Arabam aşağıda. şoförle özürlerimi gönderirim. | Open Subtitles | أن سيارتي خارج البيت سأبعث السائق مع أعتذاري |
Limuzinde bir düğmeye basıp şoförle aramıza duvar ördü. | Open Subtitles | نحن في الليموزين ضغطت على زر ما فارتفع ذلك الجدار بيننا و بين السائق |
Benim şoförle ilgim yok. O iş Almanların. | Open Subtitles | ذلك من عمل السائق انا عملي مع الاوراق والمنزل فقط |
Her zaman şoförle sevişebilirdin. | Open Subtitles | ،يمكن معاشرة السائق دائماً عندما يكون بالمكتب |
Biliyorum, ama başka hiç kimsenin şoförle geleceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | كنت أريد أن يوصلك ..توماس السائق أنا أعلم ، ولكني لا أعتقد أن أى شخص آخر من المدرسة سوف يظهر مع سائق |
şoförle evin önünde 7:30'da buluşacaksın. | Open Subtitles | يجب عليكِ لقاء السائق أمام المنزل في السابعة والنصف |
Araba geldiğinde, şoförle birlikte gitmeni istiyorum, | Open Subtitles | إن وصلت السيارة نود منكِ الذهاب مع السائق |
O şoförle konuşup ileride daha dikkatli olmasını söylemek gerek. | Open Subtitles | يجب إخبار ذلك السائق أن يتوخى الحذر مستقبلاً |
Onun şoförle önde gitmesine itiraz eder misiniz? Hiç de değil. | Open Subtitles | هل ستعارض أن يصعد إلى جانب السائق في المقدمة؟ |
Ama kızlarının bir şoförle kaçtığı bir gerçek ve buna alışmaları lazım. | Open Subtitles | الواقع يبقى بأنها هربت مع السائق و عليهم الإعتياد على ذلك |
Besin zincirinde üst basamaklara çıkmaya başlamış. Özel şoförle kodaman gibi görünmek istiyor muhtemelen. | Open Subtitles | إنه يصعد بهرم العصابة، من سفاح إلى زعيم، ربما أراد أن يجعله السائق يظهر كذو نفوذ. |
Ve şu küçük kız, sen şoförle konuşurken otobüse binebilirdi, | Open Subtitles | وتلك الفتاة الصغيرة قد تكون صعدت إلى الحافلة بينما كنتِ تتحدثين مع السائق |
şoförle iki çocuk hâlâ hastanedeymiş. | Open Subtitles | سمعت بأنه مايزال السائق و الطفلين في المشفى. |
Kızı da bir şoförle kaçmıştı sonuçta. | Open Subtitles | كلّا، هربت إبنته مع السائق في هذه الأثناء |
Dedektif Seo Do Chul'un şirketimizde çalışan şoförle yakın olduğu için böyle yaptığını biliyorum ama nasıl desem... | Open Subtitles | المحقق سيو دوو تشول، أفهمُ تمامًا أنه يملكُ علاقةً مع السائق بايك ولكن.. ماذا عسَاي أن أقول.. |
Dr. Larson, buraya. şoförle ilgileniyorum. | Open Subtitles | دكتور لارسون, هنا, سوف أتولى أمر السائق. |
Araç öyle uzundu ki, şoförle konuşmak için telefonu kaldırdığımda şehirler arası yazıyordu. | Open Subtitles | تلك السيارة كانت طويلة جداً ، عندما إلتقطت ...سماعة الهاتف للتحدث مع السائق و اضررت للإتصال لمسافات طويلة |
Önde şoförle oturmak istiyor. | Open Subtitles | هو يريد الجلوس فى الامام جانب السائق |
- Sanırım kayıp şoförle ilgili birşeyler buldum. | Open Subtitles | . أظن بأنني وجدت شيء بخصوص السائق المفقود - و ماهو ؟ - |
Yarın sabah erkenden ona bulduğum şoförle birlikte geleceğim. | Open Subtitles | سأكون هناك فى الصباح مع سائق وجدته من أجلها. |
şoförle ben ilgilenirim. Aileniz sizi bekliyor. | Open Subtitles | سوف أعتني بالسائق سيدي عائلتك في الإنتظار |