"adamlarından" - ترجمة من تركي إلى عربي

• رجال
• رجالك
• رجاله
• رجالهم
• ورجاله
• أتباع
• جنوده
• رجالكَ
• اتباعه
• رجالة
• جماعته
• رجالَك
• رجالِ
• موظفيك
• هذا الشغب ضابطان

"Görev Birliği"'indeki adamlarından biri transfer oldu bana bir boş yer bıraktı.
واحد من رجال مهامي قد نقل خارجا وذلك يضعني مع مكان خالي

Dünyanın en zengin adamlarından biri neden finans piyasasını yıkmak istesin?
لما قد يقوم واحد من أغنى رجال العالم بإسقاط الأسواق المالية؟

Shackleton'ın adamlarından biri bu türde bir alanı geçmenin, bir tren garının cam tavanı üzerinde yürümek gibi olduğunu anlatmış.
واحد من رجال شاكلتون وصف عبوره لهذا النوع من التضاريس مثل المشي على السقف الزجاجي من محطة للسكك الحديدية.

adamlarından birini hastanelik ederlerse, sen onunkilerden birini tahtalıköye yollarsın.
يرسلون أحد رجالك إلى المستشفى، فترسل أحد رجالهم إلى المشرحة.

Pek sayılmaz ama adamlarından üçünü öldürmüş bulunmaktayım dördüncü için de hazırım.
ليس بالضبط، لكني قتلت للتو ثلاثة من رجالك وإني مستعدٌ لقتل الرابع

adamlarından biri "Mevcudat geri dönemedi." diye bir cümle kurdu.
أحد رجاله كان يقول شيئا حول الثمين الذي لم يعد

Eski iş adamlarından oluşan ekibiyle birlikte, bu sağlık sistemini ülkenin her yerine yaymamızı sağlayacak bir faaliyet planı hazırladılar.
إنها وفريقها من رجال الأعمال السابقين وضعوا خطة عمل ستمكننا من تحجيم نظام الرعاية الصحية هذا لكل البلد.

Jason'ın adamlarından üçü arkamızdan geldi. Biri silahımı aldı.
ثلاثة من رجال جيسون جائوا من خلفنا ، احدهم اخذ بندقيتي

Janero'nun adamlarından birinin seni öldürme teşebbüsü...
أعني تلك المحاولة الأخيرة لقتلك بالتأكيد من أحد رجال جانيرو

Papa'nın adamlarından evlilik feshi için ayarlama yapmalarını istedim.
لقد طلبت من رجال البابا أن يرتبوا لإبطال الزواج

Ali'nin adamlarından birini dişindeki gizli siyanür kapsülünden kaybettik.
لقد خسرنا احد رجال علي بسبب سم السيانيد بين اسنانه

Burada Angellotti'nin adamlarından biriyle konuştuğumu bilmiyordum.
لم اكن ادرك اننى اجلس مع احد رجال انجيليوتى.

adamlarından birini kalorifer dairesine gönder. Büyük bir hata yapıyorsunuz.
ابعثي احد رجالك الى غرفه الصيانه انتِ ترتكبي خطئاً كبيراً

Sen ve senin adamlarından çabucak kurtulmam için bir fikrin var mı?
هل لديك فكرة , بأية سرعة يمكنني التخلص منك ومن رجالك ?

Sonra da Kenneth Paine'nin... olup biteni anlatmasından korktuğun için... adamlarından birini onun işini bitirsin diye dairesine gönderdin.
ثم اصابك القلق من ان يشى بك بيين ويقول ما قد حدث لذا ارسلت احد رجالك الى منزله وقام يقتله

Onun kafa derisini yüzen bir Apaçi değildi. Senin uygar adamlarından biriydi!
الذي قتل وسلخ رأس زوجتيليس من الأباشي بل كان واحدا من رجالك المتحضرين

Afganistan'da yaşadığı en kötü şey, adamlarından birinin başından vurulmasıydı; mermi miğferine isabet etmiş, yere yığılmıştı.
أسوأ أمر حدث له في أفغانستان هو أن واحد من رجاله ضُرب برصاصة في رأسه ضربت الخوذة، وأسقطته أرضًا.

Stepan onu desteklemeyi planlıyor ve adamlarından da aynısını bekliyordur.
لقد خطط ستيبان لدعمه، ويتوقع من رجاله أن يفعلوا نفس الشيء.

Polis müdürü, adamlarından birini oraya göndereceğini söyledi hiç belli olmaz...
المارشال قال أنه سيبعث بأحد رجاله إلى هناك لا أحد يعرف...

Ama yine de seni Catrona ve adamlarından korumak gerekiyor.
على أية حال، أنت ستحتاج حماية من كاترونا ورجاله.

Kervanda size su getirdiğimde kim olduğunuzu bilmiyordum ama Ali Baba'nın adamlarından biri için ölmeye hazırdım.
عندما كنت أحضر لك الماء في قفصك في القافلة لم أكن أعرف من أنت ولكن أموت من أجل أتباع علي بابا

Onun adamlarından biridir diye düşündüm. Genç biriydi.
حسبتُ انه كان احد جنوده هو بدا شاباً

Raporun uydurmaca, yüzbaşı. Kendi adamlarından birini öldürdün. Oyun sona erdi.
تقريركَ كان من درب الخيال ، أيها القائد، أنتَ قتلتَ أحد رجالكَ ،إنتهت اللـّعبة.

O zaman, Yolculuk Kitabındaki mesajın kendi adamlarından gelmediğini biliyor olmalı.
اذا لابد انه عرف ان الرساله التي في كتاب الاسفار لم يبعثها احد اتباعه.

Onu ormanlığa çekebilirsek, onu adamlarından ayırmak için yeterince kamuflajımız olacak.
إذا استطعنا إدخاله إلى الغابة.. سنحصل على تغطية كافية لتفرقة رجالة.

adamlarından birini göndererek bu işi yapmadığı anlamına gelmez.
ذلك لا يعني أنّه لمْ يُرسل أحد جماعته.

Neden bu çok özel görev için kendi adamlarından birini kullanmadın?
لم لا يستعمل رجالَك لهذه القضية الأولوية القصوى؟

Romulus ve Remus'u emziren dişi kurt gibi, bilge devlet adamlarından yenilmez savaşçılardan oluşan bir ulus yetiştiren Roma'nın kadınlarıydı.
هننِساءُروما، مثل الذئبةِ تلك التي ارضعت روميلوس و ريموس الذي أنشأت أمة رجالِ حكماءِ

O kızın öldüğü yerdeki rayı onarıp olayı örtbas etsin diye adamlarından birini mi yolladın?
أرسلت أحد موظفيك إلى النفق لإصلاح السكة في المكان الذي قتلت فيه تلك الفتاة الصغيرة, لتحمي مؤخرتك

Galiba senin adamlarından ikisi.
يبدو أن اللذان أحدثـا هذا الشغب ضابطان من قيادتك , ضابطان من فريق مكافحـة المخدرات