Bakın bu şubeyi bırakmak istemiyorum ama dışarıdan adam getirmeyi de severim. | Open Subtitles | لا أريد أن أترك هذا الفرع, بأنني أحب توظيف موظفاً من الخارج |
Hatta şubeyi yönetmesi için bu avanağı bile terfi ettirdim. | Open Subtitles | حتى أنا قلت لهذا المعتوه لقيادة هذا الفرع |
Hem oyunculuk yapmaya, hem de bu şubeyi yönetmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ،لقد كنت أحاول أن أمثل وأن أدير هذا الفرع |
Senin görevin olmasa da şubeyi sen yönetiyorsun resmen. | Open Subtitles | كنت في الأساس تشغيل هذا الفرع من دون الائتمان. |
Babam sana 6 yıllık üniversiteden sonra diploma için ödül olarak bu şubeyi verdiğinde kızmıştım... | Open Subtitles | أعني، كنت مجنونا عندما قدم لك يا أبي هذا الفرع فقط كمكافأة لأخذ ست سنوات |
Bu şubeyi ayakta tutmak için tüm parasını harcadı. | Open Subtitles | قضى كل أمواله في محاولة للحفاظ على هذا الفرع واقفا على قدميه. |
Ben John Monagher, bu şubeyi yönetiyorum | Open Subtitles | أنا جون موناجير أنا مدير هذا الفرع |
Bu şubeyi ayakta tutmak için tüm verasetini kullandı. | Open Subtitles | للحفاظ على هذا الفرع واقفا على قدميه مع نظيره في-لها-I-tance. |
Bizim şubeyi kurtarabilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أنقذ الفرع |
Dwight bana şubeyi senden... daha iyi yönetebileceğini söyledi. - Ne? | Open Subtitles | دوايت) أخبرني أنه يستطيع أن يدير الفرع أفضل منك) |
Bildiğiniz gibi, Michael'ın yerine birisini ararken şubeyi ben yöneteceğim o yüzden sormak istediğiniz bir şey olursa yanıma gelmeye çekinmeyin. | Open Subtitles | كما تعلمون، سأقوم بإدارة الفرع بينما نبحث عن بديل لـ(مايكل) لذا لا تترددوا في القدوم لي |
Aslında şubeyi yönetiyorum. Ben bölge müdürüyüm. | Open Subtitles | -اُدير هذا الفرع ، أنا المدير الأقليمي |
Bu şubeyi haketmiyorsunuz. | Open Subtitles | لا تسحتقّون هذا الفرع |
şubeyi kapatıyorum. | Open Subtitles | أنا إنهاء هذا الفرع. |
Bu şubeyi kapatamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إغلاق هذا الفرع. |
Ben küçük şubeyi hallederim. | Open Subtitles | بإمكاني تولي الفرع. |
şubeyi istiyorum. | Open Subtitles | أريد الفرع |