"- kötü" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيء
        
    • سيئة
        
    • السيئة
        
    • سيئ
        
    • سئ
        
    • سيئه
        
    • السيء
        
    • شريرة
        
    • سىء
        
    • سيئا
        
    • سيئًا
        
    • ليس
        
    • عصيباً
        
    - Kötü bir olay mı yoksa kötü bir adam mı? Open Subtitles ــ أهو شيء سيء علي وشك الحدوث, أم وحش سيء ؟
    Asla bunu istemedim. - Kötü biriydi değil mi? Open Subtitles لم أكن أريد هذا أبداً لقد كان رجل سيء , ألم يكن كذلك ؟
    - Kötü bir gazete değil. - Onu basmayacaklar. Ben geçici bir personelim. Open Subtitles إنها ليست جريدة سيئة إنهم لن يطبعوها ، أنا مراسلة محلية
    - Çok daha kötü. - Kötü bir fikir olduğunu söylemiştim. Open Subtitles أسوء بكثير - لقد قلتُ لك أن هذه فكرة سيئة -
    - Kötü şeyler mi? - Korku ve acı gibi, anlıyor musun? Open Subtitles الاشياء السيئة مثل الخوف والالم انت تعلم؟
    - Kötü zamanlamaydı. - Evet, bir kaç işaretçiyi aradım. Open Subtitles كان وقت سيئ نعم , حسناً , أنا أطلب القليل من العلامات
    - Kötü bir randevudan eve geldiğimde bir bira içip yatarım. Open Subtitles ماذا تفعل؟ عندما أعود للمنزل من موعد سئ أحب أن أشرب بيره و بعدها أخلد للنوم
    - Kötü üne sahip olan katedralimize hoş geldin. Open Subtitles اهلا بكى فى الكتدرائيه سيئه السمعه شكرا, حبيبى
    - Kimse senden korkmuyor. - Kötü bir şey yapmayacağım, söz veriyorum. Open Subtitles لا أحد خائف منك أنا لن أفعل أي شيء سيء, أعدك
    - Kötü şekilde sonlandı demek biraz hafif kalır. Open Subtitles حسنا دعنا نقول ان الاشياء انتهت بشكل سيء
    Orada kesinlikle birşey oldu. - Kötü birşey... Open Subtitles من الواضح أن شيئا ما حدث هناك شيء ما سيء
    - Kötü bir baba olduğumu. - Harika gidiyor sanmıştım. Open Subtitles أنّني أب سيء - أعتقد أنّ الأمور تسير جيّداً -
    - Okumadınız bile. - Kötü bir fikir olduğunu anlamama yetecek kadar okudum. Open Subtitles أنت حتى لم تقرأها - قرأت ما يكفى لأعرف إنها فكرة سيئة -
    Bu çok kötü bir fikir. - Kötü fikir derken ne demek istiyorsun? Open Subtitles اوه ، هذه فكرة سيئة ماذا تعني بـ فكرةٍ سيئة ؟
    - Kötü haber mi? - Marsilya'ya aralıksız araba kullanmalıyım. Open Subtitles اخبار سيئة علي الذهاب الى مارسيليا بسرعة
    - Kötü haberse, buna sebep olabilecek bir çok sebep var, normalden daha ciddi şeyler. Open Subtitles الأخبار السيئة هي أن هناك العديد من الأسباب التي قد تسبب عدم الاستقرار و بعضها خطير
    - Beni kelimenin tam anlamıyla... - ...kötü haberlerden kaçıracak mısın ? Open Subtitles هل ستجعلني أهرب حرفياً من الأخبار السيئة ؟
    - Kötü bir yara. Open Subtitles لقد قمت بقطع يدها بمسمار صدئ في الحديقة، جرح سيئ
    - Çok uzakta. Yetişmemiz mümkün değil. - Kötü şans. Open Subtitles بعيداً جداً , لن نستطبع الوصول حظ سئ
    - Tebrikler. - Kötü haber ise, erkek arkadaşımı kaybettim. Open Subtitles حسنا, مبرووك اخبار سيئه, خسؤت صديقي
    - Kötü durumdaki sırtını. Open Subtitles ظهره السيء الدكتور أخبرني أني أحتاج ماسكة ظهر
    - Kötü bir vampir. Open Subtitles -مصاصة دماء شريرة -نعم , لقد ناقشنا ذلك أيضاً
    - Kötü geliyor biliyorum, ama bölgede kurtarma ekiplerimiz var, ve Jack'i yakalayanların etrafı tamamen sarıldı. Open Subtitles اعرف ان الامر يبدو سىء و لكن لدينا فريق انقاذ هناك و المجموعه التى آسرت "جاك" محاصره بالكامل
    - Tebrikler. - Kötü değil ha? Open Subtitles تهانئي نعم,ليس سيئا,اليس كذلك؟
    - Kötü değildi, değil mi? Open Subtitles - أنه ليس سيئًا الآن أليس كذلك ؟
    - Kötü değilki bu. - Başıma hiç bela açmadı. Open Subtitles انه ليس بهذا السوء انه لم يسبب لى اى مشاكل
    - Kötü bir gündü. Open Subtitles كان يوماً عصيباً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more