ويكيبيديا

    "alıp" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تأخذ
        
    • نأخذ
        
    • يأخذ
        
    • خذ
        
    • آخذ
        
    • سآخذ
        
    • أخذ
        
    • اخذ
        
    • بأخذ
        
    • سنأخذ
        
    • شراء
        
    • خذي
        
    • تأخذي
        
    • أخذوا
        
    • سأخذ
        
    Bir zaman önce, Formula 1 yarışı kazanmak için bütçenizi alıp bu bütçeyi bahis olarak iyi bir şöföre ve arabaya yatırırdınız. TED كان سابقاً اذا اردت ان تفوز بسباق الفورملا 1 تأخذ ميزانيتك ، و تراهن بهذه الميزانية على سائق جيد و سيارة جيدة.
    Derin bir nefes alıp, bu poşete üflemenizi istiyorum sizden. Open Subtitles أريدك أن تأخذ نفساً واحداً عميقاً و تملأ هذا الكيس
    Kuran'daki ayetleri alıp eşcinselliğin suçlanması için genel bir örtü olarak kullanamayız. Open Subtitles لا نستطيع أن نأخذ الأيات من القرأن ونستخدمها كغطاء إدانة للمثلية الجنسية
    Bu inşa edildiği anda, Afrika'da ve bütün gelişmekte olan ülkelerde herkes yapı belgelerini / çizimlerini ücretsiz olarak alıp çoğaltabilir. TED وبمجرد أن يتم بناءها، سيكون بمقدور أي شخص في أفريقيا أو أي دولة نامية أن يأخذ مستندات البناء وأن ينسخها مجاناً.
    Bartlett yanına altı adam alıp, kulübenin arkasındaki ağaçlıktan yaklaş. Open Subtitles بارتليت ، خذ ستة رجال وأذهب عبر الغابة خلف الكوخ
    Bu yüzden bu güzel canlıları alıp süper kahraman takımı yaratmaya karar verdim. TED لذا قررت أن آخذ هذه المخلوقات الرائعة و أصنع فريقاً من الأبطال الخارقين.
    Bak ne diyeceğim ben arabayı alıp, başka bir yere götürmek istiyorum. Open Subtitles هل تعرف ماذا سأفعل ؟ سآخذ سيارتي و أصلحها في مكان آخر
    Burada yaptığımız şey, resmi alıp 3 boyutlu model uzayı içine getirmektir. TED فما نحاول فعله هنا هو أخذ الصور وبثها في النموذج ثلاثي الأبعاد
    Bugün izin alıp doğum gününü kutlamana yardım etmeye karar verdim. Open Subtitles قررت ان اخذ اجازة اليوم لكي اساعدك في الاحتفال بعيد ميلادك
    Karısı oğlunu da alıp doğuya taşınmış ve yeniden evlenmiş. Open Subtitles قامت زوجته بأخذ ابنه و توجهت نحو الشرق و تزوجت
    Eğer bu iki deniz suyundan birer damla alıp mikroskopta inceleyecek olursak bakteri ve virüs toplulukları böyle görünürdü. TED ولو كنا سنأخذ قطرة واحدة من مياه البحر من كل عينة ووضعناها تحت المجهر، هكذا ستظهر المجتمعات البكتيرية والفيروسية.
    Aksi takdirde, senin eline silah alıp nöbet beklemeni öneririm. Open Subtitles أو أقترح أن تمسك سلاحاً و تأخذ مكاناً في الجبهة
    Neden ödül parasını alıp kendine yeni kıyafetler almıyorsun ? Open Subtitles لماذا لا تأخذ اموال الجائزة وتشتري لك ملابس جديدة ؟
    Normal kahvenin yarısını alıp kafeinsiz çeşidin... yarısıyla karıştırmanız mümkün mü acaba? Open Subtitles هل يمكن أن تأخذ نصف القهوه و تخلطه بنصف أخر من الكافيين؟
    Tüm o kahvaltı yemeklerini alıp sığınma evine götürüp herkesin karnını doyurabiliriz. Open Subtitles يمكننا ان نأخذ كل طعام الافطار ذاك ونأخذه الى الملجأ ونطعم الجميع
    Şimdi, bu adamları alıp çok daha güçlü yaptığımızı düşünebiliyor musun? Open Subtitles الآن، لنفترض أننا يمكن أن يأخذ هؤلاء الرجال وجعلها أكثر قوة؟
    Bak şimdi şöyle yapacaksın. Bu silahı alıp kıça gideceksin. Open Subtitles هذا ماأريدك أن تفعله خذ هذا المسدس وارجع لمؤخرة المركب
    Emirleri uygulamak. Benim işim bu hırsızları alıp sahile götürmek. Open Subtitles أتّبع الأوامر، إنه عملي أن آخذ هؤلاء اللصوص إلى الميناء
    Gemimi alıp yeraltını temizleyeceğim... ..böylece alevler yeniden canlanmış olacak. Open Subtitles سآخذ سفينتى و أمشط السطح حتى تولد النيران من جديد
    Ekibim bu araç setini alıp akademik öğrenmeye uygulamak istedi. TED أراد فريقي أخذ مجموعة الأدوات هذه وتطبيقها على التعليم الأكاديمي.
    Düşündüm de, belki sen ve kocan biletleri alıp gidebilirsiniz. Open Subtitles لذل فكرت انه يمكنك اخذ البطاقات و الذهاب مع زوجك
    Birilerinin iyi bir kitabı alıp onu kendi çıkarları için kullanması ilk olmaz. Open Subtitles لن تكون اول مرة يقوم أحدهم بأخذ الكتاب الجيد و تحريفه لأهدافه الخاصة
    Bir de topraklarınızı alıp sizi kovacağız. Kim krema ister? Open Subtitles كما أننا سنأخذ أرضك ونهلك جنسك، من يريد قشدة مخفوقة؟
    BayıIırlar buna. Ben ise onlara çiçek alıp ayakkabılarına iltifat ediyordum. Open Subtitles و أنا كنت أضيع وقتى فى شراء الزهور و مدح أحذيتهم
    Çocuğu alıp arabada bekle. Ona bozuk para verin çocuklar! Open Subtitles ، خذي الفتى وضعيه في السيارة أعطوه بنساّّ يا رفاق
    Bu söküğü dikmelisin, bir iğne alıp yamaman gerek. Open Subtitles يجب ترقيع هذا الثقب, وعليك أن تأخذي ابرة وخيطا
    İşte bu parlamayı sağlayan geni yani biyolüminesens genini alıp memeli hücrelerine koymuşlar. TED حسنا، لقد أخذوا تلك الجينة، تلك المورثة الضيائية الحيوية، ووضعوها في خلايا ثدية.
    Tamam, ben Sıvı Adam'ın ceketini alıp bir şeyler bulmaya çalışayım. Open Subtitles حسناً سأخذ سترة الرجل السائل لأرى ما أستطيع إيجاده سأحرق هذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد