Profesör Moriarity'nin ajanlarından birini hatırlayınca kesinlikle tatmin edici oldu. | Open Subtitles | انا كنت راض على التعرف على احد عملاء الاستاذ مورياتى. |
Kaçırılma olayında sağ kalan gizli servis ajanlarından bir şey öğrenebildik mi? | Open Subtitles | وردنا أي شيء من عملاء الحراسة الخاصة الذين نجوا من الاختطاف؟ |
Onların ajanlarından birini öldürürsem, benim sevdiğim herkez tehlikeye girer, sende dahil. | Open Subtitles | آخذ أحد عملائهم وبعد ذلك كل شخص مهم لي سيكون في خطر، بما فيهم أنتِ |
Belki de onların ajanlarından birini vurup, kaçtığı gerçeği için bir şeyler yapılmalı. | Open Subtitles | ربما ذلك لديه شيء متعلق بحقيقة أنه أطلق النار على أحد عملائهم وأفلت منها. |
Hayır, ben senin yakınında olmak istiyorum. Ya da en azından gizli ajanlarından birine. | Open Subtitles | كلا, أريد أن أكون قريبة منك أو على الأقل قريبة من أحد عملائك السريين |
Ama Kobra ajanlarından Gölge Fırtına ve Zartan hala yakalanamadılar. | Open Subtitles | لكن عُملاء (كوبرا) الممثلين* *(بـ(ستوم شادو *و (زارتان)، بقوا أحرار* |
ajanlarından biri şantaj kurmak amacıyla çalmıştı. Emaneten, veri koruma tesislerinden birine saklamıştı. | Open Subtitles | سرقه منه أحد عملائه ليبتزه، وحفظه بمنشأة حاسوب ذو حماية عالية ليحفظه بأمان |
Öyleyse, yüzlerini ve de isimlerini bilmediği FBI ajanlarından kurtulmak için, ne ölçüde insanların ölümünü kontrol edebildiğini belirleyecek testler yaptığını varsayabiliriz. | Open Subtitles | إذاً ليتخلص من عملاء المباحث الفيدرالية الذين لا يعرف وجوههم ولا أسماؤهم يمكن أن نفترض أنه أجرى اختبارات لإيجادهم |
S.H.I.E.L.D ajanlarından iletişim koordinatlarını aldık. | Open Subtitles | لقد حصلنا على إحداثيات الإتصالات من عملاء شيلد |
Biliyorsun, FBI ajanlarından çok fazla telefon almıyorum. | Open Subtitles | أنت تعلمي،أنا لا أتلقى الكثير من الاتصالات من طرف عملاء مكتب التحقيقات الفيدرالي |
FBI ajanlarından biri. | Open Subtitles | وهو واحد من عملاء مكتب التحقيقات الفيدرالي. |
Vapur şirketinin ajanlarından biriyim. | Open Subtitles | أنا واحد من عملاء شركة السفن البخارية |
Siz şu FBI ajanlarından birisiniz değil mi? | Open Subtitles | انت احدى عملاء الاف بى اى، ألست كذلك ؟ |
- ajanlarından biri olabilir gibi. | Open Subtitles | يبدو لي أن الرجل قد يكون واحدًا من عملائهم |
Yıllar önce ajanlarından biri projemizin içine gizlice sızdı. | Open Subtitles | منذ اعوام، أحد عملائهم تسلل إلى مشروعنا. |
Amerika'da bulunan en iyi ajanlarından biri özel bir geminin güvenliğinden sorumluymuş. | Open Subtitles | أحد أفضل عملائهم في الأمريكيتيّن مسئولاً عن أمن سفينة واحدة معينة |
Anladığım kadarıyla, saha ajanlarından birini kaybetmişsiniz. | Open Subtitles | لقد عرفت أنك خسرت أحد عملائك الميدانيين |
ajanlarından birinin burada ne yaptığını nasıl bilemezsin? | Open Subtitles | -بوضوح كيف يمكن ألا تعرف ماذا كان يفعل أحد أفراد عملائك هنا ؟ |
Cho ve DEA ajanlarından biriyle konuşuyor. | Open Subtitles | إنّه يتحدّث إلى (تشو) وأحد عُملاء الوكالة. |
V.D. Müdür Yard., ajanlarından birini alıkoyduğumuzu duyunca beni aradı. | Open Subtitles | نائب مفوض اداره الايرادات الداخليه اتصل عندما سمع أننا نحتجز أحد عملائه |
Dantes, Napolyon'un ajanlarından birine verilmek üzere bir mektup taşıyordu. | Open Subtitles | لقد حَمل (دانتيس) خطاب من (نابليون) إلى أحد أفراد قواته |
Riario ve Papa Sixtus'un ajanlarından biri. | Open Subtitles | إنها عميلة لكلٍ مني (رياريو) و البابا (سيكستوس) |
Bu onu Kuzey Kore'nin en önemli ajanlarından yapar. | Open Subtitles | هذا يجعله واحدا من أعظم وكلاء النخبة فى كوريا الشمالية |