ويكيبيديا

    "alışverişi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التسوق
        
    • تبادل
        
    • التسوّق
        
    • بالتسوق
        
    • للتسوق
        
    • تسوق
        
    • تسوّق
        
    • التبادل
        
    • نتبادل
        
    • تبادلنا
        
    • لتسوق
        
    • التبضع
        
    • تتسوقين
        
    • لنشتري
        
    • لمؤونِ
        
    O yüzden alışverişi bırakıp bir şeyler öğrensen iyi olur. Open Subtitles وسيكون روعـة لو توقفـتِ عن التسوق.. وساعدتينا بالإجابة على سؤالكِ
    Çin'de şunu öğrendik ki uygunluk konusu alışverişi kalıcı bir davranış yapacak asıl gerçek etken. TED وفي الصين، تعلمنا أن الراحة هي حجر الأساس في جعل التسوق عبر الإنترنت. سلوك وعادة تلازمنا.
    Biliyormusunuz bilmiyorum ama, bakteriler aslında DNA alışverişi yapabilirler. TED ولا أدري إن كنتم تعلمون ذلك، ولكن البكتيريا تستطيع في الواقع تبادل الحمض النووي.
    Peki bu uzun mesafeli hareketlerin bir göç değil de alışverişi gösterdiğini nereden biliyoruz? TED كيف لك أن تعرف أن تلك الحركة لمسافة طويلة تُعنى تبادل تجاري فضلاً عن أنها هجرة ؟
    Kendi kendime dedim ki Rosemary dışarı çıktığına göre ben de dışarı çıkıp biraz Noel alışverişi yapabilirim. Open Subtitles قُلتُ لنفسي طالما خرجت روزماري من المفضّل أن أَخْرجُ وأعْمَلُ قليلاً من التسوّق لعيد الميلادِ
    Tabi. alışverişi de benim yapmamı takacak değilim. Open Subtitles بالتأكيد، لا أمانع بأن أقوم بالتسوق أيضاً
    Çek bozdurma yerinden çıktım ve öncesinde de Noel alışverişi yapmıştım. Open Subtitles لقد خرجتُ للتو من مناوبتي وكنتُ ذاهباً للتسوق لأجل عيد الميلاد
    Duble espresso lütfen. Bu son dakika Noel alışverişi beni öldürüyor. Open Subtitles إيسبريسو مضاعف من فضلك دقائق التسوق الأخيرة للعيد تقتلني
    Görünüşe göre arayan, uğrayan, yemek, sinema ya da şapka alışverişi teklifinde bulunan hep ben oluyorum. Open Subtitles على ما يبدو أنه دائما أنا ما أتصل أو أقترح العشاء أومشاهدة فيلما ما أو التسوق للقبعات
    Yarın şehre inip, erken bir Noel alışverişi yapabilirim. Open Subtitles قد أذهب إلى البلدة غداً و أقوم ببعض التسوق مبكراً لعيد الميلاد.
    Bu herif seninle fikir alışverişi yapmak istiyorum diyorsa, emin ol asıl istediği şey sıvı alışverişidir. Open Subtitles كوني حذره حيث سيخبرك أنه يريد تبادل الأفكار بينما يريد تبادل السوائل
    Hey, bu kadar alıngan olmalıyım. Bu bir fikir alışverişi. Open Subtitles دعينا لا نكون دفاعيّين، هذه عملية تبادل أفكار
    Hemen konuya gireceğim. Bu basit bir bilgi alışverişi. Open Subtitles سأدخل في الموضوع مباشرة هذا تبادل معلومات بسيط
    Bence en kötüsün pantolon alışverişi. Open Subtitles أسوأ شيء في نظري هو التسوّق من أجل البنطال
    Çamaşır, bakkal alışverişi, buraya gelmek ve seninle konuşmak. Open Subtitles الغسيل، التسوّق للبقالة، القدوم إلى هنا والتحدث معك.
    Aslında, alışverişi genellikle Kanada'da yaparım. Open Subtitles في حقيقة الأمر أنا عادةً ما أقوم بالتسوق هناك
    Noel alışverişi zor ve keyifsiz bir iştir. Bana bir şey alacak mısınız? Open Subtitles ساعود في الساعة الثالثة، للتسوق لحاجيات الكريسمس وهو ليس بالشيء اليسير ولا بالشي السار
    Neredesin ki? Şehirdeyim. Biraz Neol alışverişi yapıyorum. Open Subtitles في المدينة ، أقوم بالقليل من تسوق الأعياد
    alışverişi son dakikaya bırakmamayı öğretti bu bana. Open Subtitles هو سَيُعلّمُ متأكّد ني أَنْ لا أَتْركَ ي تسوّق حتى الدقيقة الأخيرة ثانيةً.
    Dinleyicilerle aramızda hep canlı bir fikir alışverişi, sıcak bir etkileşim vardı. Open Subtitles أَتغيّبُ عنه أيضاً. نعم، التبادل السريع للأفكارِ، تفاعل الطَقْطَقَة بيني وأشخاصي المتّصلون.
    Düzüşmüyoruz ki. Yatakta çıplak olarak fikir alışverişi yapıyoruz sadece. Open Subtitles نحنُ لا نصرخ، نحنُ نتبادل الأفكار على السرير
    Yani sanırım aynı anda alışverişi yapmak daha mantıklı, değil mi? Open Subtitles أعني، أظن من المنطقي إذا تبادلنا في نفس الوقت، صحيح؟
    Az önce işinden istifa etti, şimdi de motosiklet alışverişi yapıyor. Open Subtitles لقد استقال من وظيفته للتو والآن ذهب لتسوق دراجة نارية
    Ama ben alışverişi severim. Open Subtitles لكنني احب التبضع
    En iyi arkadaşımız evde dirseklerini çiğniyor, ve sen at alışverişi mi yapıyorsun? Open Subtitles صديقتنا المفضله في منزلها ! و انتي تتسوقين الأحصنه
    Ama önce, duyarlı, duygusal seks yapıp, birbirimizi okşayıp, sonra ayakkabı alışverişi yapmalıyız. Open Subtitles أجل، لكن أتعرفين؟ علينا أولاً ممارسة الحب العاطفي الرقيق ثم نتعانق ونذهب بعدها لنشتري الأحذية
    Okul alışverişi için para lazım mı? Open Subtitles أتحتاجي أيّ مالٍ لمؤونِ المدرسة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد