Öyle bir adamın yanında olursanız, sizi kullanır ve daha sonra da delik deşik eder! | Open Subtitles | إذا كنتِ مع رجل مثله هو بالتاكيد سيتسبب في فتح فتحات في جسدك |
Topuğunuzu sokakta bulduk ölü bir adamın yanında. | Open Subtitles | وجدنا كعبك في الزقاق، جنباً إلى جنب مع رجل ميّت. |
Bir müzede, yeşil eşorfmanlı bir adamın yanında ölmeye niyetim yok. | Open Subtitles | أنا لن أموت في مُتحف مع رجل يرتدي زيّ بدلة ركض خضراء |
Altına işediğini itiraf eden çıplak bir adamın yanında çıplak olarak uyandım. | Open Subtitles | إستيقظت عاريا بجانب رجل آخر عاري، و الذييتبوّلفيفراشهبمعنى الحقيقة. لذا إذا تكلّمتي مع أي شخص .. |
Suratıma doğru hapşıran uzun boylu bir adamın yanında durmaya benziyor. | Open Subtitles | لقد شعرت انني أقف بجانب رجل طويل يعطس في وجهي |
Fakat şimdi seni savaşırken gördükten sonra hayatını kurtaran adamın yanında gördükten sonra... | Open Subtitles | ولكن رؤيتك تقاتلين الآن ورؤيتك مع الرجل الذي أنقذ حياتك |
Bağışla beni Peder, kocam olmayan bir adamın yanında çıplak yattığımı hayal ettim. | Open Subtitles | سامحني يا أبتِ، حلمت أنني أنام عارية بجوار رجل غير زوجي. |
Böyle bir adamın yanında yürümeme izin verilmesi ne büyük onur! | Open Subtitles | يا له من شرف أن يكون مسموح لي بالمشي مع رجل كهذا. |
Ölü bir adamın yanında çekilmiş bir fotoğraf, bunun istisnasıdır. | Open Subtitles | إلتقاط صورتك مع رجل ميّت هو الإستثناء. |
Öyle bir adamın yanında hiçbir şey bana yardım edemez, anne. | Open Subtitles | لن يساعدني شيء مع رجل مثله يا أمي. |
Bence şeytan Theo Tonnin yandaşlarının ne yapacağı korkusu nedeniyle hâlâ sizin oralarda Wynn Duffy denen adamın yanında saklanıyor. | Open Subtitles | الأتباع الأشرار للراحل ورغبتهم في البقاء سوف يخفض رأسه في الغابة مع رجل يسمى" ويندافي" |
Murazo adında genç bir adam. Kinşasa yolu yapımında beyaz adamın yanında çalışıyordu. | Open Subtitles | شاب يدعى(مورازو) كان يعمل مع رجل أبيض لشق طريق في كنشاسا |
Dallas, rahim tedavisinden arta kalan ilaçları kullanan bir adamın yanında böyle şakalar yapmamalısın. | Open Subtitles | دالس) ، لا يمكنك قول تلك الدعابات مع رجل) يتناول حبوب متبقية عن إستئصال الرحم |
Tanıdığın bir adamın yanında. Bir yabancı. | Open Subtitles | إنه مع رجل تعرفه. |
- Takım elbiseli adamın yanında bir çocuk vardı. | Open Subtitles | -كان هناك غلام مع رجل ذي حلّة . |
İlaçlar için reçete almak için hastaneye gittim ve kafasına çatal saplı bir adamın yanında üç saat bekledim. | Open Subtitles | لقد ذهبت إلى العيادة أفعلت ذلك من أجل أن أخذ وصفة طبية و جلست هناك لمدة ثلاثة ساعات بجانب رجل برئسة شوكة |
Kötü muamele eden bir adamın yanında olmakla ve onu korumak için yalan söylemekle suçlanabilir. | Open Subtitles | الوقوف بجانب رجل سيء و الكذب من أجل حمايتهم. |
Çıplak halde uzanışımı düşledim. Kocam olmayan bir adamın yanında. | Open Subtitles | حلمت بأني مستلقية عارية بجانب رجل غير زوجي |
Yanlış adamın yanında boru öttürmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | شخص ما يريد أن يتلاعب مع الرجل الخطأ |
Büyük Anne'nin kalbinin kızıl adamın yanında olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اعلم ان قلب الجدة مع الرجل الاحمر |
Senin canına okuyan adamın yanında olanı mı? | Open Subtitles | التي مع الرجل الذي ضربك؟ |
Gürültücü bir adamın yanında oturuyor. | TED | تجلس بجوار رجل مزعج |