| Babanı anneni aldatırken gördün ve bunu annene söylemedin. | Open Subtitles | رأيتي والدك و هو يخون والدتك و لم تخبريها |
| Bir adam eşini aldatırken ne söyleyeceğini asla bilemez. | Open Subtitles | عندما يخون رجل زوجته، لا يعرف أبداً ما يقول |
| Evetl, tabi, sen, sen onun şehre kadar takip ediyorsun ve onu aldatırken yakalamak istiyorsun | Open Subtitles | حسنا، بالتأكيد، أنت. أنت تتبع له جميع أنحاء المدينة في محاولة للقبض عليه الغش. |
| Yemin ediyorum, Jimmy eğer beni aldatırken yakalarsam ilk gördüğüm adamla yatacağım. | Open Subtitles | انا أقسم ، يا جيمي اذا مسكته وهو يخونني انا سأنام مع أول شخص أراه بعده |
| Neye daha çok kızdın; resmini çekmeme mi, yoksa karını aldatırken resmini çekmeme mi? | Open Subtitles | ما الذى يزعجك بحق, ألأننى ألتقط صورك ؟ أم لأننى ألتقط صورك و أنت تخون زوجتك ؟ |
| Sen beni aldatırken buldun. | Open Subtitles | أنت وجدتني فقط بينما كنت تخونني |
| Onu aldatırken yakaladığımda 16 yaşındaydım. | Open Subtitles | كنت في السادسة عشر عندما أمسكت بها تخونه |
| Ama sonra onu kendisini aldatırken yakaladı, şimdi o da piyasada. | Open Subtitles | لكنها أمسكت بها يخونها , لذا عادت الآن متوفرة |
| Adam eşini aldatırken kızı kaçırıldı. | Open Subtitles | هي إختطفت بينما كان يخون زوجته |
| Bir kere Dale'i beni aldatırken yakalamak için buraya saklandım. | Open Subtitles | نعم ، إختبأتُ هنا مرّةً لكي أقبض على (دايل) يخون |
| - Üvey babamı annemi aldatırken gördüm. | Open Subtitles | لقد قبضت على زوج أمي وهو يخون أمي |
| Benim komşum da komşusunu karısını aldatırken gördüğünü söylüyor. | Open Subtitles | كما أنّ جاري رأى جاره يخون زوجته |
| Hastanenin her köşesinde aynı Derek'le ikimizin Addison'ı aldatırken yaptığımız gibi. | Open Subtitles | جميع أنحاء المشفى مثلي أنا و(ديريك) عندما (كان يخون (أديسون |
| Onu aldatırken yakalamış ve sonra onunla aldattığı kızı da aldatmış. | Open Subtitles | قالت ضبط الغش له على بلدها، و ثم انه خدع على تلك الفتاة، أيضا. |
| Bu sabah seni beni aldatırken gördüm | Open Subtitles | مسكت لك الغش هذا الصباح. |
| Eddie beni aldatırken keşke biri bana söyleseydi derdim. | Open Subtitles | عندما كان (إيدي) يخونني تمنيت حقاً لو قام أحدهم بإخباري |
| Kim bilir kaç kez Jason beni aldatırken yakaladım onu... - ...ve o her şeyi düzeltti? - Hayır. | Open Subtitles | كم مرة أمسكت بـ(جيسون) و هو يخونني و يقوم هو بوضع الأمور لصالحه؟ |
| Resmini çekmeme mi kızdın, yoksa karını aldatırken resmini çekmeme mi? | Open Subtitles | وما المغضب في الموضوع؟ الحقيقة أنني أخذت صورا لك أو الحقيقة أنني التقطت صورك وأنت تخون زوجتك؟ |
| Çünkü onu, beni başka bir adamla aldatırken bastım. | Open Subtitles | لانني امسكت بها وهي تخونني مع رجل اخر |
| Onu, benimle aldatırken yakaladı. | Open Subtitles | أمسكها تخونه معي |
| Çünkü son erkek arkadaşını onu aldatırken yakaladığında kafasına levyeyi indirmişti. | Open Subtitles | أمسكت بحبيبها الأخير يخونها فوضعت عتلة في رأسه |