ويكيبيديا

    "alıyorlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يأخذون
        
    • يشترون
        
    • يحصلون
        
    • أخذوا
        
    • سيأخذون
        
    • يتلقون
        
    • يأخذونه
        
    • ويأخذون
        
    • يأخذوا
        
    • يشترونها
        
    • يحصلن
        
    • يتقاضون
        
    • يسلبون
        
    • وأخذوا
        
    • سيشترون
        
    İşimi aldılar,istikrarımı aldılar... şimdi de konuşma hakkımı elimden alıyorlar. Open Subtitles لقد اخذو مني عملي,واستقراري الان سوف يأخذون حقي في الكلام
    Onlar bu çantaları ve giysileri kimlik edinme ve sosyal statüleri için alıyorlar. TED يأخذون تلك الحقائب والملابس كنوع من الشعور بالهوية والمركز الاجتماعي.
    Adam büyük başarıyla organize ettiği 68 avukatlar artık sistematik şekilde dava alıyorlar. TED ولذلك، نجح في تنظيم 68 محامي كانوا يأخذون القضايا بصورة مستديمة
    Bu Moskova'da çalışan bir websitesi, bu adamlar enfekte olmuş bilgisayarları satın alıyorlar. TED هذا الموقع يعمل في موسكو حيث يشترون حواسيب مصابة
    Burada beslenme ve aile planlamasında doğum öncesi bakım ve eğitim alıyorlar. TED هنا يحصلون على الرعاية قبل الولادة والتدريب في مجال التغذية وتنظيم الأسرة.
    İki kavanoz pilav alıyorlar ayrı odalara koyuyorlar. Open Subtitles أخذوا برميلين من الأرز وضعوا أحدهما في غرفة و الآخر في غرفة أخرى
    Dünyanın hükümetleri bu konuyu çok ciddiye alıyorlar. TED وحكومات العالم يأخذون هذا على محمل الجد
    Bu yüzden bilgiyi alıyorlar ve gidişatı ölçmek için kullanıyorlar. TED وينبغي أن يحققوا أرباح. لذا فهم يأخذون البيانات، ويستخدمونها لقياس التقدم.
    - Şiiri ciddiye alıyorlar. - Bunun faydası nedir? Evet! Open Subtitles ـ يأخذون الشعر على محمل الجد ـ هل هُناك أي مكسب من ذلك؟
    Bu parayı alıyorlar, çünkü onlar benim adamlarım. Onlara biraz serbesti tanıyın. Open Subtitles يأخذون النقود لأنهم رجالي,يجب أن تسمحوا لهم
    Bilgisayarımı alıyorlar, İngilizce ödevim var. Dalga geçiyorsunuz herhâlde. Open Subtitles إنهم يأخذون الكمبيوتر خاصتي لدي واجب في اللغة الأنجليزية
    Gerçekten Almanları alıyorlar mı? Open Subtitles يأخذون الألمان حقا؟ الرجال اليهود بعمرك تبقى لهم فرصة
    Bu demektir ki bu John'lar muhtemelen gün ortasında seks satın alıyorlar. TED وهذا يعني أن الزبائن من المحتمل أنهم يشترون الجنس في منتصف وقت العمل.
    Bugün bunları orduya 70 bin dolar civarında bir fiyata satıyoruz ve onlar ne kadar hızlı yaparsak o kadar hızlı satın alıyorlar. TED نبيع هذه المعدات للعسكريين حاليا بحوالي 70000 دولار وهم يشترون منها كل ما يمكننا إنتاجه
    Her nasılsa, kötü adamlar bizim hakkımızda içeriden bilgi alıyorlar. Open Subtitles بطريقة ما , الأشرار مازالوا يحصلون على معلومات داخلية عنا
    Buraya geldiğinde, sahip olduklarını alıyorlar ismini alıyorlar saçlarını kesiyor çocuklarını senden alıyorlar. Open Subtitles عندما وصلت هنا أخذوا ممتلاكتك اخذوا اسمك
    Bilmiyorum ama herkesi alıyorlar, genç, yaşlı, zengin, fakir, Chingy. Open Subtitles لا أعرف ، ولكنهم سيأخذون الجميع الصغار ، الكبار ، الأغنياء ، الفقراء، والمطرب تشينجى
    Luftwaffe taburu, geri çekilen gemilerin peşinden gitme emri alıyorlar. Open Subtitles سرب القوات الجوية الألمانية إنهم يتلقون اوامر لملاحقة القوارب المنسحبة
    Bu çok içten bir özür, ve onlar da bunu ciddiye alıyorlar. TED و إنه لإعتذار صريح، و هم يأخذونه بجدية كبيرة.
    Ellerinde güç olan kişilerden seçim hakkını ve zaferleri alıyorlar. Open Subtitles الذين يتخذون القرار ويأخذون المجد من السلطات الرسمية
    Sanırım Knight's Ridge erkekleri kadınları çok ciddiye alıyorlar. Open Subtitles أعتقد أن فرسانك على متن الخيل يأخذوا النساء على محمل جدي
    Çünkü bir yandan TV deki dakikalara yüz milyonlarca dolar harcarken, milyarlarca doları hasta oldukları için bu ürünleri satın alan insanlardan geri alıyorlar. Open Subtitles و ﻷنّه بينما هم ينفقون الملايين من الدولارات على التلفاز، إنّهم يحصلون بالمقابل على المليارات من الناس الذين يشترونها ﻷنّهم مرضى.
    Diploma alıyorlar. Eskisi gibi avukat, doktor olabilmek için öğrenim görüyorlar. TED يحصلن على الدرجات العلمية والشهادات , يتدربن ليصبحن محامياتٍ.
    20 Euroluk yıllık sabit bir ücret alıyorlar. TED هم يتقاضون فقط رسوم صيانة شقة سنوياً بمقدار 20 يورو
    Önce gözlerimi alıyorlar. Open Subtitles فى الأول يسلبون عينى
    Annelerinin üzerinde yarışırcasına derisinden parçalar alıyorlar. Open Subtitles وأخذوا يمزقون فى جسدها بالتغذيه على جـلدها
    Velona'da, deniz kenarında bir villa alıyorlar lüks bir rezidansa dönüştürecekler. Open Subtitles سيشترون بيوتاً في فيلونا بالقرب من البحر للإنتقال إلى سكن ممتاز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد