Bu çok yeni olduğu için, Şimdilik sadece basit ayakları kullanıyor. | TED | وهو الآن يستخدم أبسط أقدامه هنا، لذا هذا يعتبر جديد جداً. |
Şimdilik bu kadar yeter. Geç oldu. Hadi eve gidelim. | Open Subtitles | هذا يكفي الآن فلقد تأخر الوقت , فلنذهب الي المنزل |
Kim, hangisini, nerede ne zaman almış. Şimdilik hiçbir şey. | Open Subtitles | كيف أختيرت , أين ومتى وإلى الآن , لا شيء |
Ama Şimdilik, bu atölye benim ve yalnız kalmak istiyorum. | Open Subtitles | هذه الورشه ملكى واريد ان ابقى لوحدى الان هل اوضحت؟ |
Ama Şimdilik güneş ışığı "Über Vampir"i bizden uzak tutuyor. | Open Subtitles | يبدو للآن بأن ضوء الشمس هو الذي يبعد هذا المصاص |
- Bu tıbbî bir itiraz nedeni değil. - Şimdilik yarışamayacaklar o kadar. | Open Subtitles | ـ ذلك ليس أمتناع طبي لذلك ـ لن يتحصلوا على تصريحاً لحد الأن |
Ama Şimdilik, sizi bahçe bölümümüzün editörüyle tanıştırabilirim. Evet, tabii. | Open Subtitles | لكن الآن يمكنني تقديمك إلى رئيس القسم الذي أعمل به |
Aslında Şimdilik hiç bir şey belli değil, O yurtdışında çalışıyor. | Open Subtitles | في الحقيقة، لا شيء مؤكد لحد الآن. انه يعمل خارج الهند. |
Bak, seninle bu konuda Şimdilik konuşmayı düşünmüyordum, ama bana ihtiyacınız olabilir. | Open Subtitles | أنظر , لن أتناقش معك بخصوص هذا الآن .. ولكنك بحاجة لمساعدتى |
Şimdilik biraz acıyor, hepsi bu ama tuzlu su iyi gelecektir, beni hatırlasana. | Open Subtitles | أنت لست بحاله سيئه مجرد تتألم الآن سوف تساعد المياه المالحه فى تحسنها |
I., çok uzun Şimdilik bu deli sihirli yolculuğa olmuştur .. | Open Subtitles | لقد كنت برحلة السحر .. المجنونة لوقت طويل الآن ، أنا |
Ama bir doktor olarak, Wehrmacht'ın bir parçasıyım ve Şimdilik gitmiyorum. | Open Subtitles | لكن كطبيب، أنا جزء من ويهرماتشت وهم لم يرحلوا حتى الآن |
Ama bir doktor olarak, Wehrmacht'ın bir parçasıyım ve Şimdilik gitmiyorum. | Open Subtitles | لكن كطبيب، أنا جزء من ويهرماتشت وهم لم يرحلوا حتى الآن |
Yani, Şimdilik iyi ama hayatım boyunca bunu yapmam gerektiğini anlarsam, kendimi asarım. | Open Subtitles | أعني، إنه جيد الآن لكنني سأموت إن فكرت أنه يمكنني القيام به للأبد |
-Çavuş Collins! Bay Case, sizi bilgilendireceğiz... ama bize Şimdilik izin verin. | Open Subtitles | سيد كايس سوف نحاول لإبقائك قريباً منا قدر استطاعتنا و لكن الآن |
Şimdilik bu konuyu basından uzak tutmak için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | الان , نحن حاولنا كل جهدنا حتى نبعد هذا عن الصحافة |
Şimdilik bu konuyu basından uzak tutmak için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | الان , نحن حاولنا كل جهدنا حتى نبعد هذا عن الصحافة |
Pek güzel sayılmaz ama ev evdir. En azından Şimdilik. | Open Subtitles | أجل، حسنٌ، ليس بالكثير، لكنّها الدِّيار للآن على أي حالٍ |
- İyi misiniz? - Evet, Şimdilik. Eh, sadece beklemesi gerek normal otobüs sekiz dakika sonra. | Open Subtitles | نعم, حتى الأن انها يجب ان تنتظر 8 دقلئق على الحافلة المعتادة |
Ama Şimdilik hepimiz arkadaşlarımıza hoşça kal demek zorunda kalacağız. | Open Subtitles | لكنه يتوجب علينا كلنا أن نودع أصدقاءنا في الوقت الراهن |
Belki Şimdilik, ama gün olur her şey değişir, tabii senato da. | Open Subtitles | ربما في الوقت الحالي , لكن الزمن يتغير و كذلك مجلس الشيوخ |
Şimdilik, benden daha güçlü bir şey çizmemi isteyene kadar. | Open Subtitles | للوقت الحالي ، حتى يحتاجني أن أرسم له قوى جديدة |
Şimdilik bunu kendime saklayacağım ama bir gün birilerinin ihtiyacı olabilir. | Open Subtitles | علينا إبقاء هذا مغلقاً حالياً , شخصٌ ما سيحتاجها يوماً ما |
Neyse, oyun için bir şeyler düşüneceğim. Şimdilik Hayalet Takımı'na yoğunlaşalım. | Open Subtitles | عامّة، سأجد حلًّا بخصوص اللّعبة، لذا دعنا نهتم بأمر العصابة حاليًا. |
Ama Şimdilik, o Charlie... ve kafasındaki o kunduz postu çantayla eve gidiyor. | Open Subtitles | هو حاليا تشارلي وجلد الحيوان الذي على رأسه سيذهب إلى البيت في حقيبة |
Bu çok hoş ama Şimdilik farklı araştırmalara odaklanmaya karar verdim. | Open Subtitles | ذلك لطيف، لكنّي قرّرت التركيز على مساع أخرى في الوقت الحاضر. |
Şimdilik hareketsiz duruyor. Ama her an zincirlerinden boşanabilir. | Open Subtitles | انه في حالة جمود في هذه اللحظة, و لكن من الممكن أن يصيبه الهِياج في أي لحظة |
Yeni, taşınabilir Drainer kapsulünde ve Şimdilik tek kullanımlık Drainer nabız silahında. | Open Subtitles | إذن غلاف مصفاة جديد محمول وسلاح مصفاة نبضي يستخدم مرة واحدة مؤقتاً |
Şimdilik sadece tost ekmeği alabiliyorum. | Open Subtitles | للأن, المعجنـات المحمصـة,هـي كـل ما استطيـع تحمـل تكلفتـه |
Bu perde Şimdilik işini görür ama yakında bu sorunu hallederiz. | Open Subtitles | هذا بالتأكيدوضع مؤقت فى الوقت الحالى, لكننا سنكتشف شيئاَ أخر بالخارج. |