Abdullah her haremin gözdesi olursun. | Open Subtitles | عبد الله ، أنت ستكون أفضل من أي امرأة أخري |
Harami Abdullah'tan türbanlı harami Abdullah'a dönüşmüş. | Open Subtitles | لقد تغير من عبد الله السارق لعبد الله السارق في عمامة |
Abdullah, çitleri yapmaya yardım etmek için adamlarının yarısını Samuel ile yollayacaksın. | Open Subtitles | عبد الله ارسل نصف رجالك مع صامويل لبناء الحواجز |
Birlikte gideceğiz ve sen, Abdullah sen onun muhafızı ve... | Open Subtitles | ايه , أيها الرجال سوف نركب معا و أنت يا عبدالله ستكون حارسه و حاميه |
Abdullah yaygın yanlış anlaşılmalardan söz etti. | Open Subtitles | عبدالله أدخلنا فى سوء تفاهم يحدث بشكل شائع |
Oraya sadece Abdullah'ın onların emirlerini yerine getirdiğinden emin olmak için kondum. | Open Subtitles | لقد كُنت فقط هُناك لكى أتأكد أن " عبدالله " ينفذ أوامرهم |
Abdullah'a Velid'in onun emrine itaat edip etmediğini soracaksınız, cevabı evet. | Open Subtitles | اذا اتيت هنا لتسال عبد اللة اذا كان وليد بنفذ اوامرة فإنّ الجوابَ نعم. |
Bu işte beraber çalışmamak bir hata olurdu, Abdullah. | Open Subtitles | من الخطا الا نتعاون بهذا الشان يا عبد الله |
İslam hakkında bir sunum yaparken Abdullah'a rastladım. | Open Subtitles | لذا فقد ذهبت إلى عبد الله عندما علمت أنه يلقى محاضرة عن الإسلام |
Abdullah ne demektir? Abdullah, Allah'ın kulu demektir. | Open Subtitles | ماذا تعني عبد الله، عبد الله تعني عبد لله، يا سبحان الله |
Selamun aleyküm, Abdullah kardeş. Kardeşlerim, tekrarlayın. | Open Subtitles | السلام عليكم أخ عبد الله يا إخواني أعيدو معي |
Kral Abdullah Yahudi liderlerle aralarinda Filistinin paylasilmasi konusunda, bir dizi gizli ve sonuçsuz görüsme yapmisti. | Open Subtitles | عبد الله كان سيكون له سرّه لكن المفاوضات الغير حاسمة مع القادة اليهود حول تقسيم فلسطين بينهم |
Kral Abdullah'in daha fazla Arap devletini kontrol etmesini engellemek için katildi. | Open Subtitles | "منع الملك "عبد الله من السيطرة على مناطق أكثر من الدول العربية |
Yukarıda Abdullah, Marfourdi için dua ediyor. Sonunda Mofourdi tünele ulaşıyor. | Open Subtitles | بالعودةالىالسطح، يُصلي عبد الله لمافوردي أخيرا ً, قام مافوردي بالاختراق |
Abdullah'ın, Dubai'ye olan seyahatinin makbuzlarına bakıyorum. | Open Subtitles | أنا أنظر إلى إيصالات من رحلة عبدالله إلى دبي |
Sen Abdullah'a odaklanırken bırak tüm ilgiyi o çeksin. | Open Subtitles | دعه يبتهج بينما أنت تواصل التركيز على عبدالله |
Dr. Faisal Abdullah, olmasını istediğimiz her şey ve daha fazlası. | Open Subtitles | د. فيصل عبدالله هو كل شيء نريده أن يكون عليه وأكثر من ذلك بقليل |
Abdullah'ın hayır kurumlarından kaybolan paraların oraya gittiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أظن أن هذا ما تذهب إليه العائدات المفقودة من جمعيات عبدالله الخيرية |
Dr. Abdullah, sizi bağış sahibiniz Issa Karpov ve avukatı Bayan Richter ile tanıştırayım. | Open Subtitles | د. عبدالله, هل لي أن أعرفك على متبرعك, عيسى كاربوف |
Ekibimin düzenlemiş olduğu rapordan gördüğünüz üzere, Dr. Abdullah, o milyonların alıcısı olması için, en çok beğendiği hayır kurumlarının kapsamlı bir listesini verdi. | Open Subtitles | وكما ترون في التقرير الذي أعده فريقي د. عبدالله قد زودنا بقائمة بأفضل جمعياته الخيرية |
Abdullah ondan ne istese yapardı. | Open Subtitles | كان ليفعل اى شيء يطلبة منة عبد اللة |
Abdullah'ın adı yanlış hecelenmişti. ama Obama'nın niyeti belliydi onu hapiste tutmalarını istiyordu. | Open Subtitles | أخطأوا بشدة في تهجئة اسم (عبدالإله)، لكن وجهة نظر (أوباما) واضحة، أراد الإبقاء عليه في السجن. |