Çizgiyi aştım. Ama sen de hisse hilekarlığı hikayesiyle sınır aştın. | Open Subtitles | حسنا لقد تجاوزت حدودي ولكنك تجاوزتي حدودك بقصة الاسهم هذه |
FBI'ın güvenliğini nasıl aştın? | Open Subtitles | كيف تجاوزت الحاجز الأمنى لمكتب المباحث الفيدرالية ؟ |
Duygularını gizlemeye çalıştığını biliyorum, ama çizmeyi aştın. | Open Subtitles | انا اعلم بأنك تُغطى ألمك لكنك تخطيت الحدود |
Haddini aştın ve ben de yakında kapı dışarı edilmeni sağlayacağım. | Open Subtitles | لقد تعديت حدودك، والآن تدبرت الأمر لكي ترحل في القريب العاجل |
Bu gece kendini aştın. | Open Subtitles | إنحنى لنفسك أيها السافل فقد تفوقت على نفسك الليلة |
Çizgiyi aştın. | Open Subtitles | حسناً , نعم , آسف لقد أفسدت الأمر تماماً لقد تجاوزت الحدود |
- Adam haklı. - Çizgiyi aştın. | Open Subtitles | ـ تجاوزت حدود اللياقة تماماً ـ إنه على صواب |
Günlük mantıklı bahane kotanı aştın seni de arkadaş olarak kaybetmek istemediğim için beni neden görmezden geldiğini öğrenmekte ısrar ediyorum. | Open Subtitles | لقد تجاوزت العدد اليومي من الأعذار و بما أنني لا أريد أن أخسر صداقتك أصريت على معرفة لماذا تتفادين مقابلتي |
İkimiz de dümen olduğunu biliyoruz, ama çizgiyi aştın. | Open Subtitles | كلانا يعرف أنّها عمليّة إحتيال، ولكنّك تجاوزت الحد. |
Ama bu değil. Bu sefer çizgiyi aştın. | Open Subtitles | نعم لكن هذا ليس سخيفا هذه المرة تجاوزت الخط |
Çizgiyi aştın. Zavallı bir adamın kalbinin kırılışında suç ortağı oldun. | Open Subtitles | لازلت تحاول تغيير الموضوع ، لقد تخطيت الحدود وقد تورطت في تحطيم قلب شخص مسكين، وأنت.. |
Seninle çalışmayı denedim. Ama artık çizmeyi aştın. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أعمل معك ولكنك تخطيت الحد الآن |
Çoktan bir çizgiyi aştın. Başka birini daha aşmana gerek yok. | Open Subtitles | أنت بالفعل تخطيت خط واحد ولا تحتاج لتخطي الآخر |
Peter, 20 yıldır saçmalıklarına katlanmak zorunda kaldım ama bugün sınırı aştın. | Open Subtitles | بيتر , استحملت هرائك لمدة 20 سنة لكن اليوم لقد تعديت الخط |
İşte şimdi çizgiyi aştın. Bu hiç komik değil. | Open Subtitles | الآن تعديت الحدود يارجل، حسناً هذا ليس مضحكاً |
Evlat, sen haddini aştın, ve buraya hiç bir faydan yok. Bunlar doğru olmayan ithamlar. | Open Subtitles | أيها الفتى لقد تعديت الحدود وليس لك أي مجال هذه كلها اتهامات كاذبة |
Bu gece kendini aştın. | Open Subtitles | إنحنى لنفسك أيها السافل فقد تفوقت على نفسك الليلة |
O çizgiyi aştın ama hâlâ inkar içindesin. | Open Subtitles | تجاوزتي ذلك الخط لكن لا زلتي في حالة إنكار |
Billy, tur zamanının bir saniye aştın! | Open Subtitles | بيلي،لقد عبرت طريقك في ثانيه واحده في وقت دورة السباق |
Haddini aştın, seni kibirli insan. | Open Subtitles | لقد تجاوزتَ الحد, أيها المتغطرس. |
Bence haddini aştın ve ufaktan hatırlatılması gerekiyordu. | Open Subtitles | اظن أنك تخطيتي حدودك و احتجتي لتذكرة بأنني |
Peter Warne, haddini aştın! | Open Subtitles | بيتر وارن , لقد تماديت بما فيه الكفاية |
Sen ölümün sınırlarını aştın, öbür tarafa gittin ve geri geldin. | Open Subtitles | لقد عبرتِ إلى جانب الموت إلى الجانب الآخر ثم عدتِ |
Sınırı aştın ve devam ettin. | Open Subtitles | لقد تعديتي الحدود واستمريتي |
Bu arada kredi kartı limitini 300 dolar aştın. | Open Subtitles | على فكرة، تجاوزت حدك الائتماني ب 300 دولار في بطاقة البنك خاصتك |
İşte şimdi sınırı aştın bezelyem. | Open Subtitles | أوه أنتِ فقط تعديتِ حدودكِ أيتها الحلوة |
Çizgiyi aştın. Bir adamın yemeğine böyle çökme. | Open Subtitles | لقد تخطّيت حدودك (هنري)، لا يمكنك نزع الطعام من يد الآخرين |
Peki bayan, çizgiyi çok aştın. | Open Subtitles | حسناً يا سيدة, لقد تجاوزتِ حدودك بمراحل. |