- Kötü bir olay mı yoksa kötü bir adam mı? | Open Subtitles | ــ أهو شيء سيء علي وشك الحدوث, أم وحش سيء ؟ |
Asla bunu istemedim. - Kötü biriydi değil mi? | Open Subtitles | لم أكن أريد هذا أبداً لقد كان رجل سيء , ألم يكن كذلك ؟ |
- Kötü bir gazete değil. - Onu basmayacaklar. Ben geçici bir personelim. | Open Subtitles | إنها ليست جريدة سيئة إنهم لن يطبعوها ، أنا مراسلة محلية |
- Çok daha kötü. - Kötü bir fikir olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أسوء بكثير - لقد قلتُ لك أن هذه فكرة سيئة - |
- Kötü şeyler mi? - Korku ve acı gibi, anlıyor musun? | Open Subtitles | الاشياء السيئة مثل الخوف والالم انت تعلم؟ |
- Kötü zamanlamaydı. - Evet, bir kaç işaretçiyi aradım. | Open Subtitles | كان وقت سيئ نعم , حسناً , أنا أطلب القليل من العلامات |
- Kötü bir randevudan eve geldiğimde bir bira içip yatarım. | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ عندما أعود للمنزل من موعد سئ أحب أن أشرب بيره و بعدها أخلد للنوم |
- Kötü üne sahip olan katedralimize hoş geldin. | Open Subtitles | اهلا بكى فى الكتدرائيه سيئه السمعه شكرا, حبيبى |
- Kimse senden korkmuyor. - Kötü bir şey yapmayacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | لا أحد خائف منك أنا لن أفعل أي شيء سيء, أعدك |
- Kötü şekilde sonlandı demek biraz hafif kalır. | Open Subtitles | حسنا دعنا نقول ان الاشياء انتهت بشكل سيء |
Orada kesinlikle birşey oldu. - Kötü birşey... | Open Subtitles | من الواضح أن شيئا ما حدث هناك شيء ما سيء |
- Kötü bir baba olduğumu. - Harika gidiyor sanmıştım. | Open Subtitles | أنّني أب سيء - أعتقد أنّ الأمور تسير جيّداً - |
- Okumadınız bile. - Kötü bir fikir olduğunu anlamama yetecek kadar okudum. | Open Subtitles | أنت حتى لم تقرأها - قرأت ما يكفى لأعرف إنها فكرة سيئة - |
Bu çok kötü bir fikir. - Kötü fikir derken ne demek istiyorsun? | Open Subtitles | اوه ، هذه فكرة سيئة ماذا تعني بـ فكرةٍ سيئة ؟ |
- Kötü haber mi? - Marsilya'ya aralıksız araba kullanmalıyım. | Open Subtitles | اخبار سيئة علي الذهاب الى مارسيليا بسرعة |
- Kötü haberse, buna sebep olabilecek bir çok sebep var, normalden daha ciddi şeyler. | Open Subtitles | الأخبار السيئة هي أن هناك العديد من الأسباب التي قد تسبب عدم الاستقرار و بعضها خطير |
- Beni kelimenin tam anlamıyla... - ...kötü haberlerden kaçıracak mısın ? | Open Subtitles | هل ستجعلني أهرب حرفياً من الأخبار السيئة ؟ |
- Kötü bir yara. | Open Subtitles | لقد قمت بقطع يدها بمسمار صدئ في الحديقة، جرح سيئ |
- Çok uzakta. Yetişmemiz mümkün değil. - Kötü şans. | Open Subtitles | بعيداً جداً , لن نستطبع الوصول حظ سئ |
- Tebrikler. - Kötü haber ise, erkek arkadaşımı kaybettim. | Open Subtitles | حسنا, مبرووك اخبار سيئه, خسؤت صديقي |
- Kötü durumdaki sırtını. | Open Subtitles | ظهره السيء الدكتور أخبرني أني أحتاج ماسكة ظهر |
- Kötü bir vampir. | Open Subtitles | -مصاصة دماء شريرة -نعم , لقد ناقشنا ذلك أيضاً |
- Kötü geliyor biliyorum, ama bölgede kurtarma ekiplerimiz var, ve Jack'i yakalayanların etrafı tamamen sarıldı. | Open Subtitles | اعرف ان الامر يبدو سىء و لكن لدينا فريق انقاذ هناك و المجموعه التى آسرت "جاك" محاصره بالكامل |
- Tebrikler. - Kötü değil ha? | Open Subtitles | تهانئي نعم,ليس سيئا,اليس كذلك؟ |
- Kötü değildi, değil mi? | Open Subtitles | - أنه ليس سيئًا الآن أليس كذلك ؟ |
- Kötü değilki bu. - Başıma hiç bela açmadı. | Open Subtitles | انه ليس بهذا السوء انه لم يسبب لى اى مشاكل |
- Kötü bir gündü. | Open Subtitles | كان يوماً عصيباً. |