ويكيبيديا

    "aleti" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الجهاز
        
    • سلاح
        
    • جهاز
        
    • قضيب
        
    • الأداة
        
    • أداة
        
    • أدوات
        
    • آلة
        
    • الأدوات
        
    • قضيبه
        
    • أجهزة
        
    • الآلة
        
    • عضوه
        
    • آداة
        
    • آله
        
    aleti bulmama yardım ederseniz cezanızda büyük bir indirim sağlayacağım. Open Subtitles مساعدتي بالعثور على الجهاز سيذهب بعيداً في اتجاه تخفيف عقوبتك
    İhtimalen şehirdeki mutfakların yarısında olan bir suç aleti seçmiş. Open Subtitles اختار سلاح الجريمة الذي لربّما يتواجد في نصف مطابخ المدينة.
    Bir dahaki sefere bir aleti atmak üzere olduğunuzda, atmayın TED في المرة القادمة اذا أردت التخلص من جهاز لا ترمه
    "Erkek domuzun, dişi domuzun içine esen, tirbişon şeklinde bir aleti vardır" Open Subtitles الخنزير الذكر له قضيب لولبي لكي الذي يدخل ببطئ في مهبل الانثى
    Kavrama kuvvetinizi ölçebilmem için bu aleti en kuvvetli elinizde elinizden geldiğince sıkmanızın bir mahzuru var mı? TED هل تمانع الإمساك بيدك بهذه الأداة بأقصى قوّتك كي أقول بقياس قوّة قبضتك؟
    Kareyi kesmek için lazerli kesme aleti kullanacaksınız. Diğer araçlar bu iş için uygun değil. TED سيتوجب عليك استخدام أداة قطع بالليزر لتقسيم الربع؛ كل الوسائل الأخرى المتاحة لك ليست دقيقة بما فيه الكفاية.
    Yani tam anlamıyla, bu aleti doktorların olmadığı, hastaların yüzde 25'inin ve sağlık çalışanlarının yüzde 1.3'ünün bulunduğu gelişen dünyanın ortasında hayal edin. TED فتخيلوا هذا الجهاز في وسط العالم النامي حيث لا يوجد أطباء 25 بالمئة يعدون من حملة الأمراض و1.3 بالمئة فقط في مجال الصحة.
    Sadece tek bir bebeğe yetmektedir. Buradaki amaçsa bu aleti nasıl kullanılacağını açıkca belli etmek. TED يتلائم فقط لطفل واحد. والفكرة هنا وضوح كيفية إستخدام الجهاز.
    Ve ameliyathanedeki herkesin o gün o alete bakakalmasının nedeni cerrahın durumu riske atmamak için ve aleti organlara doğru ve kan damarlarının altına sokarken çok dikkatli olmak zorunda olduğuydu. TED والسببب أن كل من في غرفة العمليات يحدقون في هذا الجهاز في ذلك اليوم لأن يجب ان يكون في غاية الحذر ان لا يثقب بعمق فيثقب الأعضاء والأوعية الدموية في الأسفل
    Sen patlamak üzeresin ve ben 148 el yapımı cinayet aleti inceliyorum. Open Subtitles أنتِ على وشك الولادة، وأنا أنظر إلى 148 سلاح قتل منزليّ الصنع.
    Sonra bulduğunuz ilk aleti aldınız ve Villette'e vurdunuz... ..ta ki kafatası yarılıncaya dek. Open Subtitles وانك أخذت أول سلاح وقعت يدك عليه وضربت فاليت وأستمريت فى ضربه حتى قمت بشق جمجمته
    Sonuçta, cinayet aleti hâlâ birinin çantasına gizlenmiş olabilir. Open Subtitles و على أي حال يمكن أن يكون سلاح الجريمة مخبأ بحقيبة أحدهم
    Onlar güç santrallerini kontrol eden yükleyici aleti tasarlayan savunma müteahhitleri. Open Subtitles انهم وكلاء الدفاع الذين صمموا جهاز الصاعق ليسيطر على المفاعلات النووية
    Kalp monitörü, kan basınç monitörü, ve bir tane de aleti için. Open Subtitles جهاز مراقبة القلب , جهاز مراقبة ضغط الدم و الآخر الخاص بعضوه
    Her aleti olan, bebek yapabilir; ama gerçek bir erkek, çocuk büyütebilir. Open Subtitles بإمكان كل رجل يملك قضيب إنجاب طفل ولكن الرجل الحقيقي هو الذي يستطيع تربية أبنائه
    Doğru duruşu öğrenmeden önce aleti tanımalısın. Open Subtitles قبل أن تتعلمي الوضعية الصحيحة، تعرفي على الأداة نفسها.
    Personelimin tek mutfak aleti maket bıçağıydı. TED أداة المطبخ الوحيدة التي وجدت لدى طاقمي هو مقص الكراتين
    Daha sonra bu uzun, ince aleti ve bir kamerayı sokar, ve bu işlemi hastanın içinde uygular. TED ثم يتم إدخال أدوات طويلة ونحيفة مع كاميرا وفي الحقيقة تجرى العلمية داخل المريض
    Bir müzik aleti çaldığını ya da şarkı söyleyediğini hatırlamıyorum. Open Subtitles لا أتذكر لعبها على آلة أو أنها قادرة على الغناء
    Ayrıca boş zamnın yanında pek çok aleti de vardı. Open Subtitles ولأن لديه الكثير من الوقت، كان لديه الكثير من الأدوات.
    Fark ettin mi? aleti demlik sapına benziyor. Open Subtitles هل لاحظت من قبل أن قضيبه يشبه صنبور إبريق الشاي؟
    Ayrıca hiçbir şekilde kayıt aleti kullanmayacaksınız. Doğru. Open Subtitles حسب إعتقادي أيضا بأنّك لن تستعملي أي أجهزة تسجيل من أي نوع
    Kesinlikle dünya üzerindeki ilk telli müzik aleti bu, ve Güney dağlarında hâlâ çalınıyor. TED إنها حتما الآلة الوترية الأولى في العالم ومازالت تستخدم في الجبال الجنوبية
    Yanlışlıkla görmüşüm gibi yapıp aleti hakkında ona tıbbi tavsiyede bulunabilirim. Open Subtitles فرصة ملائمة أستطيع هنا أن أرى عضوه بالصدفة
    Ve iPad'i gördüğümde, onu dünyanın her yerindeki okuyucuları birleştirecek bir hikaye anlatma aleti olarak gördüm. TED لذلك عندما رأيت الآي باد، رأيته آداة لرواية القصص يمكنها أن تصل بين القراء حول العالم.
    Bir çeşit kıyamet günü aleti mi evlat? Open Subtitles هل أنت آله تخريب هائلة يا غلام؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد