Ve ağaçların arasından Manhattan gökdelenlerinin siluetlerini görebilirsin. | Open Subtitles | و يمكنك فقط أن ترى ظلالاً لأفق منهاتن من خلال الأشجار |
Mutlak karanlıkta geçen ayların sonu... ve güneş ışınları ağaçların arasından süzüldükçe, soğuk ve sert bir dünyayı aydınlatıyorlar. | Open Subtitles | إنها نهاية أشهر من فترة الظلام التام مع تسلل أشعة الشمس خلال الأشجار يتكشف عالم بارد وقاسي |
Kuşlar, çiçekler ve huzursuz bir deniz gibi ağaçların arasından esip geçen rüzgar arasında evimde gibiyim. | Open Subtitles | بين الطيور و الأزهار... و السحب التي تتحرك... خلف الأشجار كبحر ممتد؟ |
ağaçların arasından çıkan altı goblin, hançerlerini çekmiş size doğru koşuyor. | Open Subtitles | هناك 6 عفاريت تجري بإتجاهكم قادمين من الغابة و مسلحين بالخناجر |
ağaçların arasından çıkıp bana silah doğrulttu. Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | خرج من الأشجار يلوح بندقية، لم يكن لدي أي خيار. |
ağaçların arasından iki kızıl gözün bana baktığını fark ettim. | Open Subtitles | ورأيت عينان حمراواتان تحدقان بي وسط الأشجار |
Birden bire 200 düşman askeri ağaçların arasından fırladı ve avazları çıktığı kadar bağırarak sizi öldürmeye geliyorlardı. | Open Subtitles | وفجأة، 2000 من جنود الأعداء يهجموا من خلال هذه الأشجار. ويصرخوا بأعلى صوت لهم، |
Peki, buna ne dersin? ağaçların arasından esen rüzgar gibi. | Open Subtitles | حسنـاً، ماذا بخصوص هذه المرة ؟ هذا يبدو كرياح تدخل من خلال الأشجار |
ağaçların arasından güneye yöneldiler. Size doğru geliyorlar. | Open Subtitles | أنهم قادمين باتجاهك جنوباً من خلال الأشجار |
ağaçların arasından fısıldıyor rüzgar Sarıyor etrafımızı yıldızlar | Open Subtitles | تهمس الرياح من خلال الأشجار والنجوم البعيدة تحيط بنا |
ağaçların arasından fısıldıyor rüzgar Sarıyor etrafımızı yıldızlar | Open Subtitles | تهمس الرياح من خلال الأشجار والنجوم البعيدة تحيط بنا |
Ve sessiz olursak... ağaçların arasından usulca fısıldayan rüzgarın sesini duyabilirsin. | Open Subtitles | وإذا نصمت، يمكنكِ أن تسمعي أصغر همسة رياح خلال الأشجار. |
ağaçların arasından çıkmak üzere. | Open Subtitles | إنه على وشك الاختباء خلف الأشجار |
Neyse, bu ışık ağaçların arasından sızmaya başladı. | Open Subtitles | هذا الضوء ينبعث م خلف الأشجار |
ağaçların arasından çıkıp seni orada otururken görmek hayatımda gördüğüm en güzel şey değilse ben de ne olayım. | Open Subtitles | خروجي من الغابة الآن لأراك ماكثة هنا بينما كان هذا أجمل شيء تشهده عيناي فيما مضى. |
ağaçların arasından ona bakan iki göz görmüş. | Open Subtitles | شاهد عينان تحدقان به من الغابة |
Hepimiz nehire bakıyorduk ve o ağaçların arasından çıktı. | Open Subtitles | كنا جميعا نراقب النهر وقد أتى من الغابة |
ağaçların arasından birisi fırlayıp, üstüme doğru koştu... ben de panikledim. | Open Subtitles | قفز علي أحد من الأشجار وركض باتجاهي فلذا أصابني الهلع |
ağaçların arasından yere süzülür Onlara şarkı söyledim diye | Open Subtitles | تظهر وتنزل من الأشجار وفي أذنيّ تزقزق |
ağaçların arasından bir çatı gördüm demiştim. | Open Subtitles | أخبرتك بأني رأيت سقفاً في وسط الأشجار |
Robin Hood her an ağaçların arasından fırlayıp, beyinlerinizi elinize verebilir. | Open Subtitles | . سأفعل ذلك إذا أنت فعلت ذلك (روبن هود) يمكنه أن يختفى خلال . هذه الأشجار فى أى وقت ويضرب رأسك |