ويكيبيديا

    "acil durum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الطوارئ
        
    • حالة طارئة
        
    • الحالة الطارئة
        
    • الطوارىء
        
    • الطواريء
        
    • للطوارئ
        
    • حالة طوارئ
        
    • حالتك الطارئة
        
    • الحالات الطارئة
        
    • طواريء
        
    • الأمر الطارئ
        
    • طوارىء
        
    • استغاثة
        
    • حاله طارئه
        
    • طاريء
        
    Görünüşe göre kendisini acil durum ışıklandırmasından aldığı elektrikle besliyor. Open Subtitles يبدو أنه يغذّي نفسه من الطاقة الكهربائيه من لمبة الطوارئ
    acil durum desteğine geçelim. O sıçrama koordinatlarına ihtiyacımız var. Open Subtitles . لنذهب لدعم الطوارئ , نحن بحاجة إلى هذه الإحداثيات
    Şimdi ona pistin kuzey tarafına inmesini ve acil durum protokolünü uygulamasını söyle. Open Subtitles أخبرهم الآن بأنّ عليهم الهبوط في الناحية الشماليّة من المدرج واتباع إجراءات الطوارئ
    911 acil durum hattına sahte ihbarda bulunmanın suç olduğunu bilmiyor musunuz? Open Subtitles هل أنت على علم بأن جناية مزحة إستدعاء حالة طارئة إلى الطواريء؟
    Ama acil durum, adı üstünde, vaktiniz olmuyor. Open Subtitles ولكن المعروف ان الحالة الطارئة لا تعطيك وقتا كافيا.
    acil durum istasyonları. Kaptan kontrol odasına. Open Subtitles مركز الطوارىء ، مركز الطوارىء من القائد إلى غرفة التحكم
    Nükleer Regülatör Komisyonu'nun acil durum Yönetim Programı altında geliştirdiğimiz bir aygıt. Open Subtitles إنها أداة قمنا بتطويرها تحت إشراف لجنة النظم النووية ونظام إدارة الطواريء
    Bir acil durum kontrolü. En çok göze çarpanların arasında olmalı. Open Subtitles حسنا ، إنه مفتاح للطوارئ وينبغي أن يكون من بين أبرزها
    Vince, acil durum hava basınçlı vakum tüpü iletişim sistemi zımbırtısı nerede? Open Subtitles فينس، أين هو نظام الاتصالات الأنبوبي المفرّغ للهواء لحالات الطوارئ خاصتك ؟
    Eğer tıbbi bir acil durum varsa minibüs' ten ayrılabilir miyim? Open Subtitles يمكن أنّ أترك الشاحنة إنّ كان ذلك من أجل الطوارئ الطبية؟
    acil durum raporlarına göre, hastaneye geldiğinde kafasının arkasında bir kesik olduğu gözüküyor. Open Subtitles سِجّل قسم الطوارئ يبين بأنه أحضر للمستشفى بأنه جرح نفسه .عند مؤخرةِ رأسه
    Söz veriyorum sonra her şeyi açıklayacağım ama şimdi acil durum planını uygulamalısın. Open Subtitles أعدك سأشرح كل شئ فيما بعد لكن الأن يجب أن تتبعي خطة الطوارئ
    Kuvvet az yüzde 5 olması durumunda acil durum alarmı tetiklenir Open Subtitles يتم تشغيل مُنبه الطوارئ عندما تصبح القوة أقل من 5 بالمائة
    Dua edelim de acil durum elektriği da yansın biterse hiçbir şey göremeyiz. Open Subtitles يُستحسن أنّ نُحافظ على طاقة الطوارئ. لأننا لن نتمكن من الرؤية إذا أتلفت.
    acil durum olduğunu söylerim ve gelene kadar buradan ayrılmam. Open Subtitles سـأقول لهم أنها حالة طارئة ولن آتي والا والجهاز معي
    Key Star'dan Hava Trafik Kontrol'e. acil durum var. Tanrım! Open Subtitles من كي ستار لبرج المراقبة, لدينا حالة طارئة, يا إلهي
    Senatörler, devgili selegeler Cumhuriyete yönelik bu tehdide cevap olarak ben önermek bu senatonun acil durum yetkilerini hemen yüce şansölyeye vermek. Open Subtitles رداً على هذا التهديد المباشر للجمهورية أقترح أن يمنح مجلس الشيوخ سلطة اللجوء إلى الحالة الطارئة
    acil durum Birimleri bizimle Woolworth Binası'nda buluşsun. Open Subtitles إجعل فرقة خدمة الطوارىء تقابلنا عند مبنى الوولورث
    Tamam, ben acil durum pistinin kuzey tarafında... hangar 112'nin oradayım. Open Subtitles إلى المطار الان حسناً، أنا في الجانب الشمالي من مهبط الطواريء
    Şişirilebilir, içten ısıtmalı acil durum uyarı ışığı ve yiyecek istihkak cebi var. Open Subtitles انها قابلة للنفخ و مزودة بسخّان داخلي منارة للطوارئ بالاظافة الى رزمة للأكل
    Kod Mavi. acil durum tıbbi ekibi bilim laboratuvarı 1'e. Open Subtitles الرمز الأزرق، حالة طوارئ طبية في مختبر المراقبة رقم 1
    - "911, acil durum nedir?" - Kahretsin, yüzüne ne oldu? Open Subtitles النجدة, ماذا تكون حالتك الطارئة - اللعنة ماذا حدث لوجهك -
    Hepsi acil durum. Siz de herkes gibi beklemek zorundasınız. Open Subtitles لدينا الكثير من الحالات الطارئة عليك الإنتظار مثل أى واحد
    acil durum kilitlerini havaya uçurmak için patlayıcıları da yanında götürecek. Open Subtitles سوف تحضر مفجرات كي تفجر أحزمة العزل من أجل تفجير طواريء
    Acil servisi aradım bana bağırdılar, bu acil bir durum değilse acil durum nedir? Open Subtitles واتصلت بالشرطة فقاموا بالصراخ علي، إذا لم تكن هذه حالة طارئة، فما الأمر الطارئ إذا؟
    Tüm birimlerin dikkatine! Sinema katında acil durum. Open Subtitles إنتباه إلى جميع الوحدات حالة طوارىء في طابق العرض
    - acil durum sinyali yolladım. Hızlı bir kurtarma vagonu yollayacaklardır. Open Subtitles لقد أرسلت إشارة استغاثة يجب أن يرسلوا شاحنة إنقاذ بأقصى سرعة
    Tamam. Antikalarla alakalı acil durum duydun mu hiç? Um... Open Subtitles ..هل سمعتِ من قبل عن حاله طارئه في الأثريات؟ لماذا ذهبتِ إلى البحيره؟
    Yakıt nedeniyle bir acil durum değilse daha fazla alamam. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ أَخْذ أكثر مالم يكن هناك نقص طاريء في وقود الطائرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد