hemen şiire yönelirim. | Open Subtitles | أتقوم ببعض القراءة هناك ؟ نعم , حسنا , أنت تعرف بأنني اتجهت للشعر عندما مسائل القلب تثقل كاهلي |
Söylemek istediğim her şeyi size daha sonra vereceğim şiire yazdım. | Open Subtitles | عبّرته بقصيدة قصيرة , و التي سأهديكما إياها لاحقاً و ... |
Yayıncısını boğan bir şiire ne dersin, herkes adamı ölü sanır... böylece, adamı canlı canlı mezarına koyarlar! | Open Subtitles | ماذا عن شاعر يقوم بشنق ناشر القصائد ويظن الناس أنه ميت فيضعونه في قبره وهو على قيد الحياة |
Bakmak istemeyeceğim bir tabloya ya da okumak istemeyeceğim bir şiire ise hiç de seve seve para ödemem. | Open Subtitles | أنا لست ُ سعيدًا بالدفع من أجل لوحة لا أودُ أن أنظر إليها, أو شِعر لا أريد قرائتة. |
Çok güzeldi dostum, tıpkı bir şiire benzedi. | Open Subtitles | هذا سجع رائع ياصاح يشبه الشِعر |
Bu şiiri 1888 yılında, 18 yaşındayken yazdı, ve ben bu şiire bir çeşit çok tatlı feminist bir manifesto olarak bakıyorum bir parça isyan ve bir parça teslimiyet ve pişmanlık içeren. | TED | لقد كتبت القصيدة عندما كانت قد بلغت 18 عاماً في 1888، وأنا أنظر لهذا النوع من البيان النسوي الحلو يشوبه القليل من التحدي وقليل من الإستسلام والندم. |
- Evet, şiire kodum tekmeyi! | Open Subtitles | بالفعل ، أنا تخلصت من هذه القصيدة. |
Bana ödev verdiğiniz şiire kesinlikle bayıldım. | Open Subtitles | القصيدة التي طلبت مني دراستها... أنا أحبها فعلا |
şiire bakabilirsem eğer. | Open Subtitles | إن أعطيتني القصيدة. |
bayılırım şiire. | Open Subtitles | أحب تلك القصيدة |
(Gülüşmeler) Biraz önce yaptığımız şey, Turing testinin şiire uyarlanmasıydı. | TED | (ضحك) إذن، ما قمنا به الآن هو اختبار "تورنج" للشعر. |
Doğa kanunlarına karşı gelmekle meşgulken şiire zaman ayırdığını hiç düşünmezdim, Lazarus. Haklısın, Doktor. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أنه لديك وقت للشعر يا لازروس, بما أنكَ كنتَ مشغولاً بتحدي قوانين الطبيعة - |
Çocukluğumdan beri şiire karşı tutkuluyumdur. | Open Subtitles | منذ كنت طفلا ، لقد كنت اميل للشعر |
Yeats okurum, artık şiire ihtiyacım yok" demiştim | Open Subtitles | فأنا لست بحاجة للشعر بعد الآن. |
Duygularını bir şiire dökmeyi hiç düşündün mü? | Open Subtitles | أفكرت بأن تعبّر عن شعورك بقصيدة ؟ |
Dünyanın daha fazla kötü şiire ihtiyacı yok Mike. Ben güvenlik duvarıyım. | Open Subtitles | العالم لا يحتاج المزيد من القصائد السيئة مايك أنا هي الحائط الناري لها |
Onun şiire ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها تحتاج شِعر |
Peki, "Slogan" şiire yardım ettin, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً، لقد ساعدت في المقطع المميز حسناً؟ |
Bu ses, müzikal epik şiire en yakın şey. | Open Subtitles | تلك الضوضاء هي أقرب شيء للقصيدة الشعريّة الموسيقيّة |