ويكيبيديا

    "akışına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تدفق
        
    • التيار
        
    • ومنسم
        
    • تأخذ مجراها
        
    • غيّري
        
    • لتدفق
        
    • تدفّق
        
    • يأخذ مجراه
        
    • مجرى
        
    • الوال
        
    Ama emin olun botunuz sızdırmaz, sakin olup akışına bırakın. Open Subtitles تأكد من القارب الخاص بك لا تسرب والذهاب مع تدفق.
    Yani bir insanın genital kan akışına göre seksle alakalı etken hakkında nasıl hissettiğine dair bir çıkarım yapamazsınız. TED لا يمكنكم بالضرورة التنبؤ كيف يشعرُ الشخص حيال الحافز المتعلق بالجنس عن طريق النظر في تدفق دم أعضائه الجنسية فقط.
    Eflatun der ki kendimizi yaşamın akışına bırakıp kaderimizi izlersek tekrar birbirimizi buluruz. Open Subtitles ما قاله أفلاطون اننا اذا توقفنا وذهبنا مع التيار
    - akışına bırakıyoruz. Open Subtitles لا يهم. نحن الخفيفة ومنسم.
    doğayı normal akışına bırakmak ona bir parça engel olmaktan farklıdır. Open Subtitles ترك الطبيعة تأخذ مجراها مختلف عن مساعدة الطبيعة لتنهة
    - Bırakalım akışına işleri bebeğim Open Subtitles غيّري الأمور ياعزيزتي
    O kadar büyük bir buzdağı ki Şeria Nehri'nin 1000 yıllık akışına eşit su içermektedir. Open Subtitles هذا الجبل الجليدي من الضخامة بحيث أن المياه التي يحتويها ستكفي لتدفق نهر الأردن لمدة 1000سنة.
    Yakın zamanda belirgin bir mali kaynak akışına sahip olacağız ve birleşmeden doğan kayıpları kapatacağız. Open Subtitles سنحصل على تدفّق غزير لرأس المال عمّا قريب و سنعوّض العجز الناتج عن الإندماج
    Bugün, evvelden ezele zamanın akışına katılır. TED الوقت الحاضر تضم صوتها إلى تدفق من الوقت من قبل وبعد.
    Bu, algılanan tehditle vücudun bağışıklık tepkisinin hızlanmasını sağlayan hızlanmış kan akışına olanak sağlar. TED هذا يزيد من تدفق تيار الدم، مما يسرع بشكل مفيد رد الفعل المناعي ضد هذا التهديد المدرك.
    Nefes borunuza ve ciğerlerinizdeki hava akışına baskı yaptığını düşünüyorum. Open Subtitles أظن أنّها تعترض مسار الهواء بداخلكِ و تمنع تدفق الهواء إلى رئتكِ
    Öyleyse işleri akışına bırak, Matt... ve bolca eğlenmeye bak... ve vakit geçirmeden yeni arkadaşlar edin. Open Subtitles لذلك، اجري مع التيار يا مات وستستمتع كثيراً وسيكون لك أصدقاء كثر بوقت قليل
    Bir yerde işleri akışına bırakmak gerek. Open Subtitles وانت فقط يجب عليك السير مع التيار تعرفين
    Gençken, hayatı her daim kendi akışına bırakan bir Avatar'dım. Open Subtitles عندما كنت شاباً لقد كنت دائماً الأفاتار الذي يسير مع التيار
    - Aynen öyle, akışına. Open Subtitles الضوء تماما ومنسم.
    akışına bırakıyoruz işte. Open Subtitles نحن ابقائها الضوء ومنسم.
    Yürüyüp gitsenize, olayları doğal akışına bırakın? Open Subtitles لم لا تبتعدو وتدعو الطبيعة تأخذ مجراها ؟
    Bazen olayları akışına bırakmakta zorlanıyorum. Open Subtitles انها , صعبة بالنسبة لي ان ادع الامور تأخذ مجراها بعض الاحيان
    - Bırakalım akışına işleri bebeğim Open Subtitles غيّري الأمور ياعزيزتي
    - Bırakalım akışına işleri bebeğim Open Subtitles غيّري الأمور ياعزيزتي
    Hayır, söz konusu gece için ham veri akışına ihtiyacım var. Open Subtitles لا، أحتاج لتدفق بيانات خام خاص بالليلة المعنيّة
    Suyun akışına bağlı olarak, nehir yatağı gelip gider. Open Subtitles rlm; طبقاً لتدفق المياه، rlm; يأتي مجرى النهر ويتدفق.
    Odaklan ve dikkat kesil akışına kelimelerin. Open Subtitles إذ يمكن إصلاح ذلك تمامًا من خلال فرقعةٍ وحيدة عن طريق التركيز ومتابعة تدفّق كلماتي
    Belki artık niye gitmenin ve işleri akışına bırakmanın daha iyi olacağını anlarsın. Open Subtitles ‫ربما ستفهمين الآن ‫لماذا من الأفضل لك أن تغادري ‫وتتركي هذا الأمر يأخذ مجراه الطبيعي
    Ama insanlarda ve birkaç başka türde plasenta, annenin dolaşım sistemine yani kan akışına direkt bağlıdır. TED أما بالنسبة للبشر وقلة من الكائنات الأخرى، فإن المشيمة تخترق الدورة الدموية للأم، للوصول مباشرة إلى مجرى دمها.
    Wall Street'teki adamlar Ablixa'da yaşadığımız şeyden dolayı nakit akışına devam ettiler. Open Subtitles لقد أنخفظت مبيعاتهم في (الوال ستريت) بسبب (ما حصل لعلاج (إبليكسا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد